Size bol Pelin'li ve Poyraz'lı bir bölüm getirdim..
Siz de voteleri ve yorumları eksik etmezsiniz inşAllah..İyi okumalar..
*********
Poyraz'dan
Gözlerimi birkaç kez kırpıştırarak yatağa doğru yaklaştım. Attığım her adımda tanıdık koku ciğerlerimi doldururken şaşkınlığım da o denli artıyordu. Nihayet yatağın önüne gelebildiğimde Biriciğime doğru eğilerek gerçek olup olmadığını kontrol ettim. Sonuçta onu çok istiyordum ve bu kadar çok istediğim için bilinçaltımın bir oyununa kapılmış olabilirdim. Ama neyse ki ellerimin altında hissettiğim pürüssüz yanakları bu düşüncemi etkili delilleriyle alaşağı etmişti. Peki neden buradaydı?
İki gün önce ailesine, o çok istediği eski hayatına kavuşmuş olması gerekirken neden odamızda melekler kadar eşsiz bir güzellikte uyuyordu? Gitmesi gerekirdi, yani öyleydi. Değil mi? Başımı iki yana salladım ve doğruldum. O gitmişti. Sadece uyanmak istemediğim bir rüyadaydım. Ellerimi ensemde birleştirdim ve sıkıntılı bir nefes verdim.
Hızla dolaba doğru yaklaştım ve yumruk yaptığım elimi havaya kaldırdım. Tam bütün sinirimi dolaba geçirecekken bir anda durdum. Uyuyordu. Hem de o kadar eşsiz bir şekilde ki, hâyal bile olsa, imkânsız bile olsa onu rahatsız edemezdim. Madem buradaydı, madem mantığım benimle alay ediyordu, ben de ona ayak uyduracaktım. Gömleğimi çıkardığım gibi, dolaptan aldığım tişörtümü üzerime geçirdim. Altıma da bir eşofman giydiğimde hızlı adımlarla Biriciğime doğru ilerledim. Yatağa uzandım ve kollarımın arasına alarak o hasret kaldığım kokusunu içime hapsettim.
************
Belli belirsiz duyduğum çığlık sesiyle gözlerimi mahkum olduğu karanlıktan kurtararak araladım.
Çatılmış kaşlarımla birlikte yorgun bakışlarımın hedefi Biriciğim' di. Şaşkın bir şekilde gülümseyerek bana bakıyordu.
"Poyraz gelmiş." diye bir çığlık daha atmadan hemen önce kapı gürlültüyle açılmıştı. Annem, Pusat, Yalgın, Selin, Merve, Zühre odaya dalmışlardı. Şaşırmış bir ifade ile onlara bakarken, onlar da bana heyecanlı ve sevinçli bir şekilde bakıyorlardı.
"Burası benim evim. Evime gelmemden daha doğal ne oabilir?" diye sordum ve cevap beklemeden tekrar gözlerimi yumdum. Bundan önceki günler neredeyse hiç uyumamıştım ve oldukça uykum vardı.
Yüzüstü uzandığım yatakta ellerim başımın iki yanında duruyordu. Gözlerimi açmadan kafamı diğer tarafa çevirdim ve gülümsedim. Demek gerçekti. Gitmemişti. Beni bırakmamıştı. Bunun için ona minnettardım. O olmasaydı nasıl toparlanırdım bilmiyordum. Ama bu onunla eskisi gibi olabileceğim anlamına gelmiyordu. Bize bunları yaşatmaya hakkı yoktu. Yola gelene kadar onu sert olan tarafımda ağırlayacaktım.
"Oğlum benim. Senin evin tabi. İstediğin zaman gelirsin." annemin neşeli sesi kulaklarımı doldurduğunda bir kez daha gülümsedim. Bu kadın benim herşeyimdi.
Bu arada kızlarda kendi aralarında konuşmaya başlamışlardı bile. Bir ara Selin'in çok şükür dediğini işittim. Sohbetin devamını da buna benzer cümleler dolduruyordu. Sert bir şekilde doğruldum ve sahte bir kızgınlıkla karşımdaki birbirinden değerli insanlara ve Biriciğime baktım. (Vayy Biriciğini de ayrı tutarmış 😍) "Bir uyutmadınız."
Bu tavrım karşısında gülerlerken annem gelip kollarımın altındaki yerini almıştı bile. "Neredeydin oğlum? Çok merak ettik seni."
"Buralardaydım. Bir kaç günlüğüne kafa dinlemeye çıktım sadece." bu seferde elleri yanaklarımı hapse almıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİRİCİK _ (Tamamlandı)
ChickLitİnce ve uzun bir çizgideyim. Bir yanımda somurtmak, diğer yanımda gülümsemek var. Somurtmak istemiyorum. Ama gülümsemek için de bir çaba sarf etmiyorum. Araftayım, boşluktayım. Öyle bir kararsızlıktayım ki... Bir çıkmaza sürükleniyorum... ******...