part 34, pillow talk and loaned t-shirt

7.2K 981 107
                                    


Jungkook için o gece pek kolay geçmedi. Taehyung uyurken düşündü ve de uzun uzun onu izledi. Aslında Taehyung biraz uzağında yatarken pek de düşünemiyordu. Yalnızca çocuğu izleyip duruyordu.

Taehyung'un kaşları ara sıra çatıldı, bazen ağzı aralanıp kapandı, kirpikleri titreşti ve hatta bir ara dişlerini gıcırdattı. Jungkook tüm bunları büyülenmiş gibi izledi. Yepyeni bir şey keşfetmiş gibiydi ve içindeki o korkuyu şuan keşfe çıksa bulamazdı.

Ne güzel, diye düşünüyordu. Taehyung hep biraz uzağında düşler görse hiç sorun olmazmış gibi geldi. Sonra yan yana beraber uyuduklarını düşündü ve o an pek bir eylem yapıyor sayılmayacak olmalarına rağmen bunun çok güzel olacağını hissetti.

Yan yana uyumak.

Jungkook bu eylemin birden neden büyülü göründüğünü anlayamadı ancak dudaklarına engel olamadığı bir gülümseme yayıldı ve kendi kendine sessizce kıkırdadı.

Anlam veremediği bir his kalbini ele geçirmiş ve hiç acımadan oynuyordu. Taehyung'un uyanık olmasını ve onu uzun süre, dinlenmeden öpmesini istedi. Sadece ona bakmak bile boğazında bir yumruya sebep oluyordu. 2 haftadır esirgediği yüzünü bol bol izlerken hiç sıkılmıyordu çocuk. Çok uzun süre hiç durmaksızın izledi onu.

Gece yatmadan son kez Taehyung'a ödünç verdiği bol tişörtü omzundan çekiştirdi ve dövmeye baktı sıkı sıkıya bastırdığı dudaklarıyla, ardından tekrar kıkırdadı ve uzanıp dudaklarını sakince oraya bastırıp geri çekildi, Taehyung hafif kıpırdansa da uyumaya devam etti. Sonra ise Jungkook nihayet uzandı ve Taehyung'un gece karanlığında artık çok da seçilmeyen yüzüyle uykuya daldı.

Uyandığında Taehyung hala uyuyordu ve hayatında ilk defa böyle bir sabaha uyandığı için birkaç dakika kıpırdamadan onun yüzünü izledi bu yüzden. Bu zamana dek annesi ve Jimin dışında kimseyle uyumamıştı ama Taehyung ile bu konuda da ilkini yaşamış bulunuyordu. İlk defa kendine böyle hissettiren biriyle uyanışıydı bu.

Onunla uyanmak güzeldi. Korkacağı herhangi bir şey yoktu. Rahattı, huzurluydu ve uyandığı tüm kötü sabahlara bakarak bunun uzun zamandır uyandığı en güzel sabah olduğunu düşündü. Taehyung'un kapalı gözleri, karışmış saçları ve huzurlu ifadesi çok hoşuna gittiğinden bir fotoğrafını çekti. Sonra gözleri aşağıya kaydı ve Taehyung'un üzerindeki ince örtüyü beline dek indirmeyi başardığını fark etti. Bol tişört karnını hafifçe açık bırakacak şekilde yukarı sıyrılmıştı, eşofman aşağıya kaydığından siyah boxerının bir kısmı açıktaydı. Jungkook'un gözleri uzun süre o aralıkta dinlendi.

O sırada aklına hiç sevişmediği geldi ve bir gün Taehyung'la bunu yapıp yapmayacaklarını düşündü. Boğazı aniden bu düşüncüyle kurudu ve zorlukla yutkundu. Gözleri Taehyung'un vücudunu dolaştı ve sonra sırtüstü uzanıp boğazını temizledi hafifçe, biraz utanmıştı.

"Yuh sana," dedi kendi kendine.
"İki saniyede neler kurdun."

Gözleri tekrar yanında yatan bedeni bulurken hafifçe gülümsedi bu sefer. Ne garipti, vücudunu başka birininkiyle birleştirme düşüncesi onu düşündüğünün aksine şoklara sokmuyordu artık. Halbuki iki hafta önce olsa bu, emindi ki başka bir bitkisel yaşam sürecine benzer an yaşardı.

Gözleri dalmış gibi Taehyung'un yüzüne sabitken yavaşça aralanan gözlerle neye uğradığını şaşırdı.

"Ah." dedi ilk tepki olarak. Sonra da hafifçe gülümsedi ona bakan uykulu gözlere.
"Günaydın, Taehyung."

Taehyung birkaç saniye ne olup bittiğini kavrayamamış gibi ona baktı ve en sonunda ellerinden birini uzanıp Jungkook'un yanağını kavradı.

"Günaydın, Jeongguk." dedi en sonunda.
"Güzelim benim." diye fısıldadı sonrasında ama umduğunun aksine Jungkook bunu duymuştu. Duyduğu hitap sebebiyle kalbinin kısa bir süreliğine sıkıştığını hissetti ve gülümsemesi sekteye uğrasa da daha içten bir hal aldı.

Hafif tereddütlü gözlerle Taehyung'un yanağını kavrayan eline iyice yasladı başını ve bu an müsait bir zamanda Taehyung'un aklına gelip onu ağlatacağa benziyordu.

"Güzelin senin, hm?" dedi teyit eder gibi. Taehyung gülümsedi ve başını salladı bilmiş bir çocuk edasıyla.
"Güzelim tabii." diye yanıtladı.
"Öyle olsun." dedi Jungkook onun kulağının yakınlarındaki tutamlarını okşarken. "Kalk kahvaltı edelim."
"Olur." dedi Taehyung onun okşamalarıyla mayışıp gözlerini kapatırken. Kalktılar ve sırayla banyoya girdikten sonra beraber bir şeyler hazırlayıp karşılıklı oturdular.

Kahvaltı sırasında ne Jungkook Taehyung'a neden aniden çıkıp geldiğini sordu ne de Taehyung Jungkook'a buraya gelirken aklında olanları sordu. Yalnızca arkadaşlarından ve yaptıklarından bahsettiler. Taehyung'un dersine pek vakit yoktu o yüzden pek vakitleri yoktu. Ancak Taehyung yine de hiçbir şey yapmadan gidiyor olmak istemiyordu.

"Jeongguk." dedi aniden bu yüzden. Jungkook gözlerini önündeki kaseden ayırıp ona çevirirken, "Hm?" diye mırıldandı ve yediğini çiğnemeye döndü.

"Senden pat diye bir şeylerin cevabını istemek bencilliğini yapmayacağım ama artık dayanamadığım bazı durumlar var." dedi ona dikili gözleri ciddiyetle karşılarken.

"Seni seviyorum ama eğer beni başka bir şekilde görüyorsan aşkımı sana yansıtmayacağımdan emin olabilirsin. Seni rahatsız edecek hiçbir şey yapmam, hayatımda bulunmanla yetinirim, bir şey istemem Jeongguk."

Jungkook ağzındaki lokmayı zorla yuttu ve bardağına uzanıp suyundan bir yudum aldıktan hemen sonra tekrar Taehyung'a baktı.

"Senden ne istediğine şimdi karar vermeni istemiyorum." diye devam etti çocuk, bakışları üzerinde tekrar hissedince.

"Cumartesi doğum günüm. İki gün yeterli olur diye umuyorum. Cevabın ne olursa olsun orada olmanı ve bana senin söylemeni istiyorum. Umarım seni korkutmuyordur bu, ancak belirsizlikle baş edemiyorum ve bunu istemek zorundayım."

"Anlıyorum." dedi Jungkook sessiz sakin.
"Cumartesi orada olacağım."

Taehyung cevapla hafifçe gülümsedi,
"Buna sevindim." dedi kısık sesle.

"Teşekkürler." diye ekledi sonra. "Aniden evine geldim gecenin bir yarısı, kusuruma bakma. Şimdi de aniden gidiyor gibi oldu ama derse yetişmeliyim."

"Sorun değil." dedi Jungkook tüm içtenliğiyle. "Dersine git, geç kalma."

Taehyung onayladı ve tabakları kaldırmada yardım ettikten hemen sonra evden çıktı.

Jungkook onu kapıya dek geçirdikten sonra odasına döndü. Taehyung'un az önce çıkardığı ödünç verdiği tişörtü giydi ve tekrar yatağına uzanıp akşama dek uyudu.











biriciğimi kimsenin özlemediğini hissediyorum😿😿 bir dahaki bölüm final olucak çok üzgünüm NE ARA BİTTİ ANLAMADIM💔 neyse umarım beğenmişsinizdir bu bölümü öpüyorum izninizle💘

soleilHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin