Çınar Mahallesi

🌿31.Bölüm🌿

Not:  sol altta bulunan yıldızı parlatmayı unutmayın...

Not:  satır arası yorumlar yaparak beni mutlu edersiniz...

Not: Wattpad hesabımı ve Çınar Mahallesi Resmi ınstagram hesabımızı takip etmeyi unutmayınız...

İyi Okumalar 💚🌿

*
*
*
*
*

Duru'nun Ağzından:

"Oya teyze ve Kemal amcayı evlerine yolladım. Ayriyetten mahalleli de evlerine dağılmış durumda. Şuan biz bize kaldık."

Diyen Sevdiceğim hastane odasına girmiş, boş koltukların birine oturmuştu.

İfade almaya gelen Mert abiyi ve ekibinden birkaç kişiyi yorgunum diye geri göndermiştim. Alev ile önce hesaplaşmam lazımdı, çünkü  direk şikayet edip ardından hapse girmesi içimi soğutmazdı.

Abim, sevdiğim ve tayfanın diğerleri ne olup bittiğini merak etseler de benim bir şey demeyeceğimi bildikleri için üstüme gelmiyorlardı.

Uyanmamın üstünden 2 saat kadar geçmişti, bu süre zarfında iyi olduğumu ikna edene kadar anam ağlamıştı. Bu arada annem cidden çok ağlamış.

Şuan ise annem, babam ve hastane bahçesinde bulunan bazı mahalle sakinleri evlerine gitmişti. Biz de tayfa ile bu hastane odasında kalmıştık.

24 saat boyunca uyanık olma fikri beni korkutuyordu. Tamam sabahlarsın, sohbet muhabbet oyun yemek falan ama 24 saat uyumamak gerçekten korkutucu duruyordu.

"24 saat burda olduğumuza göre ilk önce yemek yeme ile başlasak olur mu? Zaten 22 saat kaldı, yapacak çok şey olucak ama önce yemek yesek?"

Diyen Berrak'a hak verdim.

Gerçekten acıkmıştım ki yemek lafını duyan herkesin gözünde bir parıltı geçtiğine yemin edebilirdim.

"Berrak haklı Reis, pamuk eller cebe beleş  yemekler mideye demişler. Hadi göreyim sizi"

Diyerek yemeğini kısaca beleşe getirmeye çalışıyordu Berkan.

"Öyle bir atasözü var mıydı şüphelerim var ama bu sefer sana bir şey demeyeceğim. Ne yiyeceksiniz söyleyin de sipariş vereyim."

Berkan beleş yemek lafını duyar duymaz hızla öne atılmıştı, ardından isteklerini parmaklarını aça aça sayıyordu;

"Şimdi şöyle ki Reisciğim,  10 lahmacun, 5 pide, 2 porsiyon iskender, 9 ayran, 3 döner bir de hayrına 5 soğuk su sipariş edersen benim yemek menüm hazır"

Abim ve sevdiceğim şoka girmişlerdi. E haklılar canım çocuk bildikleri yemekleri tek nefeste saymıştı.

"Berkan ramazan ayında falan da değiliz, hayır kıtlıktan da çıkmadık, bu nasıl mide ? Hepsini yiyeceğine emin misin abim sen?"

"Niye öyle diyorsun Emir kuşum, söylediklerim midemin yarısına bile yetmeyebilir ama ben çok yük olmasın diye bu kadar söyledim."

Abim bu cümleden sonra valla pes der gibi bakış atıp gözlerini Berkan ve midesinden geçirdikten sonra önüne dönmüştü.

"Şimdi şöyle bir şey var ki Berkan'ın dedikleri artı 1 de künefe, havuç dilim baklava da ben söyleceğim."

İşaret parmağını  sanki öğretmenden izin alır gibi söze giren Buğra ile bu sefer yeniden şok geçirmişlerdi.