Mardin'e tutsak 4

251K 9.9K 4.7K
                                    

Şahe Bedo / Zerya /Evinamı

Adını bilmediğiniz insanların hikayesini ya okumayın ya da boş yorum yapmayın

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Adını bilmediğiniz insanların hikayesini ya okumayın ya da boş yorum yapmayın. Dışardan izlemesi kolay çekmesi ise zordur demiş yazarın biri...

Bir kader vardı kimsenin istemediği. Genç kızın kafası karma karışık bir şekilde ayakta duruyordu. Bir adım atsa özgürlüğüne ona biçilmek istenen kaderi ezip geçecekti. Lakin abisinin cesedini geçip gidecek kadar vicdansız değildi. Gözlerini kısa bir süre yumdu.

Genç kız sadece odadan arkasına bakmadan çıkıp gitmek istiyordu. Ama bunun nelere sebep olacağının da bilinçindeydi.

Peki Zerya abisinin cesedini ezip geçmeye hazır mıydı.

Değildi!

Kapı kulpunda bulunan elinin üstüne başka bir elin konulması ile irkildi. Elin sahibini biliyordu ama yine de korkuyordu. Başındaki çefyenin çekilmesi ile daha da titremeye başladı.

Boynunda hissettiği nefesle kaskatı kesildi yine, elin de olsa bu adamın aldığı nefesi keser rahat ederdi. Kulağında ses "korkma" dedi lakin korkmayacak durumda değildi.

"yașananlara mecburuz" diyen sesle yutkundu. Bu neyin mecburiyetiydi.

Ömrü boyunca bir insanın ölmesini hiçbir zaman istememişti. İlk defa birinin aldığı nefesin kesilmesini istiyordu.

Madem onun nefesi kesilmiyor du, kendi aldığı nefesleri seve seve feda edebilirdi.

Azad dudaklarını Zerya'nın kulağına doğru yaklaştırıp fısıldayarak "Gitmedin seçimi sen yaptın Zerya bundan sonra olacaklara itiraz etmez hakkın yok. Tam anlamı ile karım olacaksın. Şimdi sessizce arkanı dön ve kadınlık görevlerini yerine getir." adam ne yaptığının bilinçindeydi. Her şeyin tam anlamıyla gerçekmiş gibi olması gerekiyordu. Belki Fatma kapıdaydı. Belki de odada başka bir şeyler vardı.

Zerya ise kadın olmak istemiyordu... hele Azad'ın kadını olmak hiç istemiyordu. Peki buna itiraz hakkı var mıydı. Yoktu yanındaki adam her şeyi peşin peşin konuşmuştu değil mi? Genç kız kendi dünyasında düşünceler içinde kaybolmuş gibiydi. Adamın ona dediği her kelime farklı bir dille konuşuyor ve Zerya o dili bilmiyor gibiydi. Genç olabileceklerin korkusuyla kafasında sadece yaşayacakların korkusunu yaşıyordu.

Bedenin çevrilip sırtının kapıya dayanmasını bir yabancı gibi izledi. Evet ne itiraz ediyordu ne de bir tepki gösteriyordu. Azad'ın boynunda hissetiği nefesi iğrenerek hissetti.

Gömleğinin düğmelerini açtığın da korkusu daha büyüdü. Bir umut bunu sadece onu korkutmak için yapıyor diyordu ama o duracak gibi görünmüyordu. Genç kız bedenini iyice kapıya yasladı. Ayakta durmak için kendisini zor tutuyordu.

Karşısındaki yabancının elleri bu sefer elbisesine gitmişti. Bunu yapa bilir miydi? Karşı durabilir miydi? Niye canı çekilmiş gibi hissediyordu. Niye bir tepki göstermiyordu. Elbisenin üstünden sıyrılışını odanın bir tarafına fırlatışını da görüyordu. Hayır bunu kaldıramayacaktı. Bedeni titredi. Psikolojikmen çökmek üzereydi. Azad'ın kulağına söylediği hiçbir şeyi duyuyordu. Sadece olanlardan korkan küçük bir kız çocuğu vardı.

Mardin'e Tutsak. Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin