Evet canım jutenya ailem yine ben ve beni özlediğinizi biliyorum.
Tabi ki söylemezseniz de bunu biliyorum.
@jutenya82 instagram hesabım bölüm alıntıları ve tanıtımlarımızı oradan takip edebilirsiniz ve orada aktifim merak ettiklerinizi oradan sorabilirsiniz.
Twitter hesabım @Jutenya_ Twitter kullanan arkadaşları oraya bekliyorum #jutenya #azadsaruhan etiketlerini kullanıp kitap ve bölüm hakkında yapacağınız tüm Tweetlere bakmış olacağım.
Jutenya_ şurayı tıklayarak takibe alırsan jutenya aşiretime sende katılacaksın ve seni aramızda görmek hepimizi çok mutlu edecek. Ülkenin en büyük aşireti olma yolunda adım adım ilerliyoruz.
Jutenya ailemin kıymetlileri hepinizi çok seviyorum.
Bölüm tatlı okuyucularım ERAY_TOPUZ ve @EmineulekoluTosun 'a geliyor.
Keyifli okumalar.
Tabi okumadan önce lütfen yıldıza bas ve kitap satırlarıma ışık olup hayal dünyamı aydınlat.
Yeni gün,
Yeni kararlardı.
İnsan olduğu günahlara bulunan bedenleri ile yaşamaya odaklanıyordu.
Kimisi bu durumdan mutlu,
Kimisi mutsuz.
Yaşam fütursuz bir şekilde kendisine ayak uydurmaya mecbur bırakıryordu. Oysa dün ve bugün yaşanmış ve yaşanıyordu. Yarın işe unutuluyordu.
Yarın da unutmuş bir geçmiș insana göz kırpıyordu.
Ruh bağlandığı kirli bedenden kopacağı anı sabırsızlıkta bekliyordu. Çünkü kirli dünyanın uğraşıyla ruhlarda kirleniyordu.
Sisli olan geçmiş aydınlandıkça can kırıkları insan zihnini bulandırıyordu.
Susmak çözüm değildi.
Azad saatlerdir uzandığı yatakta karısını izliyordu. Kaç gece onsuz uyumuş kaç nefesi onsuz almıştı hiç bilmiyordu. Lakin bildiği tek bir şey vardı ki onsuz aldığı her nefes çiğerlerinde asılı kalıp oraya oturmuştu.
Nefes almıştı fakat nasıl verdiği meçhuldu.
Bilmediği bir evrende insan kaybola bilirmiydi. Azad yanında uyuyan kadın yokken o evrende kayıptı.
Eskiden karısı kendisine sarılsın diye perdeleri açık bırakırdı. Şimdi ise yanında biraz daha kalsın diye perdeleri kapatıyordu. Elini kaldırıp parmaklarıyla usulca onun yüzüne dağılmış saçlarını kenara verdi. Ona olan aşkını anlat deselerdi bildiğin dillerde ki tüm kelimeler yan yana gelse eksik kalacaktı.
Öyle bir şeydi ki, sanki kalbinde kocaman bir saray vardı ve tahtında sadece O vardı. Ondan orası sahipsizmișde hep o'nun gelmesini bekliyor gibiydi.
Zerya yüzünde gezinen parmaklarından rahatsız olunca Azad'ın göğsüne daha fazla sığındı. Azad dudaklarını onun anlına bastırıp "benim uykucu karımın uyanmaya niyeti yok mu?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mardin'e Tutsak.
Fanfiction18 yaşında genç bir kızın yolu çıkmaz bir sokakta hiç kesişmemesi gereken bir adamla kesişti. Adam hayata ve mavi renge küskündü. Genç kızla beraber mavinin her tonuna aşık oldu. Mavinin her tonuna Hálin mavisi diyordu. Açık veya koyu önemli değildi...