Bilinmezlik (Part 1)

90.9K 6.2K 6.4K
                                    

Merhaba aslında bu bölümü şimdi yayınlanmayaçaktım lakin gönlüm razı gelmedi.

Sizi bir bilinmezlikte bırakmak istemedim ve şimdilik sadece Aşk'a Direniş ve Mardin'e tutsak ile devam etme kararı aldım.

Neyse okumaya başlamadan önce 15k olmamız için lütfen şurayı Jutenya_ tıklayarak watpad hesabımı takibe alın ve unutmadan önceki bölüm güncellendi de tekrar okuyunuz.

Yeni gün

Yeni umutlar (dı)

Zerya akşama kadar konakta kendi katında hazırlık yapmaya çalışarak günü tamamlamıștı.Hacer Hanım'ı yukarı çağırıp beraber yemek yapmaya çalışmıșlardı. İlk defa biri için bu kadar üzeniyor ve çaba sarf ediyordu Akşam Azad eve gelmeden siyah bacağında derin yırtmaçlı bir elbise giydi. Kocasının boynuyla aşk yaşadığını biliyordu. Saçlarını topuz yapıp makyaj yapmaya başladı. Dudaklarına aşkın ve şehvettin rengi olan kırmızı rujunu sürüp aynadaki görüntüsüne baktı. Giydiği elbisenin sırtı komple açıktı. Yan dönüp sırtına baktı. Gördüğü görüntüden memnun kalınca gülümseyip arkasını döndü. İlk defa biri için bu kadar üzeniyor ve çaba sarf ediyordu. Telefonu eline alıp aramalara girdi ve Bay mükemmeli aradı. İlk evlendiklerin de Azad kendisini bu şekilde kaydetmişti. Zerya o aralar değiştirse de şimdi onu istediği gibi değiştirmiști. Telefon ilk çalışta açılmış huzur bulduğu ses kulaklarına dolmuştu.

Alo demesiyle karşı taraftan duyduğu "söyle Azad'ın ömrü" cevabıyla gülümsedi. Azad'ın hitap şekillerini çok seviyordu. Keyifli bir ses tonuyla "işlerin bitmedi mi eve ne zaman geliyorsun?"

Azad aşık olduğu kadının sesinde ki her tınıya aşık ve muhtaçtı. Yaşadığı her saniyede bu sesi dinlese asla sıkılmayacağı ilahi bir dua gibiydi. "birazdan orada olurum" o her şeyin birazıyla büyümüş bir adamdı. Mutluluğun fazlası gözünü çok korkuyor ve arsızlık yapmak istemiyordu.

Aldığı bekliyorum cevabıyla dudakları kenara kıvrıldı. Allah var evde bir bekleyenin olması çok güzel bir duyguydu. Sis arabada dostunu gözlemliyor ce onun mutluluğuyla mutlu oluyordu.

Yarım saat sonra elinde Mavi orkideyle konağa giriş yaptı. Onun öyle kimseden çekinmesi yoktu, aksine mutluluğunu bazılarının gözüne soka soka yașayabilirdi.

Pervin Hanım terastan onu izliyor yüzünü somurtarak elindeki orkide ye bakıyordu. Üst kata çıkmasıyla yüzünde sinsi bir sırıtma yer almaya başladı ona göre az kalmıştı. Psikolog olduğu için Hálin'in hareketlerinden ve tepkilerinden sonunu yakın gibi görüyor ve çok mutlu oluyordu. Bakışları üst terası bulunca Rima'nın sulietini görür gibi oldu. Son saatlerini yaşarken gülümsüyordu. Bugün Zerya'da çok mutluydu.

Pervin sırıtıyordu. İşini garantiye almak için Rima korkuluklara çıktığı gibi onu arkadan itmişti...

Zerya hazırladığı masaya bakıp son kontrolleri yapıyordu. Bakışlarını kaldırdığı gibi onunla aynı şekilde masaya bakan Hálin'i gördü. Gözlerini kısa bir süre kapatıp o gerçek değil açtı lakin gördüğü suliet eskisi gibi kaybolmuyordu. Karşısındaki Hálin onunla yaşıttı. Daha ondokuzundaydı ve hep ondokuzun da kalmıştı.

Hálin gülümsedi Zerya boynunu kașıdı. Zerya gözlerini kapatıp dudaklarını arayalarak yavaş yavaş ona kadar saydı gözlerini açtığında Hálin hala karşısında duruyor ve gülümsüyordu. Hálin'in elleri saçlarına gitti ve gülümser bir şekilde "biliyor musun benim saçlarım da senin gibi up uzundu. Ben başkası dokununca kestim"

Zerya'ya doğru bir adım atıp "seninde saçlarına bir başkası dokundu sen niye kesmiyorsun"

Zerya bir adım geriye doğru atıp "sen gerçek değilsin "dedi. Bakışlarını odada gezdirip" hem ben saçlarımı çok seviyorum "

Mardin'e Tutsak. Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin