Heloooo yine ben,
Mardin'e Tutsak sezon finali ve serinin ilk kitabının finaline geldik çok heyecanlıyım. İyisi ve kötüsüyle çok yok aştık. Beraber çok güzel şeyler yaşadık.
Kitap kısmet olursa iki seri olacak, serinin birinci kitabı 46 bölümden oluşuyor. Sırların bir çoğu ortaya çıkıyor ve artık asıl olaylara başlıyoruz. Birinci kitapta sadece Azad ve Zerya'yı okuduk, gerçi Azad'ın Hálin'i, dediğim gibi kitap iki seri olacak birinci kitap 46 bölüm ikinci kitapta 50 bölüm gibi olur. Devamını bilmiyorum ama iki seri yeterli diye düşünüyorum.
Birlikte çok güzel bir aile olduk. Mardin'e Tutsak ailesi hepinizi çok seviyorum.
Unutmayın hepiniz benim hayal dünyamın evreninde dünyama değinen yıldız tozlarısınız.
Küçük dünyama değindiniz için teşekkür ederim.
İyiki varsınız.
Bu arada bölüm 2 part şeklinde gelecek.
Okumadan yıldıza basıp kitabı parlatın lütfen.
Ve duyurulardan haberdar olmak için watpad hesabımı takip edin şurayı Jutenya_ tıklayarak takip edebilirsiniz.
Keyifli okumalar.
Yeni gün
Yeni umutlar (dı)
Bazı insanlar hayata bir çok sıfırla önde başlar, bazıları ise aynı şekilde geride başlar. Onların hayat mücadelesi gözlerini hayata açmaları ile başlar. İlk ağlamaları aslında hiç bitmeyecek çığlıklarıydı.
Azad hiçbir zaman çığlık bile atamayan taraftı. Sevilmeye ve mutluluğa açtı içinde hiç büyümeyen ve sevilmeyi bekleyen küçük bir erkek çocuğu kapı ardına saklanmış onu fark etmeyenlerle saklambaç oynuyordu.
Elini karısının yüzüne doğru uzatıp parmak uçlarını onun yüzünde dolaştırdı. Dokunușları hafifti, karısı zaten narindi. Okul Konak ve yaşananların onu çok yorduğunu düşünüyordu. Sessizce yataktan kalkıp banyoya ilerledi. Genelde karısını uyandırır onunla beraber kahvaltı ederdi ama bugün okulu olmadığı için kıyamayordu.
Bedenini soğuk suyun altına bırakıp kendisine gelmeyi bekledi. Önemli bir toplantısı vardı ve zihinde olması gerekiyordu. Dușunu alıp banyodan çıktı ve giyinme odasına girdi. Airpodsu kulağına takıp hem asistanı Erdem'le konuşup hemde kurulanıp giyinmeye başladı. Erdem'e ortaklığın öneminden ve yapılacaklarla ilgili bilgi verip çekmeceden çıkardığı saati koluna taktı. Yatak odasına girdiğinde sesinin tonunu düşürerek yatağa doğru ilerledi. Sabahın erken saatleri olduğu için hava serin ve karısı üstünü açmıştı. Önce onun üstünü örttü sonra dudaklarını delisi olduğu tene bastırdı geri çekildiği anda Zerya'nın elini onun boynuna atıp kendisine çekmesi ve dudaklarına yapışması aynı anda oldu.
Azad gözlerini açıp şaşkınlıkla karısına baktı lakin üstündeki şaşkınlığı atması uzun sürmedi. Kulağındaki airpodsu hızlıca kulağından alıp avcunun arasına hapsetti ve şehvettli bir şekilde karşılık verdi. Kısa bir süre sonra nefes nefes kalmış bir şekilde geri çekilip karısının koyulaşmıș Mavi harelerine baktı. Dudaklarını ıslatıp aldığı hırıltılı bir nefesle beraber "toplantı" dedi.
Zerya alt dudağını ısırıp "gitme" dedi ve onu gömleğinin yakasından tutup tekrar kendisine doğru çekti.
Azad'ın kara irisleri onun koyulașmıș irislerine dikkatlice bakıyordu. Avucunda tuttuğu airpodsu kulağına götürüp "Erdem toplantıyı iptal et" karşıdan aldığı cevapla "Erdem gerekirse ortaklığı boz" bakışlarını aşık olduğu gözlerden çekmeden "Erdem isterse şirket yansın umrumda değil. Şimdi beni uğraştırmadan telefonu kapat ve olurda deprem olur yangın çıkar ve șirket tutușur ve yanmaya başlarsa beni değil itfaiyeyi ara" asistanı Erdem'den gelen yanıtla "kapat telefonu isterse Mardin yansın" dedi ve kulağındaki airpodsu çıkarıp odanın bir tarafına attı ve bakışlarını yine karısına çevirip elini kaldırıp önce karısının ısırdığı alt dudağını baş parmağı ile tuttup bıraktı ve aşık olduğu kadına çapkınca bakıp "eee Hálin hanım biz nerede kalmıştık"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mardin'e Tutsak.
Fanfiction18 yaşında genç bir kızın yolu çıkmaz bir sokakta hiç kesişmemesi gereken bir adamla kesişti. Adam hayata ve mavi renge küskündü. Genç kızla beraber mavinin her tonuna aşık oldu. Mavinin her tonuna Hálin mavisi diyordu. Açık veya koyu önemli değildi...