Yeni bölüm geldi.Öncelikle watpad hesabımı takip etmeyen arkadaşlar Jutenya_ tıklayarak takibe alın lütfen.
Azad'ı hepimiz çok sevdiniz bende yazmayı çok seviyorum.
Ve unutmayın Hálin & Azad çiftimizin hikayesi yeni başlıyor.
Azad onun ilk gözlerine aşık olmuştu. Büyük bir nefes alıp "biliyor musun benim bir suçum yok sen baktın ben aşık oldum"dedi ve göz kırptı.
Mavi bir okyanustu gözleri ve Azad o okyanusta boğulacağının bilincinde orada yüzmek istiyordu.
Onun sözleriyle Zerya sarılı parmağına bakıp gülümsedi.
Yaptığı şeyi beğenmesini umuyordu.
Pervin Hanım'ın onlara bakıp haset için de yanındakilere "berdel evliliği evcilik oynuyorlar "demesiyle ayağa kalkıp halaya doğru ilerledi. Birazdan kimsenin kafasında soru işareti kalmayacaktı.
Giydiği kırmızı elbiseyle göz dolduruyordu.
Yürüyüşü aseleti herkesi imrendiyordu. Halaya girmesi ile bakışlarını düğün alayında gezdirdi. Bakışları kocasıyla kesişince Azad'ın yerinden kalkıp gelip onun koluna girmesi aynı anda oldu.
Mavi hareler, kara harelerle kesişmiş bakışlarıyla raks ediyordu.
Kısa bir süre sonra müziğin kesilmesi ile davulcu ortaya geldi. Zerya davulcuya doğru ilerleyip oynamak istediği halayı söyleyip geri döndü. Halay başını çeken kızdan mendili eline alıp tekrardan Azad'ın koluna girdi.
Davulcu davula vurup Şevko çalmaya başladı, orkestrada eşlik ediyordu.
Adımları ağır olsada harekleri hızlıydı. Azad'ın ona ayak uydurmasıyla Zerya gülümsedi. ikisi ayaklarını aynı anda attı ve omuzlarını hareket ettiler. Tek ayak yana doğru atılarak oynan bir halaydı Şevko, omuzlarını oynatıyor müziğin ritmine uyum sağlıyorlardı. Davul sesi biraz daha hareketlenince Zerya ona bakarak bir adım öne doğru gitti ve omuzlarını oynattı Azad'a ona bakarak aynı şekilde ona uyum sağladı. Beş adım öne geldiklerinde Azad halaydan kopmamaştı ama karısıyla beraber öne çıkmıştı.
Davulcunun onlara doğru gelmesiyle Zerya Azad'ın parmakları arasından parmaklarını geçirip kolunu kaldırdı. İkisinin kolu çadır şeklini almıştı. Davulcunun daha gör ve ritimle davula vurmasıyla Zerya dizlerini kırıp zıplayamaya başladı elindeki kırmızı mendili ikisinin üzerinde dolaştırıp sallıyordu.
Azad kafasını eğip omuzlarını hareket ettirip ona uyum sağladı.
Sünnet düğünündeki çoğu insan kalkıp üstlerinde para dolaştırıp üzerlerine atmaya başladılar. Deste deste paralar ikisinin üzerine atılıyordu.
Zerya ve Azad çevresindekileri çatlatmak istercesine oynuyorlardı.
Azad'la beraber uyumu herkesi kendisine hayran bıraktırıyordu.
Omuzlarını hareket ettirip Azad'a gülümsedi.
Bir insan bir gülüşü hapsetmek ister miydi?
Azad ömrünü o gülüşe hapsetmek istiyordu.
Etrafında ki çoğu insan ikisine imrenerek bakıyordu. Saruhan'lıların ağası, Saruha Hanım'ı ile kol kola halay çekiyordu. Kimi bakışlar haset doluydu. Nazarları değecekti.
Azad kafasını kaldırıp bakışlarını etrafında dolaştırdığında gördükleri ile gözleri dehşet içinde irice açıldı.
Zerya kaşlarını çatıp anlamsız bakışlarla ona bakınca Azad onu hızlıca çekip arkasına aldı ve tek bir silah sesi ve acı bir çığlık sesi yankılandı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mardin'e Tutsak.
Fanfiction18 yaşında genç bir kızın yolu çıkmaz bir sokakta hiç kesişmemesi gereken bir adamla kesişti. Adam hayata ve mavi renge küskündü. Genç kızla beraber mavinin her tonuna aşık oldu. Mavinin her tonuna Hálin mavisi diyordu. Açık veya koyu önemli değildi...