Merhabalar..
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen.
İyi okumalar.
*
Azra:
Titriyordum..
Bir ruh titreyebilir miydi bilmiyordum ancak ben titriyordum..
Göğsümden dışarıya sızan ışık şiddetini artırmış, bir şelale misali akıyordu şimdi. Yüreğimden gelen bir ses vardı.. zihnimde yankılanan. Sesi takip et diyordu o ses.
Ben de öyle yaptım.
Ve o ses kavuşturdu beni vuslatıma..
Ruh, görebilir mi?
Görüyordum.
Ruh, duyabilir mi?
Duyuyordum.
Görüyor, hissediyor, duyuyordum O'nu.. Karşımdaydı, nasıl bir anlığına bile olsa çıkabilmişti hafızamdan? Tüm benliğimdi o benim, nasıl hatırlayamazdım onu?
Şimdi O'nu, aktığım denizi gördüğümde karşımda, zangır zangır tityordum adeta.
Ruh titrer miydi?
Titriyordum.
Gencecik yaşımda ne çok şey yaşamıştım kendimce.. Ne çok acı çekmiştim. Öyle ki, gitmek istemiştim dünyadan, bırakmak.. Bu kadar güzel, huzurlu bir yeri bırakıp neden dünyaya giderdi ki zaten insan?
Tam olarak ben de böyle düşünerek vermiştim kararımı. Artık acı yok, boşa uğraşlar yok, ağırlıklar yok.. olacaktı.
Ta ki Deniz'imi görene kadar.
O.. beni dünyaya bağlayan tek şeydi.
Ruhumdu, benliğimdi, kimliğimin önemli bir yansımasıydı..
Birbirimizin ruh parçasıydık biz..
Onu bırakıp, nasıl gidebilirdim?
Onu nasıl ardımda, onca acıyla bırakabilirdim?
Burada ne gözler vardı, ne de kulaklar.. Ne bedenimiz vardı dokunacak ne de kollarımız vardı sarılacak.. Ancak onun varlığını hissederken karşımda, hem görüyor, hem duyuyor, hem de dokunuyordum adeta.
Ve o ses tekrar can buldu ruhumda, "Ya dön bana, ya da bensiz gitme Azra.."
Şimdi içimden çıkan şey parlak bir ışık huzmesi değildi, yangın yeriydi her yanım. Alev alev yanıyordum sanki. Hayır, gidemezdim ben, bu hak bana verilmiş olsa da onu bırakıp gidemezdim ancak biliyordum ki o da gittiğim yere gelemezdi..
Gitmek ya da kalmak.. Şimdi önümde ikiymiş gibi görünen seçenek tekti aslında benim için. Çünkü benim tüm yollarım ona çıkardı; Deniz'e gitmek ya da Deniz'le kalmak..
Benim kararım çoktan belliydi..
*
Deniz:
Anlamıştım.
Hissediyordum.
Bana geri geliyordu..
Ruh parçam geliyordu.
Onun izini takip ederek Ana Cadı'nın rehberliğinde geçip gittiğim ve gitmeye iznimin olmadığı diyarlara adım atmıştım. Risk büyüktü, Ana Cadı uyarmıştı. Fakat Azra için her şeyi yapardım. Ben ki onu hayata döndürebilmek uğruna ruhunu ruhuma bağlamıştım, gitmesine bu kadar kolay izin vereceğimi mi sanıyorlardı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ay Işığı
FantasySıradan hayatının ona vermiş olduğu avantajları sonuna kadar kullanarak başarılı bir hayatın merdivenlerini birer birer tırmanıyordu Azra. Genç, başarılı ve oldukça azimliydi. Yetenekleri onu devamlı üstlere taşırken hiç beklemediği bir anda hayatı...