Herkese merhaba arkadaşlar. :)
Yeni bölüm için bana mesajlar atan tüm okuyucularıma yürek dolusu sevgiler. <3 Umarım beğendiğiniz bir bölüm olur, ben her zamanki gibi bir hayli dikkat göstererek yazdım bölümü.
Hepinizin yeni yılını kutlarım. Bu yılın bizlere bol bol sağlık ve huzur getirmesini diliyorum! Bu ikisi olunca gerisi de geliyor bir şekilde. :)
Yeni gelen yılda da hep birlikte olmak, Azra, Deniz, Duygu, Damla, Doğa, Mert, Yağız ve onların kafadan çatlak hikayeleriyle kâh gülüp kâh sinirlendiğimiz ve zaman zaman da aşkın kollarına yelken açtığımız bir yıl dilerim! :D :D
Hadi bölüme geçelim!
Sizlerden bol bol yorum bekliyorum! Pamuk eller klavyeye! :)
*
Bir önceki bölümden;
< "Demek partiye Ela'yla gidiyorsun. Herhalde seneye de nişanınızı ilan eder Kraliçe."
Dedi histerik bir şekilde gülmeye çalışarak. Kahkaha attım ve sağ elimle saçlarımı geriye doğru taradım.
"Azra, gidilecek bir balo var ve Ela da uzun yıllardır tanıdığım, huyunu suyunu bildiğim bir kız. Sadece birbirimize eşlik edeceğiz, ne nişanı Tanrı aşkına?"
"Öyle mi?"
Şimdi Azra'nın gözleri tekrardan çakmak çakmak olmuştu. Yine ne demiştim ki ben?!
"Öyle, evet. Başka bir-
"Tamam. O zaman size iyi eğlenceler. Partide görüşürüz!"
Deyip tekrardan yürümeye başladı. Hafifçe gülümsedim ve:
"Hey, partiye kiminle gideceksin?"
Diye bağırdım arkasından. Azra yüzünde tehditkâr bir sırıtışla arkasına dönüp:
"Ben Azra Egeli'yim Deniz, ne kadar ateşli olduğumu unuttun galiba."
Derken attığı işveli gülüşle yüzümdeki sırıtış soldu. Benim hayal gücümden miydi bilmiyordum ancak sanki etrafında ateş ısısından oluşan bulanık bir hare var gibiydi!
"Gelen teklifleri değerlendirip en cazip olanı seçeceğim elbette!"
Dedikten sonra gülüşü silindi ve son bir kez dik dik gözlerime bakarak arkasını döndü ve o muhteşem turuncu saçlarını savurarak yürüyüp gitti. >
~
Demek partiye o Ela fettanıyla gidiyordu! Bir de bunu çok normal bir şeymiş gibi söylemiyor muydu, işte o zaman battıkça batıyordu!
Alt tarafı bir partiymiş, birbirlerine eşlik edeceklermiş.
Yeri gelince karşıma geçip seni anlamaya çalışıyorum, düşüncelerini ve duygularını algılayabiliyorum, yükünü hafifletmek istiyorum demeyi biliyordu ama iş Ela Hanım'a gelince nedense o düşünceli Deniz Bey bir yerlere kaçışıyordu!
Bir de onun yüzünden yalan söylemek zorunda kalmıştım ya, asıl buna yanıyordum. Yalan söylemeyi hiç ama hiç sevmezdim. Ama o anda öyle bir gözüm dönmüştü ki, beni kimse tarafından teklif alamayan aciz birisi gibi görmesini istemedim. Bunun altında yatan sebepleri düşünüp sorgulamak istemiyordum çünkü şu anda yapmam gereken daha önemli bir işim vardı: bir partner bulmak!
Odaya girince Duygu'nun odada olmadığını gördüm. Herhalde yine Mert'le ders çalışıyor olmalıydılar. Son bir sınav kalmıştı, ondan sonra tamamen rahattı herkes. Tabii, ben hariç.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ay Işığı
FantasySıradan hayatının ona vermiş olduğu avantajları sonuna kadar kullanarak başarılı bir hayatın merdivenlerini birer birer tırmanıyordu Azra. Genç, başarılı ve oldukça azimliydi. Yetenekleri onu devamlı üstlere taşırken hiç beklemediği bir anda hayatı...