Selamlar herkese, bu sefer yeni bölümle geldim.
Sizlerden bol bol satır içi yorum, fikir, düşünce bekliyorum. :)
Hiç bekletmeden bölüme geçelim o halde!
Görüşmek üzere. 😘
*
Deniz'in sözleri beni olduğum yere kilitlemişti. Bize kimin yardım edebileceğini bildiğini mi söylüyordu bu şimdi?
"Kimmiş?"
"Orasını bana bırak."
Onun bu şekilde patron havalarına girmesi beni biraz huzursuz hissettirince hemen atıldım, "Ne demek bana bırak Deniz? Bu bizzat beni ilgilendiren ve kaç haftadır araştırdığım bir şey. Bana da açıklamak zorundasın!"
Deniz kısa bir an durup kafasından haklılık oranlarımı ölçtükten sonra devam etti, "Tanıdığım bir kız var, bize yardımcı olabileceğini düşünüyorum."
"Neye dayanarak düşünüyorsun bunu peki?"
Aslında soruş tarzım biraz iğneleyiciydi çünkü aklımın bir bölümü tanıdığım bir kız var kısmına odaklanmıştı nedensizce.
"Kendisi-"
Durakladı ve kararsızca yüzüme bakmaya başladı. Bu duruşu ve bakışı içimdeki huzursuzluğu daha da artırmıştı. Neden huzursuz oluyorduysam artık?!
"Evet? Yapma ya! Benden mi saklıyorsun? Gerçekten mi? Bunun benim hayatım için-"
"Off tamam Azra, insanın başının etini yemekte üstüne yok. Kendisi bir araştırmacı. Dünya üzerindeki biyolojik türler üzerine araştırma yapıyor. Bir keresinde bana cadılarla yaşadığı birkaç olaydan bahsetmişti."
"Ne gibi olaylar?"
"Eh, onu bilemiyorum. Hatırladığım kısmı yalnızca bu kadar. Tahmin edersin ki, o esnada ilgilendiğim şey cadılar veya onun araştırmaları değildi."
Bunu söyledikten sonra yüzündeki ukala duruşla başını tekrar manzaraya çevirdi. Sesindeki ima beni daha çok sinirlendirmişti! Bu çocuk dünyadaki bütün kızları tanıyor muydu?! Hayır yani ne vardı şöyle mülayim, daha normal, sessiz sakin ve bana sorun yaratmayacak birisi hayatımı kurtarsaydı!!! Deniz Bey'in libidosu, onunla savaşamayacağım kadar yüksekti. Onun gibi bir zevkçi olup çıkmayacağımı umuyordum!
"Ya sen bu dünyadaki bütün kızları tanıyor musun?!"
"Bunu düşünmen beni ne kadar onurlandırdı bilemezsin Egeli ama hayır, maalesef tanımıyorum. Yalnızca elimin ulaşabildiklerini."
Bana göz kırptı ve yerinde keyifle kıpırdandı.
"Aman ne komik."
"Neden? Kıskandın mı yoksa?"
"Hayırdır, senin derdin ne? Sürekli bana böyle bir imalar filan yapıyorsun ama..? Seni kıskanmamı gerektirecek tek bir tane sebebim yok."
Deniz arkasına yaslanıp umursamaz bir moda büründü.
"Bilemiyorum Egeli, verdiğin sinyaller çok karışık. Beni kısıtlamaya çalışıyorsun, başka kızlarla görüşmemi engelliyorsun filan..."
Şimdi yüzüme o kadar eğlenerek bakıyordu ki, onu tırabzanlardan aşağıya atmak istememe sebep oluyordu.
"Bu kadar egoyla nasıl yaşıyorsun anlayamıyorum bazen gerçekten," dedim alaylı bir ses tonuyla ve dirseklerimi önümdeki cam masanın üzerine dayayıp ona doğru yaklaştım ve gözlerimi kıstım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ay Işığı
FantasySıradan hayatının ona vermiş olduğu avantajları sonuna kadar kullanarak başarılı bir hayatın merdivenlerini birer birer tırmanıyordu Azra. Genç, başarılı ve oldukça azimliydi. Yetenekleri onu devamlı üstlere taşırken hiç beklemediği bir anda hayatı...