Bölüm - 9

7.3K 289 74
                                    

       

          Abim mamayı hazırladıktan sonra beni kucağına aldı ve yedirmeye başladı. "Beğendinmi bebeğim?" deyince "Beğenmemek mümkünmü babacım. Mükemmel olmuş." dedim.

         Çok uykum geldiği için başımı abimin göğsüne koydum. Gözlerim kendiliğinden kapanmıştı.

ALKIN SARAÇ

          "Kızım hadi kalk tabağını bitir." demiştim ama kızımdan ses gelmemişti. Kafamı eğip baktığımda meleğim uyumuştu. Çok tatlı görünüyordu şu anda.

         Giydiği pijama onu daha bir tatlı yapmıştı. "Hadi herkes yataklarına." deyip ayağa kalktığımda Barın ve Barkın karşıma geçmişlerdi. Barın "Abi üçüzümüzü bize verirmisin?" dedi. Barkın "Evet abi ne zamandır üçüzümüzle uyuyamıyoruz." dedi.

           Haklılardı. Kızımı kimseye vermemiştim bir haftadır. Kızımı Barının kucağına verdim ve "İyi geceler." deyip mutfaktan çıktım ve kendi odama girdim. İçimde kötü bir his vardı ama ne olduğunu anlamamıştım. Yatağıma uzandım ve günün verdiği yorgunlukla gözlerimi kapattım.

BARIN SARAÇ

            Odama gelince Linayı yatağın ortasına koydum. Barkın ve bende yanlarına uzandık.

          Tam uykuya dalacakken Linanın sesi gelmişti. Sayıklıyordu. Hemen kalktım. Ter içinde kalmıştı. Barkını kolundan salladım ve "Barkın kalk." dedim.

        "Ne oluyor olum gece gece?" dediğinde Linayı gösterdim ve "Linaya baksana sayıklıyor." dedim. Hemen dikleşti ve elinin tersini Linanın alnına ve yanaklarına koydu. Kaşları çatılmıştı. "Çok ateşi var. Çabuk banyoyu hazırla bende Alkın abime haber vericem." dedi.

           Barkın odadan çıkınca bende Linanın üstünü çıkardım. Çok geçmeden abimler gelmişti. Alkın abim Linayı kucağına alıp hızla banyoya girdi. Soğuk suyu açtı ve Linayı küvete bıraktı. Lina biraz kendine gelmişti ve ağlıyordu.

           "B-baba üşüyorum. Ç-çıkar b-beni" demişti. Abim "Bebeğim çok ateşin var. Söz veriyorum iki dakka sonra çıkartıcam." dedi.

         "Hemen havluyu getirin." dedi abim ve Linayı sudan çıkartıp Yalım abimin verdiği havluya sardı. Sanırım hava değişikliği Linayı etkilemişti. Abim tekrar odaya geçip yatağa oturdu ve Linayı kucağına yatırdı bebek gibi. "Yalım doktor çağır gelsin." deyince Lina kısık sesiyle "Haayıırr. Doktor gelmesin babaaa. İğne yapar." dedi. Aynı bir bebeğe benziyordu şu an.

         "Doktor gelicek Lina. Ve evet gerekirse iğnede yapıcak." dedi abim sonra bize dönüp "Hadi çıkın siz bende kızımın üstünü giydiriyim."deyince hepimiz arkamızı dönmüştük. Abim üstünü giydirip tekrar kucağına yatırdı Linayı. Çok geçmeden doktor gelmişti.

         Abim" Ne gerekiyorsa yap. Ve kızımın ateşini hemen düşür. "dedi sert sesiyle. Doktorun korktuğu her halinden belliydi.

        Steteskopla Linanın sırtını dinledi sonra çantasında iki ilaç çıkartıp abime verdi." Bumları sabah akşam tok karnına içisin. Sadece biraz üşütmüş. Ben şimdi ateş düşürücü bir iğne yapıcam." dediğinde Lina abime daha çok sokuldu ve tekrar ağlamaya başladı. "Babaa. Ben iğne istemiyorum. İlaç verdi ya iştee. Ne gerek var."

         Sesi bile zor çıkıyordu meleğimin. Abim "Lina. Kızım ağlama. Kğçücük bir iğne işte. İki saniyelik bir şey." dedi. Aynı zamanda onu sakinşeştirmek için yüzünü seviyordu. Lina dudaklarını büzüp "Ama. Ama acicak. Ben korkuyorum." dedi. Şu an öyle tatlı görünüyorduki. Kıyamamki ben yaa.

           Abim "Kızım bak bana. Korkmanı gerektiricek hiçbir şey yok. Sinek ısırığı gibi bir şey. Acımicak." dedi ve Linanın pijamasını sıyırıp doktorun iğneyi yapmasına izin verdi.

           Doktor iğneyi batırınca Lina çığlık atmıştı. Doktor iğneyi yapıp gitmişti. Ama Lina hastalığın verdiği huysuzlukla abime trip atıyordu. Ve çorbasını içmiyordu.

       " Banane işte içmicem. Küstüm ben sana. Hani acımicaktı. Çok acıdı bir kere." dediğinde abim sessiz bir şekilde sabır diye fısıldadı ve "Lina. Sinirlenmeye başlıyorum. Şu çorbayı ya içersin ya da ceza vericem sana." dediğinde Lina dudaklarını büzmüştü. Yalım abim ayağa kalktı ve Linayı abimin kucağından alıp "Tamam abi. Ben yediririm prensese çorbasını. Ayroca bebeğime ceza dilan veremessin. O şu an hasta olduğu için biraz huysuz." deyince Lina "Yaaa. Ben huysuz felan değilim. Ayrıca boğazım ağrıyor. Çorba içememkii." demişti. Ben ve Barkın "Hı hı. Kesin." demiştik.

        Lina kaşlarını çatıp bize döndü ve dil çıkarttı. Sonra Yalım abime dönüp "Hadi gidelim aşkımcım. Çorbamı içmeye karar verdim. Bide bugün seninle uyuyalım canım abicim." dediğinde hepimiz onlara sinirle ve kıskançlıkla bakarken Yalım abim güldü ve "Tamam bebeğim." deyip Linayla birlikte odadan çıktı.

          Bizim kız hasta olunca cidden çok huysuz olabiliyordu ama yinede çok tatlıydı o. Her hali bana ilaç gibi geliyordu. İyiki Lina vardı. Nefes alma sebebimizdi bu kız.



Haftanon son bölümü.

Diğer kitaplara bölüm yazmam lazım. Ama uzun bölümler atmaya çalışıcam.

Bölüm nasıldı?

Diğer bölümde be istersiniz? Diğer bölümü birlikte planlıyalım. Siz ne derseniz o olsun.

Neyse hadi bay.

Öpüyorum. İyi akşamlar.

         

LİNA | TAMAMLANDI |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin