Aybike dolabını karıştırıp duruyordu. Asiye içeriden ona "Aybike!" dediye seslenene kadar dolabı aktarmıştı.
İçeriye "Efendim!" diye seslendi.
Asiye içeri girdi. "Burada mısın?" dedi.
Aybike gülerek "Buradayım nerede olacağım. Sanki ev, malikane de beni arayıp da bulamıyorsun." dedi.
Asiye "Ne yapıyorsun sen?" dedi.
Aybike "Kutlama mı ne haltsa onun için giyecek birşeyler arıyorum." dedi.
Asiye "Her tarafı aktarmışsın bu kadar abartma. Sıradan birşey." dedi.
Aybike "Öyle ama güzel giyinmek istiyorum. Ne var bunda abartma diyecek. İki gün kaldı ve kıyafetim yok." dedi. Siyah elbisesini çıkardı. "Olabilecek en iyisi bu. Sence nasıl?" dedi.
Asiye "Güzel." dedi.
Aybike "Bu elbiseden nefret ediyorum ama sanırım giyeceğim. Sen ne giyeceksin?" dedi.
Asiye "Birşey bulur giyerim. O kadar da önemli değil. Senin kadar önem vermiyorum o geceye. Sadece şarkı söyleyeceğim." dedi.
Aybike bu kadar umursamayıp, Aybike önem veriyor diye bu kadar Aybike'yi terslemesine bozulmuştu. "Sen bilirsin." dedi ve eşyalarını toplamaya başladı. "Sen neden gelmiştin?" dedi.
Asiye "Çay içeceğiz geliyor musun?" dedi.
Aybike "Berk'le konuşacağım." dedi.
Asiye "Biraz abartmıyor musunuz? Her gece konuşuyorsunuz zaten." dedi.
Aybike, bugün Asiye'ye biraz takılmıştı. Herşeyde onu bu kadar terslemesinden sıkılmıştı ya da şu sıra biraz stresli olduğu için siniri bozuktu. Sert bir ses tonu ile "Evet abartıyoruz." dedi ve telefonu çaldı. Ekrana baktı. "Berk arıyor. Abartma zamanımız geldi. İzin verir misin?" dedi. Asiye, Aybike'nin odasından çıktı.
Aybike o çıktığı gibi telefonu açtı. Tatlı bir ses tonu ile "Efendim sevgilim." dedi.
Berk "Vay... Bugün ne güzel açtın telefonu. Geçen aradığımda efendim gerizekalı diye açmıştın." dedi.
Aybike "O gün biraz karışık bir durumdaydım." dedi.
Berk "Anladım tatlım. Neler yapıyorsun?" dedi.
Aybike "Ne olsun işte odamı toparlıyorum." dedi.
Berk "Temizlik yapıyorsun yani." dedi.
Aybike "Gibi. Sen neler yapıyorsun?" dedi.
Berk "Ödev yapmaya çalışıyordum ama zorlanıyorum biraz." dedi.
Aybike "Hangi ödev?" dedi
Berk "Matematik ödevi." dedi.
Aybike "E senin matematiğin iyi. Nesini yapamadın? Yardım edebileceğim birşey var mı?" dedi.
Berk "Tatlım, seni düşünmekten yapamadım. Aslında yanına gelsem seni görsem. Belki konsantrasyonumu toplayabilirim." dedi.
Aybike "Yaaa bak sen. Gelemezsin canım. Annem bizi oyar ve sen bu edebiyatı yapmak için çok uğraştın değil mi?" dedi.
Berk "Öyle valla." dedi. Aybike güldü. Berk "O kadar güzel gülüyorsun ki. Çok hoşuma gidiyor." dedi. Öksürüp sesini düzeltti. "EE başka neler yapıyorsun?" dedi.
Aybike "Ya biraz sinirlendim aslında." dedi.
Berk "Konu ne çözebiliriz belki." dedi.
Aybike "Çözebileceğin birşey değil. Bir konuda heyecanlanıp Asiye'ye anlattım. Benim kadar heyecanlanmadığı için beni tersledi." dedi.
Berk "Neden ki?" dedi.
Aybike "Kafası birşeye takık herhalde." dedi.
Berk "Olabilir ama bu, seni tersleyebileceği anlamına gelmez." dedi.
Aybike "Öyle ama... Aman neyse. Cango ne yapıyor." dedi.
Berk "İyi ikimiz de acıktık, karşılıklı mamalarımızı yiyeceğiz şimdi." dedi.
Aybike "Açsan tutmayayım seni." dedi.
Berk "Hayır ya kapatma." dedi.
Aybike "E açım dedin, aç kalmana kıyamam." dedi.
Berk "Sensizlik açlıktan daha zor be tatlım." dedi.
Aybike "Hatırlat şiir kitaplarını yakayım." dedi.
Berk "Bu bana geleceksin anlamına mı geliyor?" dedi.
Aybike "Şşşt sussana. Şöyle konuşma" dedi.
Berk güldü. "Kulağında değil mi telefon? Kimse duymuyor yani." dedi.
Aybike "Benim sana, bağırıp gerizekalı dememi duyacaklar ama..." dedi.
Berk "Doğru." dedi. Aybike güldü. Şengül dışarıdan "Aybike!" diye seslenince Aybike "Kapatmam lazım." dedi.
Berk "Annen mi?" dedi.
Aybike "Evet." dedi.
Berk "Seni seviyorum." dedi.
Aybike "Hı hı ben de. Görüşürüz." dedi.
Berk "Görüşürüz." dedi.
Aybike telefonu kapattı ve dışarı çıktı. Bir süre ailesi birlikte oturup sohbet etti. Ardından odasına gidip üzerini değiştirdi ve uyumak üzere yatağına girdi.
