Aybike ertesi gün okula gittiğine çok şaşırmıştı. Berk, okulda değildi. Neydi bu şimdi. Neden gelmemişti. Haber de vermemişti.
Telefonunu çıkarıp Berk'e "Neredesin?" yazdı ama atmadı. Mesaja baktı. Kendi kendine "Bu ne şimdi? Hesap soruyor gibi..." dedi ve mesajı sildi. "Berk, okula gelmeyince seni merak ettim. Bir sorun mu var?" yazdı. Mesaja baktı. Kendi kendine "Daha iyi gibi..." dedi ve mesajı yolladı. Biraz bekledi. Sonra mesaj sesi geldiği gibi heyecandan az daha telefonu düşürecekti. Hemen telefonu açtı ve mesaja baktı. Berk "Sorun yok. Sadece hastayım." yazmıştı. Berk ardından "Sen bana okul çıkışı notları atar mısın?" yazdı.
Aybike "Tabi atarım." yazdı.
Berk "Seviyorum. ❤" yazdı.
Aybike "❤" yazdı ve heyecanla telefonun kilidini kapattı.Aybike'nin aklına birden dahiyane bir fikir gelmişti. Doruğun yanına gidip "Şey... Ben şeyi merak ediyorum." dedi.
Doruk soğukkanlılıkla "Bu sabah konuştuk hastaymış. Gelemeyecek." dedi.
Aybike telaşla "Ne? Kim? Seni hiç anlamıyorum." dedi.
Doruk "Birbirimizi kandırmayalım Aybike." dedi.
Aybike "Ha ondan konuşamadık. Ailesi falan yanında herhalde." dedi.
Doruk "Resul Amcalar mı gelmiş? Bana hiç bahsetmedi." dedi.
Aybike "E hastayken kim ilgileniyor?" dedi.
Doruk "Bilmem. Evinde çalışan kadına yemek yaptırmaz. Mesafesini korur yani. Sadece temizlik yaptırır. Anneannesi de gelebilecek durumda değil." dedi.
Aybike "Evde tek sürünüyor yani." dedi.
Doruk "Gibi..." dedi.
Aybike kendi kendine "Sen de bana bunları hiçbirşey yapmadan yüzsüz gibi anlatıyorsun." dedi.
Doruk güldü "Gibi..." dedi.Aybike de yapmacık yapmacık gülümsedi ve yerine oturdu. Berk'in koltuğu bomboştu. Bu duruma üzülmüştü. Daha da kötüsü Berk, çok yalnızdı. Hala yalnızdı.
Aybike bütün gün onu düşündü. Tadı tuzu kalmamıştı. Yanına gitmek istiyordu ama yanlış birşey de yapmak istemiyordu. Kafası çok karışıktı.Etraftakiler konuşurken, o da çevresine boş boş bakıyordu. Konuşulanları dinlemiyordu. Gülünmesi gereken yerde hiç tepki vermeden, buz gibi bir suratla etrafına bakınıyordu.
Doruk gözünün önünde parmaklarını şaklatarak "Kız, ne bu haller?" dedi.
Aybike uykudan uyanmış gibi irkilerek "Ne haller?" dedi.
Oğulcan "Uyuyor musun sen?" dedi.
Aybike "Evet." dedi.
Asiye "Sen iyi misin?" dedi.
Aybike "Hı hı." dedi. Doruk çevresine çaktırmadan güldü. Ne olduğunu anlamıştı ama belli etmemeye çalışıyordu. Bir süre oturup sohbet ettiler. Aybike yine onları dinliyormuş gibi yapıyordu.
Oğulcan bir ara "Ben lavaboya gidiyorum. Ömer geliyor musun?" dedi.
Ömer "Geleyim bari. Tek yapamıyorsun ya. Geleyim." dedi. Herkes gülmeye başladı. Aybike bile buna bayağı gülmüştü.
Oğulcan "Aşk olsun kuzim ya... Beni herkesin içinde rezil ettin. Ya bu iftiralarını Wonderfulum duysa ne düşünür." dedi.
Ömer "Güler. Kahkahalarla... Sonra da sürekli dalga geçer." dedi. Asiye ve Aybike birbirine bakıp kıkırdadılar.
Oğulcan "Yaaaa!" diye isyan edip kalktı ve Ömer ile itişe kakışa lavaboya doğru gittiler.Doruk, onlar kafeden çıktıkları gibi gizli birşey söylüyor gibi Aybike'ye bakıp fısıltıyla "Sana bir güzellik yapayım mı?" dedi.
Aybike "Ne gibi bir güzellik?" dedi.
Doruk "Şartlarım olacak ama..." dedi.
Aybike "Doruk sen gerizekalı mısın? İlk önce yapacağın iyiliği söyle ki pazarlığa oturayım." dedi.Doruk "Evet... Mantıklı." dedi ve duraksadı. "Seni çıkışta Berk'in evine götüreyim mi?" dedi.
Aybike, aslında kendi kafasından da geçen ama hiç aklına gelmediğini düşündürmeye çalıştığı fikre şaşırmış gibi yapıp "Aaa! Evine... Garip olmaz mı ya?" dedi.Doruk "Ne alaka? Hiç olmaz. Berk'in evinde kimse yok ki garipseyecek. Ailesi burada değil. Cango mu garipseyecek." dedi. Aklına birşey gelmiş gibi yapıp "Ama ben çalışan kadın yanında mı, değil mi onu öğrenirim. Öyle sokarım seni içeri." dedi. Aybike, Asiye'ye baktı. Ne yapsam diye sorgular gibi bakıyordu ama Asiye git ve ya gitme diye bir yorum yapmıyordu.
Doruk sessizliği bozarak "Evet ne diyorsun?" dedi.
Aybike "Bilmiyorum ki." dedi.
Doruk "Bence git. Onun şimdi, güzel bir hemşireye ihtiyacı vardır." dedi. Sahte ağlamaklı bir ses tonu ile "Hastalıklarını da çok ağır geçirir." diye devam etti.
Asiye "Bence de git." dedi.
Aybike, onun böyle demesine şaşırmıştı. Aybike, suratına şaşkın şaşkın bakınca Asiye "E üzüldüm haline. Ne yapayım?" dedi. Aybike ve Doruk birbirine bakıp şaşırmış bir ifade takındılar.