İş çıkısı Oğulcan ve Ömer, Asiye ve Aybikeyi almaya iş yerlerine gitti. Herkes kendi kardeşini alıp yola çıktı.
Aybike, eve gidecek diye çok üzgündü. Sabahki tartışma canını sıkmıştı. Şimdi eve gittiğinde eniştesi daha da manyakça davranışlarda bulunacaktı.
Aybike, bu kaostan çok yorulmuştu.Eve vardıklarında eniştesi evde değildi. Arkadaşları ile içki meye meyhaneye gitmişti.
Akşam yemeğini uzun zamandır ilk kez huzurla yiyip hemen odaya girdi. Çok ortalarda dolaşmayacaktı. Eniştesi her an gelebilirdi.Şu dergi hazırlama ödevi ile ilgili çalışırken bir şeyler yazmaya çalıştı ama aklına hiçbir şey gelmiyordu. Biraz daha düşünüp sınav için çalışmaya başladı.
Çalışırken kendi kendine "Ne yapmak istiyorum ki" dedi. Henüz geleceği hakkında karar verememişti. Ne meslek yapmak istiyordu. Bunu bir süre düşündü.
Düşünürken mesaj sesi duydu. Telefonuna bildirimden baktı.
Berk "Naber tatlım" mesaj atmıştı.
Aybike "İyiyim senden naber?" yazdı. Sonra ikinci bir mesajla "Tatlım." yazdı.Berk tatlım yazmasına gülümsedi. Kendi kendine "Sevgili olmaya alışıyor." dedi. Sonra bir an aklına Doruk'la konuştukları geldi. Anlık kafa karışıklığı ile Aybike'ye "Bilmiyorum." yazdı.
Aybike "Nasıl bilmiyorsun." yazdı.Berk "Biraz kafam karışık." dedi.
Aybike "Ne konuda." yazdı.
Berk "Bir şey değil ya... Neyse... Arayabilir miyim?" yazdı.
Aybike "Pek uygun değilim." yazdı.Berk "Peki... Yarın boşsun değil mi? Yani buluşuyor muyuz?" dedi.
Aybike "Evet. Bir aksilik olmazsa buluşacağız." yazdı.Berk "Hemen yarın olsun diyelim o zaman." yazdı.
Aybike "Ödev yapacağımız için bu kadar mutlu olman çok ilginç." yazdı.Berk "Ne ödevi tatlım ya." yazdı.
Aybike "Dergi ödevi, teslime bir hafta kaldı." yazdı.
Berk "Tamam tamam." dedi. Bir mesaj daha attı. "Seni özledim." yazdı.
Aybike yanıt vermedi.Berk tekrar "Rahatsız mı oldun?" yazdı.
Aybike "Yok." yazdı.
Berk gülümseyerek "O zaman utandın." yazdı. Aybike yine yanıt vermedi. Berk "Utandın." yazdı.Aybike "İyi geceler Berk" yazdı.
Berk "İyi geceler tatlım." yazdı.
Aybike cidden utanmıştı. Böyle şeylere hiç alışamamıştı. Daha düne kadar Berkin ona oyun oynadığını düşünüyordu. Sonra kitabına baktı. Düşüncelerini aklından uzaklaştırmaya çalıştı. Ders çalışması lazımdı. Hemen açıp test çözmeye başladı. Bir süre çalıştıktan sonra uyudu.Ertesi gün Aybike, erkenden kalktı. Kahvaltı ettiler. Kahvaltı da huzurluydu çünkü enişteleri akşamdan kalmaydı. O uyanmadan hızlı hızlı kahvaltılarını yaptılar. Ardından yola çıktılar. Aybike, Berk'le vakit geçirecek diye çok heyecanlıydı ama Oğulcan'a belli etmemek için çok uğraşıyordu. Oğulcan ile birlikte okula vardı. Hemen sınıfa gittiler. Berk galeri boşluğundan onlara gülümseyerek bakıyordu.
Harika onu farketmişti. Sinsi sinsi yanına geldi. Aybike'ye dalgın dalgın baktığını görünce "İğrençsin Berk. Aybike mi yani?" dedi. İğrenir gibi bir hareket yapıp "Öğğkk" dedi.
Berk ona baktı. "Aynen öyle." dedi ve sınıfa doğru gitti. Sınıfa girip sırasına oturdu.Aybike sınıfa girince Berk, tatlı tatlı gülümsemeye başladı. Aybike, onu görünce içinde bir sancı oluşmuştu. O da istemsizce gülümseyip sırasına oturdu. Berk ise Aybike'ye doğru döndü. Onu seyretmeye başladı. Hoca gelip derse başladığında bile izlemeye devam etti.
Oğulcan, onun Aybike'ye bakışını fark edip kafasına kocaman bir silgi atana kadar böyle uzaktan uzaktan, dalgın bakışlarla ona baktı.
Kafaya silgiyi yediğinde bir anda irkilip, Oğulcan'a baktı. Fısıltıdan biraz daha yüksek bir sesle "Ne oluyor be." dedi.
Oğulcan da aynı şekilde "Önüne dön" dedi.
