İHANET

0 0 0
                                    

Reginald annesinin odasına girmek için kapıya vurup izin istedi. " Kız meselesi" diye gülümsedi.

" Demek öğrendin, söyle bakalım kimmiş bu kız?"

- Açıkçası tanımıyorum ama geçenlerde tavernaya gittiğimizde bir kiz vardı. Bir fahişe değil de işte köyden bir kız. O olduğunu söyledi, çokta önemli bir şey değilmiş." Kraliçenin yüzü düştü, düşünmeye başladı. " Kimmiş bu kız hemen öğren."

- Neden senin için bu kadar önemli bu kız?

Kraliçe gülümsedi, oğlunun elini tuttu. " Sizin yanınızda olan herkes, benim için önemli. " Dedi.

Richard, Reginald ile konuştuklarını Rimon'a anlattı. Rimon şüpheyle yaklaştı. " Neden ona söyledin ki, bana sorsan Reginald senin özel hayatını bilecek son kişi. Kraliçe hariç tabi." Richard arkadaşına bu davranışından dolayı kızdı. " Ne demek istiyorsun o benim abim?"

" Evet ama yarin bir gün tahta çıkarsa seni öldürecek kişi de o." Richard bir şey demeden arkasına doğru döndü ve yürümeye başladı, Rimon'un dediklerinden dolayı sinirlenmişti. Rimon, prensin arkasından doğru bağırdı. " Bana kızma Richard ben sadece gerçekleri söylüyorum."  Richard, Rimon'a doğru döndü. Karşı karşıya geldiler, " Ben bilmiyor muyum sanıyorsun? O kral olursa beni, ben olursam onu öldüreceğim. Her iki türlü de hayatım zaten mahvolacak ancak senin bunu hatırlatman bir anlam ifade etmiyor. Bu benim zaten her dakika, her an aklımda. Neden bırakmıyorsun da bir kez olsun ben de normal insan gibi abimle mutluluğumu paylaşayım?"

Rimon kendini mahçup durumda hissetti, sesi kısık bir şekilde arkadaşına söyledi. " Özür dilerim Richard ancak sen normal biri değilsin öyle davranamazsın. Bir anlığına bile ve ben seni kaybedemem. İstediğin kadar kız bana ancak ben seni korumaya devam edeceğim. Kendi ailenden bile." Richard bir şey demeden yoluna devam etti.

Maureen, krala odasında bir öpücük verdi. " Burada değil" diye uyardı kral. " Neden olmasın," dedi kulağına " Tek düşündüğüm sensin..."

" Beni mi seviyorsun yoksa beni becerme düşüncesini mi?" Dedi Maureen.

" İkisini de. Birbirinden ayrilamazlar. Sen benim içinsin Maureen."

Robin eşyalarını aceleyle topladı. Hemen olduğu yeri terk etmesi gerekti, bu adami kim yolladiysa artik yerini biliyordu. Toparlandı, yanındaki yaşlı çifte son kez baktı, ikisine de sıkı sıkı sarıldı. " Yaptığınız her şey için o kadar minnettarım ki nasıl öderim bilemiyorum. İnanın bana savaş bittiği zaman sizi ziyaret edeceğim ancak çok dikkatli olun, peşimden geleceklerdir. Unutmayın beni ne gördünüz ne de tanıdınız." Yaşlı çiftin Lord Robin den ayrıldığı için gözleri doldu. Başlarını onaylarcasına salladılar. Lord Robin kapıya doğru gitti, son kez onlara doğru baktı ve yoluna devam etti.

Lord Kane, Robin'e ulaşması için birkaç asker göndermişti. Gönderdiği askerler geriye döndü ancak Robin'in ordusunu bulamadıklarını söyledi. Lord Kane bir şeylerin ters gittiğini fark etti. Oğlu babasının paniklediğini anladı, babasına doğru yürüdü. " Bir problem mi var baba?"

Lord Kane havaya baktıktan sonra etrafına baktı. " Bir şeyler ters gidiyor, bir oyun dönüyor hemen geri dönmeliyiz çabuk olun!" Diye bağırarak askerlerine acil bir emir verdi. Lord Lucas babasının halini görünce panikledi fakat yine de babası ne yaptığını biliyordu.

KILIÇLARIN YÜZÜ 1.KİTAP KIZILIN RESMİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin