EN BÜYÜK DÜŞMAN

5 0 0
                                    

Lord Harold, oğlundan gelen zafer mektubunu askerlerine okudu. Mektuptan sonra askerleri ile küçük bir ziyafet yaptılar. Bu güzel haberin ardindan Lord Tegwen Harold'un keyfi yerinde gelmişti. Durum böyleyken Leon hemen abisine tebrik mektubu yazdı. Gün ışımadan ilermeleri gerektiği için ziyafet kısa sürdü.

Lord Kane ve ordusu her şeyden habersizdi. Lord Robin'in ordusunun dağıldığını bilmeyip, meydan savaşında birleşeceklerini düşünüyordu. Her ne kadar aksilikler üst üste de gelse buna rağmen kazanacağını söyledi. Onun için onurlu ve şerefli bir asker olmak her şeyden önemliydi. Lord Kane babası gibi otoriter bir yapıya sahipti. Onun tek zaafı kızı Eva idi. Lord Victor Kane ailesine durumları hakkında bilgi veren bir mektup yazdı. Merak etmemelerini iyi olduklarını söyledi.

Lord Harold ve ordusu sakin bir şekilde ilerlerken bir ok Leon'un yanındaki askerin boğazına saplandı. Yanındaki adamın kanlar içinde goren Leon hemen herkesin durmasını emretti. Bir anda ok yağmuruna tutulan ordu neye uğradığını şaşırdı. Okların hedefi olan askerler teker teker atlarindan düşmeye başlıyordu. Lord Tegwen ve Lord Leon hemen kılıçlarını eline alıp çalıların arasındaki askerlerle savaşmaya başladı. Ormandan bir anda bıçak sesleri yankılanmaya başladı. Arkadan bir anda atlı süvariler gelmeye başladı. Sağdan ve soldan saldırılar devam etti. Oldukça kalabalık olan grup bir türlü azalmıyordu. Ordusunun tehlikeye girdiğini gören Lord Harold geri çekilmek için emir verdi. Ordusundan binlerce fazla olan bu grubu gören Lord Harold öfkeden deliye döndü. Bir yandan geriye çekiliyor bir yandan da gözlerinden alevler saçıyordu. Hem sağı hem de solu çevreleyen atlılar yüzünden düz gitmek zorunda kalan Harold, yolun sonunda şelaleye doğru geldi. Harold ve oğlu bıçaklarının tekrar çektiler atlılar etrafını sarmıştı. Neredeyse şelaleye bir adım kalmıştı. Leon savaşarak ölmeyi tercihi ettiğini söylerken arkadan başka bir at sesleri geldi ve etrafındaki atlıların hepsine saldırmaya başladı. Herşey o kadar hızlı gelişiyordu ki düşünecek vakit bile yoktu. Yardıma gelen orduyu görünce Tegwen Harold saldırma emrini verdi. Herkes birbirine girmişti, şelale kana bulandı. Etrafta tüyler ürpertecek denli korkunç çığlıklar ve cesetler vardı. En sonunda çığlıklar kesildi yavaş yavaş düşmanın mağlup olduğunu goren Tegwen Harold anlamsız kahkahalar atmaya başladı. Yanına birkaç tane atlı yaklaştı ve birisi atından indi. Karşısında Lord Burns'i gören Harold şaşkın bakışlarına engel olamadı. " Ben olmasam az daha ölüyordun." Lord Harold üstü kan icinde ve nefes nefese kalmış bir şekilde Lord Burns'ün yüzüne baktı. " Sen, nasıl?" O kadar yorgun ve bitkin durumdaydi ki konuşamadı bile. Lord Burns elini uzattı.

"Hadi gel herşeyi anlatırım önce kendine gelmelisin." dedi. Lord Harold saatler sonra kendine gelmişti sinirli ama bir o kadar da üzgün bir şekildeydi. Neredeyse ordunun tamamını kaybetmişti çünkü emrini beklemeyip şelaleye giden ordunun yarısı boğuldu yarısı ise kalıp savaşarak öldü. " Herşeyi bana anlatmak zorundasın." dedi Lord Burns'e. Çadırında bir yandan bıçağıyla oynayan Tegwen karşısındaki adamın sessizliğini bozmasın bekledi.

" Sana pusuyu kuran kişi Kanelerden başka birisi değil. " Morwag Burns'ün yaptığı açıklamadan tatmin olmayan Harold " Öyle mi? Sana neden inanayım?" Diye tepki verdi. Morwag, Harold'un oturduğu masaya doğru ilerledi. Ellerini masaya doğru çarptı " Çünkü seni ben kurtardım aptal."

" Senin yapmadığını nereden bileyim? Hem ben bile pusuyu bilemezken sen nasıl bildin? Tesadüf mü yoksa?" Lord Morwag alaycı gülümseyerek adımlar atmaya başladı. " Biliyordum çünkü geçenlerde bir mektup aldım. Kane hanesinin sana pusu kuracağına dair. Duyar duymaz ordumu toplayıp yola çıktım seni kurtarmak için ama karşılığında ne alıyorum koca bir hiç?"

" Kim yazdı sana o mektubu?"

" Bunu sana söyleyecek değilim. Kimse bilmiyor, öğrenilmesi hem benim hem onun için çok tehlikeli. Kane hanesinde bir adamim var. Onlara çok yakın attıkları her adımı biliyor." Lord Harold hala bu cevaplar için pek ikna olmadı. Aklında bir sürü soru işareti vardı. Morwag, Harold'un ikna olmadığını anlayınca derin bir nefes aldı. " Merak etme Lord Robin'in, kurduğunuz pusuyu yazdığı mektubu da yok ettirdim. Lord Kane'nin hiçbir şeyden haberi yok."

KILIÇLARIN YÜZÜ 1.KİTAP KIZILIN RESMİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin