2.0

34.7K 1.5K 142
                                    

"Harun Taşkın'a saldırmaktan hakkınızda şikayet var" polis memurun söylediği sözlerle herkes donup kalmıştı. Özellikle ben. Ona Harun'un yaptıklarını anlattıktan sonra onu dövmüş müydü?

"Ne diyorsunuz beyfedi. Bir yanlışlık olmalı." dedi babam.

"Yok efendim. Milas Sarca siz değil misiniz?" son cümlesini Milas abime dönerek söylemişti.

"Evet benim ve yanlış anlaşılma yok. Hakkettiği buydu" dedi Milas abim.

"Oğlum ne diyorsun sen?" dedi annem.

"Bunu benim söylemem doğru olmaz anne. Ama öğrendiğinizde siz de bana hak vereceksiniz" dedi ve kollarını polise uzattı.

Polis kelepçeyi bileklerine geçirdi ve kolundan tutarak arabaya doğru götürdü. Kafasını eliyle tutup eğerek arabaya bindirdi.

Babam hemen Selami abiye arabayı hazırlamasını söyledi.

Bu sırada polis arabası yola çıkmıştı.

Araba kapının önünde durunca Milan ve Varis hariç hepimiz arabaya binmiştik. Babam Varis'e Milan'la evde kalması gerektiğini söylemişti.

Babam hızla arabayı çalıştırdı ve polis arabasını takip etmeye başladı.

Emniyetin önünde durduğumuzda Milas abimi kelepçelerle arabadan çıkardılar. Bu görüntü beni rahatsız etmişti

Biz de beklemeden içeriye girdik.

Karşımıza bir sürü polis çıktı ama Milas abimi göremiyorduk. Kenarda duran polisin yanına gittim.

"Milas Sarca, az önce geldi. Nerede olduğuyla ilgili bir haberiniz var mı" dedim.

"2. sorgu odasında. Koridoru ilerleyin soldan 2.kapı" dedi polis.

"Teşekkürler, kolay gelsin"

"Sağolun iyi günler"

Hızla koridora ilerledim babamlar da arkamdan geliyorlardı.

Kimseye sormadan sorgu odasının kapısını açtım ve içeriye girdim. Milas abim ve karşısında bir polis masada oturuyordu.

Dizilerde gördüğüm, bizim onları gördüğümüz ama onların bizi göremediği odadaydık. Odada sadece bir tane polis vardı. İçeriye girmemize bir şey dememişti.

(normalde almadıklarını ben de biliyorum)

"Bu sabah parkta Harun'u darp ettiğin doğru mu" dedi polis.

"Evet" dedi Milas abim. İfadesizdi.

"Neden"

"Hakediyordu"

"Cümleyi aç"

"Zamanında yaptığı hatta yapamaya devam ettiği iğrençliklerden dolayı"

"Cezasını kesmek sana mı kaldı"

"Söz konusu kardeşimdi ve evet bana kaldı. Size gelip söylesem ne yapacaktınız. En fazla 1 hafta tutar salardınız. O da en fazla. Zamanında yapmadığınız şeyi ben yaptım. Pişman da değilim"

"Adamın yüzü pert. Bunu yapmak güçtür doğrusu"

"Ben sadece hakkettiğini verdim ona"

Polis daha fazla bir şey demeden elinde mavi bir dosyayla ayağa kalktı ve odadan çıktı.

"Oğluma ne olacak polis bey" dedi annem.

"Merak etmeyin yaşayacak"

"Bir mizahın beden olmuş hali daha" dedim kısık sesle.

SARCALAR (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin