2.2

32.9K 1.4K 486
                                    

Yazardan

7 yıl önce (Beren'in ablası öldükten sonra)

Barlas yine dayak yemişti babasından. Oysaki tek yaptığı sürahiye arıtmadan su doldururken taşırmasıydı.

Babası en ufak şeye bile sinirleniyordu ve sinirini hep Barlas'tan çıkarıyordu.

Babası Barlas'ı dövdükten sonra, Barlas temiz hava almak için dışarıya çıkmıştı.

Pembe bir binanın önünden geçerken, içeriden haykırış sesleri geliyordu.

"Abla"

"Beni bırakıp gidemezsin, söz verdin.."

Barlas düşünmeden içeriye girmişti. Belli ki hayatı tehlikede olan birileri vardı.

İçerisi çok büyük değildi. İki katlı küçük bir evdi ama moderndi.

"Üf başka zaman mı bulamadın Harun, başım ağrıyor zaten bir de bu kızın sesine dayanamam. Ayrıca cesedi ne yapacaksın" orta yaşlarda bir kadın konuşmuştu. Barlas'ın aklı karışmıştı. Ne cesedinden bahsediyordu.

Seslerin geldiği odaya girdiğinde yerde yatan iki beden gördü. Birisinin bedeninden oldukça fazla kan akıyordu.

Üzerinde ki hırkayı çıkararak yaraya bastırdı ama kan duracak gibi değildi. Barlas kızın nabzına baktı. Atmıyordu.

Hemen diğer kızın yanına çöktü. Onun bedeninden kan akmıyordu ve göğsü inip kalkıyordu. Sadece baygınlık geçiriyordu.

Kızı kucağına aldı ve kimseye görünmeden evden çıktı. Polisi arasa ne diyecekti ki?

Ailesi Beren'in yokluğunu anlamamıştı. Çok umurlarında olduğu da söylenemezdi.

Barlas hastaneye gitmek yerine, kimsenin bilmediği kendi keşfettiği bir yere götürdü Beren'i.

Eve yakındı gittikleri yer. O yüzden hemen ulaşmışlardı.

Barlas Beren'i koltuğa yatırdı ve koltuğun kenarına çömerek Beren'in ayılmasını bekledi...

.

.


"Sen de çok durma, hızlı üşütüyorsun İzgi" dedi ve cevap vermeme izin vermeden arkasını dönüp gitti.

Nasıl olabiliyordu?

Sadece ablamın bana seslendiği ismimi nasıl bilebiliyordu.

İzgi ismini kullanmıyordum çünkü sadece ablama özel kalmasını istiyordum. Harun, Meltem ve ablamdan başka kimse bilmiyordu ayrıca.

Bir kaç dakika kalakalmıştım orada. Sonra kendime gelip ayağa kalktım ve eve doğru yürümeye başladım, bu sırada ismimi nasıl bildiğini düşünüyordum.

Kerem söyleyemezdi çünkü o da bilmiyordu. Başka bir ihtimalde gelmiyordu aklıma.

Kafamda çok fazla düşünce vardı. Neyi düşüneceğimi bilmiyordum ama şu anki önceliğim evdekilerdi.

Varis'e artık abi demelimiydim?

Böyle şeyler yaşadığı için bana orospu demesini alttan mı almam gerekiyordu?

Eve girdiğimde annem ve babam yatak odasındalardı. Annem hala etkisinden çıkamamıştı söylediklerine göre.

Kimseyi dinleyecek halim kalmamıştı o yüzden odama geçtim.

SARCALAR (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin