Bir süre daha orada oturmuştuk. Hava hafif hafif kararmaya başlayınca da, toparlanıp arabalara binmiştik.
Şu an eve gitmemize 15 dakika kalmıştı. Herkes yorgun düşmüştü.
Kimseyi rahatsız etmemek için çantamdan kulaklığımı çıkardım ve başını arabanın kapısına yaslayıp gözlerimi kapattım.
Bir süre sonra müzik ninni gibi gelmeye başlamıştı ve kısa bir sürede uyuyakalmıştım.
"Beren hadi uyan geldik" biri beni kollarımdan tutup sarsıyordu.
"Ne oluyor ya" dedim uykulu bir sesle. Yavaş yavaş gözlerimi açmaya çalışıyordum.
"Eve geldik" beni sarsan Pamir abimdi.
Kafamı hafifçe onaylamak amacıyla salladım ve doğruldum. Gerindikten sonra arabadan çıkarak eve doğru yürüdüm.
Pamir abim dışında herkes eve geçmişti. Anneannemler bile.
"Saat kaç" diye sordum arkamdan gelen abime.
"Dokuz buçuk" dedi saatine bakarak. Saat daha erkendi demek. Hava hızlı kararıyordu burada.
Üzerim is koktuğu için direkt odama geçtim ve duşa girdim.
Duşta müzik dinlemek en sevdiğim şeylerden biriydi. Özellikle o müziğin etkisinde, suyun altında dans etmek..
Dans etmek demişken, son zamanlarda dans kursunu çok boşlamıştım. En erken sürede tekrardan gitmem gerekiyordu.
Aslına uzun yıllardır gittiğim için yeni öğrenecek bir şeyim yoktu ama bu gitmemem için bir neden değildi. Ayrıca yıl sonunda uluslararası bir yarışma vardı. Levent hoca beni ona katılmam için ikna etmeye çalışıyordu ama henüz kararımı vermemiştim.
Havlumu üzerime geçirdim ve banyodan çıktım. Islak ıslak kıyafet giyinmek çok zordu o yüzden yatağıma geçtim ve bir süre kurumayı bekledim.
Kuruduktan sonra aşağıya, annemlerin yanına inmiştim. Babam ve eniştelerim bahçede sigara ve kahve içiyorlardı. Abimler büyük ihtimalle aşağıda oyun odasındalardı. Biz de teyzemlerle mutfakta yemek yapıyorduk. Nedenini bilmiyordum ama keyif almıştım.
Annemler kısır yapıyordu. Anneannem ve ben de masaya oturmuş sarma sarıyorduk. Gerçi ben sarmaya çalışıyordum.
"Kızım bunlar benim parmağımdan BİLE büyük oldular ama" diye söylendi anneannem.
"Anneannenciğim bence senin parmakların incecik. Yani sorun sarmalarda değil senin parmaklarında" dedim. Annemler güldü.
"Hey allahım ya"
Sonunda annemleri mutfakta bırakma kararı alarak abimlerin yanına gittim. Sarmaları büyük bir başarı ile sarmıştım.
Merdivenlerden her indiğimde sesler artıyordu.
"Hay amınakoyayım onu oradan nasıl attın ya"
"Şaşmamak lazım kuzen, işin ucunda ben varım"
"Veee kazanan Bartu oldu"
"Ağlama Pamir"
"Kes çeneni kes kes kes kes"
"Oo bensiz oyun demek ha. Ayıp ettiniz" diyerek ortama giriş yaptım.
"Vay vay Beren hanımlar gelmiş" dedi Barkın.
"Hoş geldin" dedi Bartu gözünü televizyondan ayırmadan.
"Hoş bulduk hoş bulduk, insan bi' çağırır yani"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SARCALAR (TAMAMLANDI)
Literatura KobiecaHep beraber 17 yılımın nasıl mahvolduğunu izliyoruz. 17 yılın ardından benimle aynı gün doğan kızla karıştığımız ortaya çıkıyordu. Gerçek sandığım ailem her ne kadar bu güne kadar bana hem fiziksel hem ruhsal şiddet uygulasalar da 17 yıl yani boru m...