Yorgunca gülümsedim.
"Hoşgeldiniz, içeri geçin." dedim. Herkes bana gülümseyerek ayakkabısını çıkarmaya başladı. O sırada ablam geldi.
"Hoşgeldiniz." dedi gülümseyerek. Seda hanım ve Ahmet bey gülümserken diğerleri mal gibi bakıyordu. Akif Selim hariç O, garip bir şekilde bakıyordu. Onu takmadan ablamın yanına geçtim.
"Ablam, Esila." dedim tanıtırken. Sonra sırasıyla diğerlerini gösteridim.
"Abla, bu ikizim Aren, Abim Akif Selim, kardeşleri ve abisi sırasıyla Varis, Arif, Yiğit ve Furkan." dedim. Ablam kafasını sallayıp gözlerini Akif Selim'in üstünde gezdirdi.
Ay noluyoo???
"Memnun oldum." diye tekrardan gülümsedi sonra.
"Buyurun, salona geçin isterseniz." dedi ve önde yürüyerek diğerlerini peşinde taktı. En sona kalan Akif Selim gelip saçlarımdan öptükten sonra belimden ittirerek salona sürükledi.
Bu arada kapıyı kapattık. 'Kodumun özürlüleri, kapıyı açık bıraktılar!' diye sinir krizi geçirmeyin yani..
Salona gelince Akif Selim boş yere oturdu. Bense ablamı çekiştirdim.
"Biz yemekleri tabaklara falan koyalım." dedim ve ablamı çekiştirerek mutfağa sürükledim. Tabakları çıkarırken kalçamla ablamı dürttüm.
"Hayırdırr?" dedim imalı çıkan sesimle. Ablam bana garip garip baktı.
Salatalık ve domatesi getirip yıkadıktan sonra önüme bıraktı.
"Ne hayırdır?" dedi. Göz devirdim.
"Anlamıyormuş gibi yapma cimcime! Akif Selim ve sen diyorum, hayırdır?" dedim tekrardan gülerek. Ablam anında kızarırken ağzını açıp kapattı. Sonra alttan bacağımı cimcikledi.
"Sussana kızım! Duyabilir!" dedi fısıldarken. Kıkırdayıp domates ve salatalığı doğramaya başladım.
"Üvey ablam öz abime aşık.. Tam bir hikaye olur. İleride bunun kitabını yazacağım." dedim alay eder gibi. Ablam daha da kızarırken oflayarak yanımdan uzaklaştı. Arkasından gülerek baktım.
Şapşal şey ya..
________________________________________________________________________________
"Elinize sağlık kızlar." dedi Seda hanım. Ben gururla geriye yaslanırken ablam utanır gibi oldu.
"Afiyet olsun. En çok ablamın emeği oldu vallahi. Ben yorgunluktan bayılmıştım resmen!" dedim ablamı ön plana atarak. İyi gelin rolü oynaması lazımdı sonuçta..
Seda hanım ablama bakarak gülümsedi.
"Ellerine sağlık." dedi gülümsemesi yüzünden eksik olmadan.
"Afiyet olsun tekrardan." dedi ablam boşları alırken. Ona yardım etmemle beraber kısa sürede masayı toplamıştık. Şimdi ise çay içiyorduk. Televizyonda Müge Anlı özeti vardı.
Bir bıkmadı bu da Müge Anlı izlemekten.. En sonunda reklam girince ablam yüzünü bize çevirdi. Aramızda sohbet ederken Seda hanım daldı olaya.
"Esila, sen kaç yaşındasın?" diye sordu.
"22 efendim." dedi ablam kibarlıkla.
"Okuyor musun?" diye sordu Ahmet bey
"Evet, psikoloji okuyorum." dedi ablam gülümseyerek. Seda hanımda ona gülümseyip Akif Selime döndü.
İnanmıyorum! Sanırım Seda hanımda benimle aynı fikirdeydi. Seda hanım bu sefer bakışlarını bana çevirdi. Ona imalı bir bakış atıp göz kırptım. Seda hanım bana gülümseyip geri göz kırptı.
Bir kaç saat daha oturduktan sonra Ahmet bey tam kalkacakken ablam burada kalmayı teklif etmişti. Başta iki mırın kırın etseler de sonradan kabul ettiler. Ablamla odaları onlara verip kendimize koltuğa yatak kurduk.
"Kızlar, bakın yatağınızdan olmayın. Yatarız biz burada." dedi Seda hanım. Ablam onu kafasıyla reddetti.
"Rahatınıza bakın lütfen. Hem Alinda ile beraber yatmış olacağız fena mı?" dedi gülerek. Seda hanım kararsız bir şekilde kafasını sallayarak salondan çıktı. Hızlıca ablamın yanına yatıp ona sarıldım. Sonra ablam tekrardan Müge Anlı özetlerini açıp izlemeye başladı. Bir kaç saatinden sonra bende kendimi uykuya bıraktım..
