3.8

2.4K 118 23
                                    

2 gün kalmıştı. 2 gün sonra buralardan gidecektim.

Sanki ölüyormuş veya yurtdışına çıkıyormuş gibi konuşuyordum. Neyse olacak o kadar..

Gözlerimi zar zor açık tutarken yüzümdeki maskeyi düzelttim. Dün gece uyumamamız yetmiyormuş gibi Ahmet bey bizi yemeğe çıkarıyordu ve şık olmamızı istemişti.

Yüzümdeki maskeyle banyodan çıkıp su almak için aşağıya indim. Mutfağa ilerlerken Aren ile karşılaştık. Ben buna gülerken Aren göz devirdi.

Komik olan tarafı şuydu; Aren'in de yüzünde maske vardı ve elinde su vardı.

"Bakımlı olmak suç mu kardeşim?" Diye soylendi elindeki şişeden bir yudum su içerken.

Yanından geçerken omzuna iki kere patpatladım.

"Kolay gelsin aslan." Dedim. Aren arkamdan söylene söylene yukarı çıktı. Aren ile böyle gıdım gıdım yakınlaşmalar oluyordu aramızda.

Gıdım gıdım mı?

Kültür ya, farklı kültürler. Farklı hayatlar!

Dolaptan rastgele bir şişe alıp geri odama çıktım. Gozlerimi kapatıp biraz daha bekledikten sonra yüzümdeki maskeyi çıkarıp yüzüme masaj yaparak bıraktığı ürünü iyice yaydım. Dolaptaki serumu da alıp biraz yüzüme sıktım ve güzelce yaydım. Şişemi de alıp banyodan çıktım. Kendimi yatağa atıp gözlerimi kapattım.
______________________________________________________________________________

"Kız sen hala yatıyor musun?" Dedi Seda hanım beni dürterken. Kafamı kaldırıp baygın gözlerle ona baktım.

"Ne oluyor ya?" Diye esnedim.

"Kızım ne demek ne oluyor? Üstünü bile giyinmeden uyuyorsun. Bornozla yatılır mı ayrıca, hasta olacaksın! Kalk çabuk!" Dedi beni kaldırırken.

Etrafa baygın baygın bakarken Seda hanım saçlarımdan öpüp odadan ayrıldı. Esneyerek yataktan kalkıp banyoya gittim. Yüzümü gözümü yıkadıktan sonra odama geri dönüp bornozumu çıkardım. İç çamaşırlarımı giydikten sonra özenle astığım elbiseyi alıp giydim.

Üstümü düzeltip makyaj masasına oturdum. Saçımı kurutup uçlarını kıvırdım. Aynadaki görüntüye bakıp gülümsedim. Yüzüme önce nemlendirici sonra da güneş kremini sürüp güzelce yaydım. Kapatıcıyı göz altlarıma ve sivilcelerimin üstüne sürdükten sonra süngerle güzelce yaydım. Yanaklarıma ve burnuma allık da sürdükten sonra pudrayla üstünden geçtim. Gözümün üstüne simli bir far sürdükten sonra maskara sürdüm. Göz içime ve göz pınarlarıma beyaz kalem sürdüm. Son olarak da dudaklarımı kalemle çerçeveleyip içine ruj sürdükten sonra şeffaf gloss sürdüm. Makyaj sabitleme spreyini de yüzüme komple sıkıp ayağa kalktım. Parfümlerin arasından bir tanesini seçip kokusuna baktım. Güzel olduğunu fark edince birkaç fıs sıkıp aynanın önünden ayrıldım. Dolabın içinden çantamı da alıp içine telefonumu, kulaklığımı, şarj aletimi, parfümümü ve glossumu koyup odadan çıktım.

Seke seke merdivenleri inip salona geçtim. Varis'i görmemle salondan çıkıp mutfağa geçtim. Araf, Aren, Akif Selim abi ve Yiğit abi da sandalyede oturmuş, Furkan ise keko pozisyonunda yere çökmüş sigara içiyordu. Furkan kafasını bana çevirip kısık gözleriyle beni süzdü ve ağzının içindeki dumanı gülümseyerek üfledi.

Hasiktir çok karizma gözüküyordu şuan da. Gülerek başımı iki yana salladım ve Furkan'ın yanında olmasına rağmen oturmadığı boş sandalyeye oturdum. Araf sabırlı bir nefes verip ayağıyla Furkan'ı itti. Furkan dengesini kaybettiği için düştü. Çaktırmamaya çalışarak yere uzandı ve sigarasını küllüğe bastırdı.

Yeni AileHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin