"Ay çok heyecanlıyım kalpten gideceğim şimdi!" dedi ablam kendisine hava yaparken.
Gülümseyerek elimdeki cropu katladım ve valizin içine koydum. Bugün bu evde son günümdü. Atlas bana saat 01.30 gibi uçak bileti ayarlamaya çalışıyordu. Ablam ise yanımda hem yardım ediyor hem de heyecanla konuşuyordu.
"Alinda, ya annem gil vermezse? O kızla bu ailenin pek hoş anıları yokmuş. Onun dolduruşuna gelip vermezlerse? Ay bayılacağım şimdi!" dedi gerginlikle. Elimdeki kıyafetleri bırakıp ablama döndüm ve kollarından tutup kendime çevirdim.
"Ferihalık yapma abla! Önce bir ara onları, konuş. Ha yok derlerse bakarız bir çaresine. Gelir elimi öper, benden isterler olmadı." dedim sonda gülerek. Ablam da güldü ve elindeki kıyafetleri bırakıp odadan çıktı. Bıraktığı kıyafetleri katlayıp valizin içine koydum. Dolabın karşısında daha ne alabilirim diye bakarken telefonum çaldı. Masanın üstünden telefonu alıp açtım. Atlas arıyordu.
"Aramışsın cano tatildeyim." dedim gülerek. Atlas da gülerek sabırlı bir nefes verdi.
"Bir kere de 'alo' de, 'efendim' de."
"Tamam tamam, özür dilerim."
"Nasılsın, ne yapıyorsun?"
"iyiyim, valizimi toparlıyordum. Sen nasılsın, ne yapıyorsun?'
"Bende iyiyim, senin odanı hazırlıyorum işte. Birazdan annemle sana bir şeyler almaya çıkacağız. Bir heyecanlı görme. Hatta niye sende kalıyor gelsin bizde kalsın diye söylenip duruyordu." dedi gülerek. Bende güldüm ve askıda olan birkaç parça kıyafetimi aldım.
"Çok zahmete girmeyin ya."
"Ne zahmeti kızım saçmalama ya. Şeyi soracaktım ben, Esila ve Onur geliyor mu? Onlara da bilet alayım."
"Valla bilmiyorum. Onur'u sen arayıp sor. Ay, ablam Akif Selim abiden evlenme teklifi aldı! O da gelmez diye düşünüyorum. isteme falan var."
"Oo, hayırlı olsun, tebriklerimi iletirsin. Ailesinin haberi var mı?"
"Şimdi konuşuyor. istemezlerse ne yapacağım dedi. Bende elimi öpüp benden isterler dedim." dedim gülerek. Atlas kahkaha attı.
"Mükemmelsin. Ayrıca istemezlerse benim annem babam nr güne duruyor? Gelip onlardan isterler."
"Söylerim ona."
Atlas ile biraz daha sohbet ettikten sonra telefonu kapattım. Valiz dolunca kapatıp başka bir valiz açtım ve içine makyaj malzemelerimi, bakım malzemelerimi, kitaplarımı, çantalarımı, ve odada birkaç eşya alıp onu da kapattım. Valizleri indirip yatağın yanına koydum. Valize koymadığım kol çantasının içine de, kulaklığımı, şarj aletimi, sakız, ped, ıslak mendil, peçete koyup kapattım. Onu da valizlerin üzerine koydum.
Ablam hâlâ gelmemişti.
Odadan çıkıp aşağıya indim. Koridorda Ahmet beyle karşılaştık. Beni görünce gülümseyip kollarını açtı. Bende gülümseyerek benim için açmış olduğu kollarının arasına girdim ve sıkıca sarıldım. Ahmet bey de kollarını bana sarıp saçlarımdan öptü.
"Yarın gidiyorsun ha. Akşam mı gideceksin öğlen mi?" Ahmet beye olabildiğince daha sıkı sarıldım.
"01.30 gibi bilet alacak arkadaşım bana."
"Hm."
"Bu gece yarısından sonra."
"Ne?" dedi Ahmet bey şaşkınlıkla. Ahmet beyden ayrılıp saçlarımı geriye savurdum ve başımı eğdim.