YH • 43 | HATA

112K 6K 7.4K
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İnstagramdan görselleri hazırlayan herbir ayrıntısı için olımperisijane'e teşekkürler ❤

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


İnstagramdan görselleri hazırlayan herbir ayrıntısı için olımperisijane'e teşekkürler ❤

Oylarınızı verip bölüme başlayın ve bol yorumlar yapın ki hiçbir satırımız boş kalmasın. 🥀

Kitabımızın simgeleri buraya;

Savaş için kadeh 🍷

Nüket için kırmızı gül 🥀

Bölümü bu şarkıyla okumanız şiddetli tavsiyedir.

Bölüm şarkısı, Mehmet Erdem, Acıyı Sevmek Olur Mu?

43. BÖLÜM, HATA 

Tabutumuzun hangi ağaç parçasından yapılacağını bilemediğimiz gibi, yürüdüğümüz hayat yolunun bizi nereye çıkaracağı da gizemdi, bilemiyorduk. 

Rüzgârla hareketlenen rüzgâr gülü gibi önümdeki görüntüyle hareketlenen düşüncelerim başımı döndürüyordu. Dudaklarımın arasından karmaşık bir nefes verdim. Olduğum yere çivi gibi çakılırken, kötürüm kalmış bir bacaktan çekilen duyular gibi bir anlığına kalbimden çekildi hislerim. Kalbimin üzerinde hayatın kurşunlarından koruyan çelikten yelek yoktu. Savunmasız ve kaskatı bir kontrol etme duygusuyla öylece kalakalmıştım. 

Zaman bir bataklık gibi beni derinliklerine çekti, sanki şu an başka bir boyuttaydım ve kimse hislerimi bilmediği gibi benim içine çekildiğim bataklığı da bilmiyordu. 

Ortamda parmaklarını boğazıma dolayarak beni sıkıp boğan garip bir sessizlik vardı. Aren niye arsızca gürültü çıkarmaya devam etmiyordu? Böylece o arsızlığın gürültüsüne tutunur kendimi daha rahat hissedebilirdim, sessizlikten doğan bu huzursuzluk gözyaşlarımın merkezini kamçılıyordu. Savaş'ın kalbimde açtığı yaraya avuçlarımı bastırıp gözümün önünde hiç görmeyi istemediğim kişiyinin ayaklarının zeminle buluşturduğu adımları izlemek, acı çekmek yetmiyormuş gibi beni daha acınası yapıyordu ve bunu sadece benim bilmem acımı büyütüyordu.

Karşıma geçip durduklarında, ilk konuşan kişi Beren oldu. "Bak sana kimi getirdim, Nüket?" dedi, heyecanla acayipleşmiş bir sesle. Başak'ın koluna bir dost gibi sıkıca sokulmuştu. "Hatırlarsan sana ondan söz etmiştim. Başak bu." 

YARALI HAYALLER (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin