0.2

3.4K 273 290
                                    

Hani olur ya, keşke yer yarılsa da içine girsem dersiniz.. Bilmeseler de üç gençte içinden aynı şeyi geçiriyordu o an.

Felix ağzından bir küfür kaçırırken üç arkadaş çöktükleri yerde arkalarına dönüp kim olduğuna bakmıştı.

Gördükleri kalıplı gençle üçü de korkuyla yutkunurken karşılarındaki adam da onlara gülümsemişti. Bu gülümseme daha çok, 'sıçtınız, haberiniz olsun' der gibiydi. Ya da onlar öyle hissediyordu..

Felix çöktüğü yerden kalkarken hızla ellerini iki yana salladı.

"B-biz sadece.. Şey buradan geçiyord-"

Adam kaşlarını kaldırıp ona susmasını işaret ettiğinde Felix dudaklarını birbirine bastırıp susmuştu.

"Yürüyün bakalım."

Adam üç gençte gözlerini gezdirdikten sonra diğerlerinin yanını gösterip konuşmuştu.

Felix arkadaşlarına baktığında ikisinin de kendisine korkak gözlerle baktığını görüp iç çekti. Burdan kurtulmaları için düzgün bir şekilde kendilerini açıklamaları gerektiğini biliyordu o yüzden itiraz etmeden Jisung ve Seungmin'in kolundan tutarak bahçeye doğru ilerlemişti. Diğerleri de onu takip ederken Felix bahçenin ortasına gelip başını kaldırarak diğerlerine baktı.

Minho denen çocuk aynı sert ifadesiyle bakışlarını üç gencin üzerinde gezdirirken uzun saçlı olan kollarını önünde birleştirmiş o da üç genci süzüyordu. Anlaşılan hepsi onları farketmişti..

Üç arkadaş üzerlerinde dolanan gözler yüzünden gerilirken Felix boğazını temizleyerek konuştu.

"Bir yanlış anlaşılma-"

"Kimsiniz siz?"

Minho'nun soğuk sesi kulaklarına dolduğunda Felix bildiği ne kadar küfür varsa hepsini aklından Jisung'a sayıyordu.

"Jisung senin merakını sikeyim.."

Kısık bir sesle başını Jisung'a çevirerek konuştuğunda Jisung da onun gibi cevap vermişti.

"Ben ne bileyim herifler mafya çıkacak."

"Hâlâ konuşuyor musun aptal!"

Felix'in fısıltılı bağırışıyla Jisung dudağını ısırarak başını eğmişti. Felix derin bir nefes alıp tekrar önündeki iki adama döndü. Bakışları o kadar sertti ki Felix kanının çekildiğini hissediyordu. Yutkundu.

"Biz sadece buradan geçiy-"

"Bu piçin adamı mısınız?"

Hyunjin yerde kanlar içinde yatan adamı gösterdiğinde üç gençte adama bakmıştı. Seungmin yüzünü buruşturarak Felix'in koluna tutunduğunda Felix gerilerek titrek bir nefes bıraktı.

"Hayır, ilk defa görüyoruz."

"O zaman kimin adamısınız?"

"Kimsenin adamı değiliz!"

Felix sinirle sesini yükselttiğinde arkalarından gelen kalıplı çocuk elini onun omzuna koyarak biraz sıkmıştı.

"O sesinin desibelini biraz düşür bakalım, sarışın."

Felix omzunun acısıyla yüzünü buruştururken Jisung sinirle adamın elini itmişti.

"Yeter! Kimsenin adamı değiliz ve sizi de tanımıyoruz. Bizi burada tutmak için geçerli bir sebebiniz yok."

Jisung'un bu tavrına iki arkadaşı şaşkınlıkla ona dönmüştü. Jisung'tan böyle bir tepki beklerlerdi çünkü onda aptal cesareti vardı ama şuan istemsizce şaşırmışlardı.

Serendipity - sᴋᴢHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin