3.9

1.5K 156 104
                                    

"Ne yapacağınızı anladınız dimi?"

"Belki."

"Hayır!"

Jisung'un yüksek çıkan sesiyle Jeongin bıkmışlıkla avucunu alnına vurmuştu. Belki de beşinci anlatışıydı ama yine de önündeki ikili ona aptal aptal bakmaya devam ediyordu. Derin bir nefes alıp sakinleşmeye çalıştı ve hafifçe gülümsedi en küçükleri.

"Bakın. Tekrar ve son kez anlatıyorum. En baştan, anlatmadığım şeyleri de detaylıca anlatacağım. Eğer bu sefer de anlamazsanız vura vura anlatacağım."

İkili sessizce başıyla onaylarken yüzlerinde gergin bir ifade vardı. Ama gergin olmalarını anlıyordu Jeongin. Onlardan istediği şey kolay bir şey değildi.

"Geçen akşam ortaklar arasında yemek oldu ve yemek bizim evde oldu. Bu yemekte Jihoon piçi de vardı. Ve biz bu şerefsizin kötü işlerde elinin olduğunu biliyoruz. Uyuştucu, kaçakçılık, cinayet, hırsızlık ve en kötüsü de insan pazarlamacılığı. Genellikle çocuklar.."

Seungmin son duyduğuyla nefesinin kesildiğini hissederken Jisung sesli bir küfür savurmuştu.

"Sikik herif.. Neden bize bunu daha önce söylemediniz? Bilsek yakınından hile geçmezdik."

Seungmin de onaylarcasına başını sallarken aklına Hyunjine karşı o herifi savunduğu gelmişti. Yüzü pişmanlıkla buruşurken Jeongin'in sesiyle ona dönmüştü.

"Sandığınız kadar basit değil. Söyleseydik en ufak bir yanlış hareketinizde sıkıntı çıkardı. Sonuçta bu herif hala şirketin ortağı ve biz yıllardır şirketi ondan kurtarmaya çalışıyoruz. Bu zamana kadar bu bilgileri edinmek kolay olmadı. Olabildiğince arayı sıkı tutuyorduk, taki son olanlara kadar. Hyunjin hyung, o herifin sana karşı olan yakınlığını fark ettiğinden beri eskisi gibi sakin ve planlı davranamıyor."

Ikili anladığına dair başını sallarken derin bir nefes alıp konuşmaya devam etti küçükleri.

"Her neyse.. Anlayacağınız herif pisliğin teki. Evimize o uyuşturucuyu bırakan da o çünkü o da sirketin başına geçmeye çalışıyor. Bunun için de hyunglardan kurtulması gerekiyor. Bunların hepsini planlı yaptığına eminiz yani."

"Peki bunu nasıl ispatlayacağız?"

Seungmin'in sorusuyla bakışlar ona dönerken gergince ensesini kaşımıştı Jeongin.

"Işte burada iş size düşüyor.. Adamın kirli çamaşırlarını ispatlamamız bile yeterli bir kanıt olur çünkü hyunglarım daha önce ne kadar karakola düşmüş olsa da her seferinde suçsuz bir şekilde ordan çıkmışlardır. Ama yine de sağlama almamız gerekiyor."

"O nasıl olacak peki? Artık plan aşamasına geçebilir miyiz?"

Jisung sabırsız bir sesle sorduğunda başıyla onaylayıp konuşmaya devam etti küçük olan.

"Jihoon ve çok yakın olduğu bir herif var. Genelde bu işleri beraber yürütürler ve ikisi de sapık heriflerin teki. Genç, tatlı çocuklardan hoşlanırlar. Sizin gibi.."

Seungmin son cümlenin rahatsızlığıyla yerinde kıpırdanırken Jisung yüzünü buruşturmuştu.

"Abaza pislikler.."

"Bu ikili her cumartesi gecesi, yani bugün, bir mekana giderler. Zaten mekan onların. Orda hoşlarına giden çocuklarla para karşılığı beraber olurlar ve gece boyunca eğlenirler. Siz de oraya gideceksiniz."

Ikili gergince birbirine bakarken Jeongin ikisinin de elini tutup güven verircesine sıkmıştı.

"Merak etmeyin. Orada olacağım. Size bir şey olmasına izin vermem."

Serendipity - sᴋᴢHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin