HAVİN 1. KISIM " KATRAN GECESİ" [ TAMAMLANDI ]

34. Bölüm " FİNAL 1. KISIM

"GÜZ YANGINI "

"ON GÜN SONRA..."

Şehir, yaz güneşini kucaklayarak karşılarken, arkasından usulca yaklaşan zemheri soğuktan bir haberdi. Bu sıralar mevsimlerin dahi karıştığı bu günlere kendini bırakan adam, balkonda dizlerine başını yatırmış bir halde oturmuş, gözleri bir boşlukta geziyordu.

Bu kaçıncı sabahladığı günlerdi bilmiyordu ama bedeni uykunun hasretini çekerken, ruhu zerre bu döngüden etkilenmiyordu. Gözlerini kapattığı an gözünün önünden bir kez olsun ayrılmayan atının cansız bedeninin düşerken bıraktığı o korkutucu ses, ve görüntüsü beyninin her bir hücresine işlerken,

O an boşta kalan elini içe bakarak şekilde açıp gözlerini karşıdan alıp eline odaklandı. Gecen'in uzun siyah yelelerini okşayan bu el, onu ölüme götürecek silahı tutmuştu dimi? Nefesini kesen bu eller olmuştu.... Bir anda avucunu sıkıp zemine sert bir şekilde vurdu.

Şayet o gün, ona bu acıları yaşatıp birde hiç bir şey olmamış gibi arkasını dönüp giden vicdan duygusundan nasibini almamış olan öz babası değilde bir başkası olsaydı eğer, bir an bile düşünmeden kalbini kendi elleriyle sökerdi  adam.

Baba çocukların arkasında duran gölge olurdu, ama Haşim ağa arkalarında durmayı bırak doğduklarından beri eziyet ediyordu çocuklarına. Bunu da her defasında sevgiyle yaptığını söylüyordu. Behram artık babasının onda bıraktığı izleri kapatamıyordu. Tam iyileşiyorum derken babası olacak adam bir yenisi daha açıyordu.

Yorulmuştu....

Ayağa kalmak istemiyordu artık.....

Behrama o cehennemin içinden ailesi değilde düne kadar canını yaktığı kadın el uzatmıştı bir tek. Karşısında ki yaralı adama sımsıkı sarılıp sayısızca " Geçecek" demişti.

" Geçecek...."

O günden sonra her ne kadar yine babasıyla karşı karşıya gelmemek için eve ayak basmaz olsa da, yine bıkmadan usanmadan Havin onun yolunu gözlüyor iyi olduğundan emin olunca da uykuya dalıyordu. Şimdi de aynı şey olmuştu. Behram sabaha karşı gelmiş, soluğu balkonda almıştı.

Tam da hayatını yola koymuş eski alışkanlıklarını bırakmışken, şimdi yeniden bir öncekinin bin kat fazlasını hem bedenen hem ruhen çekiyordu adam. Ayağa kalkıp cebinden çıkardığı sigara paketinden son bir tane kalan sigarayı çıkarıp dudaklarının arasına sıkıştırıp yaktıktan sonra içine uzun bir nefes çekip burnundan dumanlarını bir hırsla çıkardı.

Doğan güneşle birlikte karanlık yerini gün ışına bırakırken, kuşların cıvıltısı da eşlik ediyordu. İçeriye geçip balkonu arkasından kapattıktan sonra yatakta tatlı uykuda olan karısına gülümseyip yatağın boş olan tarafına geçti. Ona dönük olan kadına arkadan sımsıkı sarılıp başını kadının boyun girintisine soktu.

Buz kesmiş vücudu sıcaklığa temas etmenin verdiği mutluluğu yaşarken, Havin tam tersi tenine karışan soğuk tene tepki olarak gözünü açmadan mırıldandı.

" Yine çok soğuksun!"

" Buna alışsan iyi olacak!"

Genç kadın bu defa arkasını döndü. Onunla birlikte Behram da bedenini yüz üstü yatırıp bir yandan da Havin'i kendine çekiyordu. Genç kadın kendi tarafına çekmiş olduğu yorganı kocasının üstüne atıp tamamen Behrama doğru bedenini çevirdi bu sefer.