"Gözlerim senden başkasını görmüyor. Belkide bu yüzden kör olmuşumdur..."
Hepimiz ayağa kalkmıştık. Konuşma ilk olarak Romeo'dan başlıyordu.
Gökay= Romeo;
-Juliet'im. Güzelim. Gözüm senden başkasını görmüyor anla artık beni.Juliet;
-Olmaz Romeo. Ailem buna karşı.Gökay=Romeo;
-Sana olan aşkımı vezirim bile biliyor. Gelsin ve sana olan aşkımdan bahsetsin.Burak gülerek araya girdi.
Burak=Vezir;
-Merhabalar bayan Juliet. Bay Romeo sizi çok seviyor, gözleri sizden başkasını görmüyor.Juliet;
-Bende seni seviyorum Romeo! Ama ailem buna karşı. İnanmıyorsan en güvenilir hizmetçim gelsin anlatsın.Afet=hizmetçi;
-Merhabalar bay Romeo. Bayan Juliet'in size karşı olan sevgisine şahit oldum. Sizi gerçekten çok seviyor.Juliet;
-Bana inanmıyorsun Romeo. Hizmetçim hemen atımı hazırlayın. Gitme zamanım geldi.Bora=at arabacısı;
-Buyrun bayan Juliet. Arabanız hazır.Bora elimi tutarak götürüyormuş gibi yapıyordu. Burada Juliet'in yani benim konuşmam gerekirken birden Gökay araya girdi.
Gökay;
-Bir dakika ya. El tutmak yoktu bu sahnede.Bora;
-Doğaçlama yapıyoruz Gökay.Gökay;
-Elini çek. Bu oyunda tek ben elini tutabilirim.Burak;
-Tamam arkadaşlar devam edelim. Gökay birşey olmaz olum oyun zaten.Oyuna devam etmeye başladık. Oyunu bitirdikten sonra baya bi eğlenmiştik. Burak, Afet, Gökay ve Bora eve gitmişlerdi. Onları yolcu etmiştim. Hepsine teker teker sarılıyordum. Boraya sarılırken Gökay dik dik Boraya bakmıştı. Ben Gökay'a baktığım da gözlerini başka yere çevirmişti.
....
Aradan tamı tamına 1 hafta geçmişti. Pazartesi sabahı kendimi heyecanlarla uyanmış halde bulmuştum. Çünkü bugün Romeo ve Juliet'in oyununu herkesin içinde oyunu sergileyecektik.
Hızlıca okul formamı giyip aşağıya kahvaltıya indim. Kahvaltı yaptıktan sonra hızlı dışarı çıktım. Birde baktım ki evimin önünde Gökay vardı. Koşarak yanına gittim.-Gökay. Burada ne işin var?
Gökay;
-Ş-şey ya. Buradan geçiyordum. Senin evini gördüm beraber gideriz diye düşündüm.Gökay'ın yalan söylediğini anlayabiliyordum. Kekeliyordu.
-Peki iyi yapmışsın.
Dedim ve gülümsemiştim. Beraber yürüyerek okula gidiyorduk. Otobüs durağına bindik ve ikili koltuklara oturduk.
-Heyecanlı mısın?
Gökay;
-Ne için?-Ee bugün Romeo ve Juliet'in oyununu sergiliceğiz ya.
Gökay gülerek;
-Doğru. Sende dünden istiyormuşsun benim Romeo olmamı.-Ne alaka ya. Sende dünden istiyormuşsun benim Juliet olmamı.
Gökay;
-Ha hiçte bile.Ben gülerek;
-O yüzden mi ben Juliet olduktan sonra sende Romeo oldun?Gökay;
-Yok ya ne alaka. Sadece Bora'dan Romeo olmaz diye bende katıldım.İkimizde gülmeye başladık. Okula gelmiştik. Burak ve Afet bizi okulun koridorunda beklemişlerdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Müdür
AdventureDışı sakin ruhu cani bir okul müdürü. Lise öğrencileri olan Derin, Gökay, Afet ve Burak... Bu dörtlü okul müdürünün gerçek yüzünü ortaya çıkarmaya çalışacaklar. Kim bilir belkide başarısız olacaklar... Jnpnw