56

2.8K 121 16
                                    


        Saf acıyı tadıyordu Korkmaz kardeşler. Kıymetlileri içeride yatıyor ama onlar herhangi bir şey yapamıyorlardı. Bu nasıl bir acıydı Ya Rab.

        Uraz kısa kısa krizler geçiriyor ilaçlarla sakin kalıyordu. Söylediği tek şey "Berfu" idi. Gözünü ameliyathanenin kapısından ayırmıyordu. Bunu kim yapmıştı nasıl olmuştu sorgulayacak durumda değildi. Berfu'yu yeniden kaybedemezdi. Bu acıya tekrar direnecek gücü yoktu artık.

       Atilla hiç bir şey yapmıyor, konuşmuyor yalnızca ikizinin kafasından akan kanla boyanmış ellerine bakıyordu. Kan kurumaya başlamıştı ama Berfu'nundu bu kan nasıl yıkardı. Berfu'nun acısını yüreğinde hissediyordu. Kalbi sıkışıyordu. Yeni kavuşmuşken nasıl ayrılırdı ikizinden, canından.

      2 saatten fazladır içerideydi Berfu ama kimse çıkıpta bir şey söylemiyordu. Rüzgar artık dayanamıyordu dönüp durmayı bırakıp kapıyı yumruklamaya başladı.

R: ÇIKIN BİR ŞEY SÖYLEYİN LANN! NEREDE BENİM KARDEŞİM? ONA BİR ŞEY OLURSA BAŞINIZA YIKARIM LAN BU HASTANEYİ. Allah rızası için biriniz bir şey söyleyin.

       Son cümlesinde artık bağırmıyordu. Kapının önüne çöktü. Ayakları onu taşımıyordu.

        O sırada kapı açıldı hepsinin gözü oraya döndü sanki kaçacak gibi doktorun etrafını sardılar. Doktor vakit kaybetmeden konuşmaya başladı.

D: Öncelikle sakin olun. Hastamız şuan iyi yoğun bakıma alacağız, kan takviyesine ihtiyacı var. Kan takviyesinden sonra normal odaya alınabilir. Lakin 0Rh negatif kan bulunmalı ancak hastanede yok nadir bulunan bir kan zaten ben kan bankasını arayacağım sizde etrafınıza sorarsanız iyi olur.

A: Ben ikiziyim. Benim kanım uyuyor.

D: Olmaz 18 yaşından küçüksün.

A: Lan başlarım 18 yaşına ikizime veremeyeceksem ne diye akıyor bu kan.

L: Benimde kanım uyuyor. Ben vereceğim.

       Daha sonra Lodos hemşireleyle gitti.

S: Ne zaman kendine gelir?

D: Kan takviyesinden önce uyanması iyi olmaz bu nedenle uyutacağız. Kan takviyesinden sonra ilacı keseriz daha sonra 1 saat içerisinde uyanır. Bu geceyi hastanede geçirsin yarın sabah kontrol eder ona göre taburcu ederiz.

S: Tamam.

       Doktor gittikten sonra hemşireler sedyede baygın ve rengi solmuş Berfu'yu çıkardılar.

A: Berfu. Çabuk iyileş biz buradayız.

       Atilla sanki Berdu onu duyacakmış gibi konuşuyor ve çabuk uyanmasını söyleyip duruyordu. Çok korkmuştu ikizine bir şey olacak diye. Yoğun bakımın kapısına gelince kapının önüne oturdu Atilla. O Berfu'yu hissediyorsa Berfu'da onu hissederdi inanıyordu.

       Lodos bir süre sonra yanlarına geldi. Peşinden de elinde kan torbası tutan hemşire. İçeri girip kanı taktıktan sonra yanlarından ayrıldı. Hiç biri gözünü camdan ayırmıyordu taki Uraz'ın telefonu çalana kadar. Arayan Koray'dı.

K: Berfu nasıl kardeşim?

U: Şimdi çıktı. Kan taktılar. Bitince uyandıracaklar. Efe nasıl?

K: Sizi sorup duruyor. Biraz konuş istersen de önce başka bir şey sorayım. Kan eksikliği var mı? Ya da yardımcı olabileceğim başka bir şey.

U: Yok Lodos kan verdi. Başka da bir şey yok sanırım.

K: Lodos bir şeyler yedi mi bir meyve suyu falan içsin güçsüz düşer uyanınca Berfu'dan azar yersiniz bak. O da bir kadın onlarda doğuştan terlik atma ve tutturma yeteneği var.

YENİ HAYATIM: ~ BERFU ALKIM KORKMAZ ~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin