Başımı aniden geri çekip yüzüne bakma ihtiyacı hissetmiştim. Sinirden nasıl bir araya getirdiğimi bilmediğim kelimelerle sordum;" Ne saçmalıyorsun sen?"
'Canım, bak ne düşünüyorsun bilmiyorum. Ama aklından geçenleri tahmin etmem zor değil. Öncelikle alkollu değilim. sana bir söz verdim ve bir ömür sözümde durmak niyetindeyim. Mimarisini yaptığım inşatları gezmek durumundaydım bugün, olanlardan hemen haberim oldu. O an yola çıktım fakat uzaktaydım ancak gelebildim. Sanırım gözlerimin kırmızılığı alkollü olduğumu düşündürdü sana. Nedeni tamamen iş durumu; oksijen kaynağı nedir bilirmisin? Bilmen lazım sanayici kızısın sen. insanın gözünü alır hani, kanlanma olur falan...'
Başımı yeniden ellerime indirdim. Yağız'ın ellerinde olan ellerime. Utançtan kızarıyordum sanırım yine. Kendi kendime kuruntu yaptığım yetmiyor gibi birde saçma sapan laflar ettim. Ama ne yapayım canım. gelir gelmez suçlar gibi sorguya çekmeseydi o da...
' Hani arkadaşların bekliyordu seni?' Gülümsedi;
' Yok tabiki öyle birşey, seni kızdırmak için söyledim... Asya, ister inan ister inanma ama sen hayatıma girdiğinden beri aklımda fikrimde seninle dolu. Bi affetsen beni, azcık gülse yüzün bana...'
Ben istemiyor muyum sanki? kendime eziyet etmek çok mu hoşuma gidiyor. En ulaşılmazın olan adamın her gece koynunda yatıp da , dokunamamak sarılamamak herşeyden önemlisi ona güvenememek hep tedirgin olmak çok mu mutlu ediyor beni sanıyorsun? Bilemezsin... Ne yaşadığımı nasıl bir ruh halinde olduğumu asla anlayamazsın... Unutamıyorum. Tek bir dokunuşunu bile. O gecenin tek bir ânını bile. Aylar geçti gitti üzerinden, zihnimden gitmedi. gidemedi... Ellerimi çekim elleriden. Yüzüne baktım yeniden;
' Herşeyi önemsiyorum ben. Etrafımda olan biten herşeyin farkındayım. bu evde istenmediğimi, fazlalık olduğumu bilecek kadar farkındayım Yağız. Elimden geldiğince çabalıyorum göze batmamak için. Bile isteye kendime zarar verecek değilim. Denedim yapamadım zaten anlattım sana. Koşup gelip ne olduğunu bile sormadan beni sorgulaman senin gözündeki yerimin ve değerimin de bir kanıtı bence. Yapma bana bunu. Yağız benim aklımla oynama. Bazen sevdiğim Yağız oluyorsun, kalbimin yeniden çarptığını hissediyorum. Bir an sonra, sadece bir an üzerimden gelinliğimi parçalayarak çıkaran adama dönüşüyorsun. İyiysen iyi ol, kötüysen kötü. Bir öyle bir böyle yapma bana. Bende güvenmek istiyorum, yeniden tüm kalbimle bağlanmak istiyorum sana. Seni affetmem değil önemi olan. Ben affederim. Ama, unutamıyorum Yağız unutturmuyorsun.'
Omuzlarımdan tuttup hızla kendine çekti beni. Sardı yine sımsıkı bedenimi. Hep yaptığı gibi... Oysa benim bedenimden çok, ruhumun ihtiyacı vardı Ona. Yalnız ve teselliye ihtiyacı olan açıkta kalan ruhumdu ve yine unutulmuştu. 'Geçti' dedi ' Tamam üzülme artık, ben hep yanındayım' dedi. Bana hiç gelmediğini bilemedi, anlayamadı...
Başım göğsünden henüz ayrılmamıştı ki, birden havalandığımı hissettim.
' Daha fazla geç olmadan gitmemiz lazım güzelim. Gelince konuşacak çok zamanımız olacak. Herşeyi ama herşeyi konuşacağız. Benimde senden duymam gereken bir takım durumlar olmuş ama ne hikmetse Mete den duydum. Bende bazı şeyleri senden duymalıydım Asya. Ardımda olup bitenleri sen anlatmazsan nasıl bilir nasıl müdahale edebilirim ki?'
Cevap vermek üzere ağzımı açmadan daha susturuldum.
' Hiç konuşma lütfen. Hele hele hiç birşey olmadı falan gibi cümleler kuracaksan eve gelene kadar asla sesin çıkmasın. Gelince...' Dedi. Gözlerime değdi gözleri, çapkın gülümsemesi eşliğinde göz kırpıp bakışlarını önüne çevirdi. her ne kadar kucağından inmek için ısrar etsem de arabaya binene kadar buna müsaade etmedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SIĞINTI
RomanceDoğdum, ailemin evine sığıntı oldum. Sevdim, sevdamın gönlüne sığıntı oldum... Yazgı mı, kader mi, çile mi? Bilmem... Bazı insanların alnına ' hiç mutlu olamamak' da yazılıyormuş meğer... Tüm hayallerime kavuştum, bu kez de hayata sığıntı oldum...