S I L A
Saçlarımı tarayıp aynanın karşısında kendime bakarken dudaklarımda hafif bir tebessüm vardı. Bu gece olan davet için oldukça heyecanlıydım, arkadaşımın evde olacak doğum günü partisine giderken çok güzel olmak istiyordum.
Saçlarımı taradıktan sonra dalgalı hâle getirerek salık bıraktım. Ardından yüzüme makyajımı güzelce yapıp mat kırmızı rujumu da sürdüm ve hemen ardından yatağın üzerindeki siyah, mini elbiseyi giydim. Elbise asklıydı ve zarif bir sırt dekoltesi vardı. Siyah stilettolarımı da giydikten sonra işaret parmağıma yüzüğümü geçirdim. Elbise yeterince dikkat çekiyorken kolye, bileklik gibi takılar dikkati elbiseden çekebilirdi, bu yüzden yüzüğümden başka hiçbir aksesuar takmadım.
Hazırdım.
Odamdan ayrılıp alt kata indiğimde abimin koltukta oturarak beni beklediğini görmüştüm. Topuklularımın tok sesini işittiğinde bana döndü ve döndüğü anda kaşlarını çattı. "Ama çok güzel olmuşsun!" dedi sitemle.
"Teşekkürler."
"Şimdi sana bakacaklar, deliririm ben burada."
Omuz silktim. "Rahatsız eden olursa döverim."
"Ömer'e söyleyeyim, yanında durması için birini ayarlasın."
"Abi," dedim kaşlarımı çatıp. "kaç yaşına geldim, korumaya ihtiyacım mı var?"
"Hayır güzelim," Ayağa kalktı ve yanıma geldi. "Koruma gibi düşünme, yanında sana eşlik edecek biri gibi düşün."
Ofladım. "Eminim öyle olur. Hem askerlerden ayarlamayı düşünüyorsan sana baştan söyleyeyim, onlar böyle şeylerle uğraşmazlar. Onlar vatanımızı koruyorlar, benimle uğraşamazlar yani."
"Asker ayarlayacağım demedim ben." Elini omzuma bastırıp, "İri bir arkadaş yeterli olur. Belki bir koruma?" dedi.
"Onsuz gitmeme izin vermeyecek misin?"
"Sana izin verip vermememle alâkası yok. Sen 23 yaşında genç bir kadınsın, kendi kararlarını verebilirsin. Ben yalnızca içim rahat olsun diye senden rica ediyorum."
Böyle söyleyince başımı salladım hoşnutsuz bile olsam. "Tamam, öyle olsun ama fazla vaktim yok. 1 saat sonra parti başlıyor."
"Tamamdır."
•
43 dakika sonra evin önüne siyah bir jeep gelmişti. Abimle kısaca vedalaştıktan sonra çantamı aldım ve içinden parfümümü çıkartıp boynuma sıktıktan sonra arabaya doğru ilerledim. Akşam geç saat olduğundan hava hafif serindi fakat yaz akşamı olduğu için soğuk sayılmazdı.
Arabanın arka kapısını açıp içeriye girdiğimde telefonumu çıkarmış ve arkadaşıma yola çıktığıma dair kısa bir mesaj atmıştım.
"Bir merhaba yok mu?" Duyduğum sesle beraber başımı kaldırdım, araba çoktan ilerlemeye başlamıştı.
Gördüğüm kişiyle beraber olduğum yere çakılırken dudaklarım şaşkınlıktan aralanmıştı. "Yekta," dedim aralık dudaklarımın arasından. "sen mi geldin?"
Bakışlarını aynadan bana kısaca değdirdikten sonra, "Evet, tercih etmez miydin yoksa?" diye sordu.
"Yo, hayır, öyle düşünmedim. Yani fark etmezdi de..."
"Yine de senden hoşlanan birinin gelmesi mi garip geldi?" Evet aslında, öyle olmuştu. "Merak etme, artık sana karşı hislerim yok. Sana bir dost gibi bakıyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÜL RENGİ İNTİKAM [tamamlandı]
Storie d'amoreBir gece ansızın kendini öldürmeye çalışan biri olduğunu fark eden Aren Kandemir, ormanın ortasında bayılmıştı. Kendisini bulup evine getiren eski askerle olan yaşam mücadeleleri hiç düşünülmeyecek bir bağı ortaya çıkardı. Bu aşk değildi. Bu aşkın...