Sara: Ekibinden biri olmayı istemiyorum.
Dolandırıcı: Bence istiyorsun.
Sara: Hakkım olan parayı istiyorum.
Sara: Defalarca aynı şeyleri söylemekten sıkıldım.
Dolandırıcı: Ben de okumaktan sıkıldım.
Sara: Böyle bir şey teklif etmen çok saçma.
Dolandırıcı: Saçma olma sebebi ne?
Sara: Bana neden güveniyorsun?
Dolandırıcı: Güvenmiyorum.
Sara: Neden ekibine almak istiyorsun o zaman?
Dolandırıcı: İyi yalan söyleyebiliyorsun.
Dolandırıcı: Cevdet diye biri yoktu.
Dolandırıcı: Amacım seni denemekti.
Sara: Gönderdiğin 30 bin?
Dolandırıcı: Senin parandan yolladım.
Sara: Cevdet, bağlantıya tıkladığı zaman iş bitti demiştin. Sonrasında polisi arayabilirdim.
Dolandırıcı: Evet.
Sara: Arasaydım ne olacaktı?
Dolandırıcı: Yalan ihbardan hapis cezası alabilirsin, Sara.
Dolandırıcı: Yoksa bunu henüz bilmiyor musun?
Sara: Şerefsizsin.
Sara: Peki o bağlantı? Ne içindi?
Dolandırıcı: Telefonuna erişebilmem içindi.
Dolandırıcı: Sen de beni şaşırtmayıp bağlantıya tıkladın.
Sara: Anlamam lazımdı bir bokluk olduğunu.
Sara: Bu muydu yani? Hepsi beni denemek için miydi?
Dolandırıcı: Gül yüzün hatrına olacak hali yok.
Sara: İğrençsin.
Dolandırıcı: Fotoğrafını atsana.
Sara: ve sapıksın.
Dolandırıcı: Kendim için istemiyorum.
Dolandırıcı: Eğer ortalama yüzün veya fiziğin varsa yaşlı insanları kandırmak kolay olur. İyi para kaldırırız.
Sara: Beni kullanarak para kazanmayı mı hayal ediyorsun?
Dolandırıcı: Evet.
Sara: Hayal etmeye devam et. Öyle bir şey olmayacak.
Dolandırıcı: Anlaşılan kendini beğenmiyorsun. Bu özgüvensizliğin başka açıklaması olamaz.
Sara: Beğeniyorum.
Sara: ama sen beni görmeyi hak etmiyorsun.
Dolandırıcı: ama görmek zorundayım, Sara.
Sara: Zorunda falan değilsin.
Dolandırıcı: Erkek olmadığını nereden bileceğim?
Sara: Erkek olmam neyi değiştirir?
Dolandırıcı: Bana karşı olan hislerinin yalan olduğunu su yüzüne çıkarır.