23

37.6K 1.8K 881
                                    

Oy sınırı: 200
Yorum sınırı: 300

Keyifli okumalar❤️

***
Egemen'e karşı sinirimi yatıştırmak amaçlı ellerimi yumruk yapıp önümde yürüyen adamı takip etmeye başladım. Botlarımın çıkardığı ses boş sokakta yankılanıyordu. Geçtiğimiz sokaklar tam anlamıyla zengin yerlerini andırıyordu ama etrafta bizden başka kimse yoktu.

Görebildiğim kadarıyla çoğunluğu 2 katlı olan, sıralı dizilmiş evlere baktım. Sade beyaz duvarlar bile insanı kendine çekiyordu. Anlamlandıramadığım hırs hissini bir kenara itip yürüdüğümüz yolda önüme bakmaya gayret gösterdim. İleride hayatımı düzene soktuğumda belki gerçekten böyle yerlerde yaşayabilirdim.

Hayal ettiğim kadar mutlu ve zengin bir hayat için elimden gelen her şeyi yapacaktım. Beynimi düşüncelerimden arındırırken Egemen'i baştan aşağı inceledim. Bacağını sarmalamış pantolonu ve üzerinde ki siyah deri ceketi karanlık sokaktan, daha lüks ve aydınlık yerlere geldiğimizde dikkatimi çekmişti. Tipi, mesajlaştığımız süreç onu az da olsa tanımama yardımcı olmasa oldukça çekici gelirdi.

Nereye gittiğimizde dair en ufak fikrim yoktu. Bu saatte başıma bela almadan eve gidebileceğimi de hiç sanmıyordum. Sessizlik oldukça rahatsızlık verdiği için ve ne yapmak üzere olduğumuza dair az da olsa bilgi edinmek için konuştum.

"Yüz yüze olduğumuzda her şeyi anlatacağını söylemiştin, Egemen."

Cümlemi bitirdiğim esnada boynunu bana doğru çevirip kısık gözleriyle bedenimi süzdü. Önce topuklu botlarıma, sonra beyaz pantolonuma ve son olarak bordo renkli yünlü kazağıma baktı.

Bakışlarında ki duyguyu anlamaya çalışırken farkında olmadan yürümeyi bırakmıştım. Hoşuna gitmeyen bir şeyler olduğu gözlerinden belliydi. İnsanı korkutan koyu gözler.

"Şu haline bak."

Gözlerine bakmayı bırakıp sağ elimi bacağımın üzerine koydum. Bedenimi baştan aşağı süzerken amacım neyin yanlış olduğunu anlamaktı. Giyim tarzım da herhangi bir sıkıntı olduğunu düşünmüyordum.

"Hırsızlık yapmaya gidiyoruz, istersen bir daha ki sefere fosforlu pembe giyin. Dikkat çekmeyiz"

Sinirli olduğunu varsaydığım bakışları ve oldukça otoriter ses tonu bedenimi daha da gerdi. Elimi bacağımdan çekip hesap soran pozisyonumu aldım. Ellerim belimdeyken duyabileceği ama oldukça kısık olan bir sesle konuştum.

"Bana nereye gideceğimizi, ne yapacağımızı söylemeyi akıl edemediğin için bu şekilde giyindim. Ayrıca senin gibi her gün hırsızlık yapmıyorum."

Kafasını anlam veremediğim şekilde iki yana salladığında kirli sakallarına ve tokat atmam için bağıran yanaklarına baktım. Avucumun şimdiden kaşındığını hissedebiliyordum. Bu adamdan hırsımı almamı sağlayacak farklı bir şeyler bulmam lazımdı. Tokat az kalırdı.

"Yürümeye devam et, tombik."

Normalde kilomdan ve az da olsa kalın olan bacaklarımdan oldukça memnundum. Hatta eski sevgililerimin bayıldığı tek noktanın bacaklarım olduğunu biliyordum.

Ama Egemen tombik dediği an içimden bacaklarıma olan sevgimin az da olsa kırıldığını hissettim. Laf dalaşına girmek yerine adımlarımı hızlandırıp arkada kalmadan yanına yetiştim.

"Zengin olduğunu iddia ediyorsun ama yaklaşık 5 dakikadır yürüyoruz. Araban yok mu senin?" Sesim nefes nefese kalmışım gibi çıkıyordu.

"Yürü, bacakların zayıflar." Sinirlendiğim için biraz daha hızlanıp önüne geçtim. Gideceğimiz yeri bilmiyordum ama tahminim yönünde dümdüz yürümeye devam edecektik. Zaten etrafta pek ara sokak yoktu.

"Bacaklarımın zayıflamaya ihtiyacı yok. Oldukça seksiler."

Arkamdan bedenimi süzen delici bakışlarını hissedebiliyordum. Fiziğimden memnundum ve bu adam moralimi bozamazdı.

"Spora gitmek istersen parasını ben verebilirim."

Sesinin uzaktan geldiğini fark edince arkama döndüm. Elinde tuttuğu anahtarla beni izliyordu. Spor fikri de fena değildi. Bu aralar tembelliğe vurup yemeği fazla kaçırmıştım. Yine de bunu kendim yapabilirdim. Evde bir kaç egzersiz hareketi işimi görebilirdi. 10 dakika yapınca nefes nefese kaldığımı ve iradem olmadığı için hemen pes ettiğimi saymazsak bu fikir aklımın bir köşesinde tozlanmak için yerini almıştı.

"İhtiyacım yok. Bu kadar düşünceli olm-"

"Şş, sus!"

****Birkaç gün müsait olamayacağım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

****
Birkaç gün müsait olamayacağım. Elimde hazır olan tek bölüm bu.

O yüzden bölüm başına oy ve yorum sınırı koydum. Okuyan kişilerin çoğu oy vermiyor maalesef.

Dolandırıcı | Texting +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin