~26. Bölüm~

3.3K 297 69
                                    

"Uraz gitmiş!"

"Ne demek gitmiş?"dedim şaşkınlıkla. Böyle bir şey nasıl olurdu?

"Gitmiş işte. Hastaneden ayrılmış..."

"İyi de..."deyip durakladım bir an. Hâlâ şokun etkisindeydim. "Durup dururken neden böyle bir şey yapmış ki? Bir şey mi oldu?"

"İnan, bilmiyorum İclal. Herkes çok şaşkın. Uraz kısa sürede herkese kendini çok sevdirdi. Şimdi birden bire gitmesi çok tuhaf. Erdal gelsin, ona soracağız. Hastanede en çok ona yakındı. O mutlaka biliyordur sebebini."

"Erdal şu hep yanında olan çocuk değil mi, o da paramedik idi?"

"Evet evet. Ambulansla vakaya çıkmıştı. Salih ağabey aradı, birazdan gelecekmiş hastaneye. Ha bu arada..."deyip kulağıma fısıldadı Yalın burada olduğu için. "Zeynep o gitti diye epey kötü oldu. Gidip bir baksak iyi olacak İclal."deyince başımı salladım.

"Yalın çok üzgünüm, gitmem gerekiyor. Sana anlatmak istediğim başka şeyler de vardı ama şu an acil bir durum söz konusu. İnşaAllah başka bir sefere konuşuruz."

"Tamam, önemli değil. Ben bulurum seni."deyince başımı salladım ve Hilal ile birlikte içeriye girdik. Acile, hemşire odasına gittiğimizde Zeynep'in üzgün bir şekilde oturduğunu gördük. Hemen yanına oturduk biz de.

"Zeynep, iyi misin canım?"

"Bilmiyorum İclal. Sanki bir kanadım kırılmış gibi hissediyorum."

"Aranızda bir şey mi oldu? O yüzden mi ona bu kadar bağlandın böyle?"

"Hayır, sadece ben ondan hoşlanıyordum ama onun bana pek yüz verdiği yoktu. Bana başka gözle baktığını hiç görmedim. Buna rağmen hislerime engel olamadım işte."dedi üzgünce.

"Belki de böylesi daha iyi oldu Zeynep. Ona daha çok bağlanıp daha çok acı da çekebilirdin."dedi Hilal. Başımı salladım ben de gayri ihtiyari. Zeynep ise cevap veremedi. O sırada odaya Ebru girdi aniden.

"Kızlar Erdal gelmiş vakadan. Hadi acile gidelim de Uraz neden hastaneden ayrılmış öğrenelim."

"Bir dakika bir dakika kızlar? Uraz tamamen istifa mı etmiş yani? Bu gidişi geçici değil?"

"Evet İclal. Maalesef öyle. Hadi gidelim de öğrenelim şu meseleyi."diyen Hilal ile Zeynep'i de alıp acile gittik.

Hemşire odasına girdiğimizde çoğu kişi Erdal'ın etrafını sarmıştı bile. Herkes Uraz'ın neden kimseye bir şey söylemeden, veda etmeden, apar topar gittiğini soruyordu.

Erdal ayağa kalkıp "Arkadaşlar!"diye isyan etti ve tam devam ediyordu ki bizi fark etti ve gözlerime baktı sinirli bir şekilde.

"Arkadaşlar bilmiyorum. Bana da bir şey söylemedi. Sadece 'gidiyorum' dedi ve gitti."

"Peki başka bir şey demedi mi? Yani buradan aniden gitmesi için iyi bir sebebi olmalı diye düşünüyoruz."

"Belki de sadece değmediğini fark etti, hayal kırıklığına uğradı ve gitmeyi seçti."

Sorulan soruya cevap verirken neden bana dönmüştü? Bu bir ima mıydı? Ama neden ima edecek bir şey olsun ki ve neden ben? Ne alakam var ki? Diye diye aklımda bir sürü sordu döndü durdu. O sırada Erdal devam etti konuşmaya.

"Arkadaşlar sadece şu kadarını söyleyebilirim. Uraz buraya çok değerli gördüğü bir amaç uğruna geldi fakat en son ne yaşadı bilmiyorum ama sanırım hayal kırıklığına uğradı ve gitmeyi seçti az önce dediğim gibi. Umduğunu bulamadı belki de bilemiyorum ama öğrenmeye çalışacağım. Size söz veriyorum."dedikten sonra sakinleşti odadakiler.

FELAHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin