Evde denediğimiz akşam yemeği tariflerinden sonra Resulun okuduğu 4 senelik okula dua edip bizi mutfaktan kovmasıyla şu an hepimiz Resulun mutfaktan çıkmasını bekliyorduk. Bir kaç kere yemek yakma olayı ve Ahzapın tuzla şekeri karıştırmasıyla Resul delirmişti. En son Melike soğan doğrarken ağlamaya başlamasıyla kapı dışarı edilmiştik.
''Kızlar ben size deyim bu askerde yemek yapa yapa bağımlı olmuş. Yoksa yok yere niye bizi kovup yemek yapmak istesin.'' Yok yere olmadığını ne kadar Ahzapa anlatmak istesem de kendini haklı göreceği için susmuştum.
''Yalnız ben çok acıktım ya yemek mi söylesek.'' Melikenin planına göre ise Resul bizi tahtalı köye yollardı.
''Ya bir susup bekleyin adam yapıyor işte bir şeyler zaten onca yol geldi bizim yapmamız gerekirken ona yığdık. Sessiz sessiz oturacağınıza dır dır yapıyonuz ha.'' İkisi de sessizce köşesine çekilmiş telefonlarıyla oynamaya başlamışlardı.
Benim şimdi radyodan Miraçı açmam absürt kaçar mıydı acaba? Bu gün hakkındaki düşüncelerini çok merak etmiştim. Acaba bizimkileri sevmiş miydi? Ya da Nisayla bir araya gelmek ona iyi gelmiş miydi?
Arayıp binlerce soru sorup hepsini cevaplamasını istiyordum. Radyo da genellikle o gün hangi ruh halindeyse veya o günün ne yaşadıysa onunla alakalı konu açıp, şarkılarını ona göre seçiyordu.
En azından günün sorusunu öğrenmem de bir sıkıntı yok diye düşünüyordum.
Açelya : Merhaba Miraç bey ben sizin bahsettiğiniz İlaç Frekansı dinleyicisiyim.
Açelya : Günün sorusunu buradan alabilir miyim?
Umarım görür ve cevap verirdi çünkü aklımda ki soruların cevabı o günün sorusundaydı. Bir tarafım bu günden memnun olduğunu söylese de diğer yanım duygularını iyi sakladığını memnun olmasa bile kırılmamam için söylemeyeceğini söylüyordu.
Miraç : Merhaba Evren hanım. Üzgünüm kişiye özel hizmetimiz bulunmamaktadır.
Açelya : Misafirlerimin olduğunu ve eğer sorunuzu öğrenmezsem meraktan öleceğimi desem.
Miraç : Ölüm sizden ırak olsun Evren hanım.
Miraç : Bir soru ise size feda olsun.
Açelya : Çok incesin ama artık soruyu söylesen mi ? :))))
Miraç : Sadece nefes alarak yaşadığınız bir yerden sizi bir rüzgar alıp koparsa ve hiç bilmediğiniz diyarlara götürse akışına mı bırakırdınız yoksa olduğunuz yerde sadece nefes alarak yaşamaya devam mı ederdiniz.
Buradaki sadece nefes alarak yaşayan Miraç, Onu alıp koparan rüzgar ise ben miydim ? Bundan onun hayatına etki ettiğimi ama onun kafasında soru işaretlerinin olduğunu net bir şekilde anlamıştım. Peki sorusunun cevabı eğer olduğu yerde sadece nefes alarak yaşamaya devam etmek olursa.
Ya o zaman hayatımdan çıkmak isterse. Zamanında çocukluk arkadaşlarını bırakan adam şimdi beni de bırakır mıydı ? Bırakırdı. Ben kimiydim zaten şu an hayatında. Zorla da tutamazdım şuan bile onu böyle bir çelişkiye soktuğum için pişman olmuştum.
Açelya : Bırakırdım belki rüzgar beni hayata döndürürdü. Çünkü hayat sadece nefes almaktan ibaret değil.
Açelya : Peki sen?
![](https://img.wattpad.com/cover/311998050-288-k121827.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İLAÇ FREKANSI
Novela JuvenilAçelya Evren Kaya hayatının büyük kısmını çalışmaya ve başarılı olmaya adamış, çocukluk yıllarını hastalıkla savaşmak uğruna heba etmiş, ruhunun yaşının, olduğu yaşında yaşlı hisseden başarılı bir kadındı. Hayatına giren bir adamın yaralarla dolu ha...