21. Bölüm

400 24 8
                                    

Doğum günleri herkesi mutlu eden ortak nadir günlerdendir. Hatırlanmak, bir mesaj bile olsa kutlanmak o günü için insanı özel hissettirir. Elimden geldikçe tanıdıklarımın ilk doğum günlerini öğrenir kutlamaya çalışırdı. Miraçın ise daha doğum gününü öğrenmemiştim. Gece biter bitmez ilk bunu öğrenecektim. 

Mekana girdikten hemen sonra pastayı üfleyip hediyeleri verdik. Sanem üşenmeden herkese tek tek teşekkür edip sarılmıştı. on iki kişilik masaya geçip oturmuştuk. Simli alkolsüz şampayaların dizili olduğu yere Ahzap geçmiş ve konuşma yapmaya başlamıştır.

"Hepimizin geçtiği o zorlu yaşa hoş geldin Sanemcim. Artık önünde hep kendinin adı geçen resmi işler var. Bu yaşın sana nice mutluluklar ve akademik başarılar versin. Bu şampanyaları gönül rahatlıyla içebilirsiniz alkolsüzdür. İyi eğlenceler." Herkes saki çok önemli şeyler söylemiş gibi alkışlamıştı.

"Teşekkür ederim Ahzap abi. Hepinize tekrar tekrar teşekkür ederim. Hayatımda ilk defa doğum günüm kutlanıyor. Annem beni doğum yaparken hayata gözlerini yummuş ondandır ki bu günü hep lanetle anmak istedim hatta Açelya abla kapımı çalmadan bu gün olanlar ve annem için ağlama hazırlığı yapıyordum. İyi ki size denk düşmüş yolum iyi ki varsınız." Hepimiz dolu gözlerle Saneme baktık. Yaralı bir kuştu. Melike yanındaki Saneme sarılıp ağlamaya başladı.

"Sende iyi ki varsın kuzum. Bak üç ablan beş abin var artık." Sanemde çoktan gözyaşlarını dökmeye başlamıştı.

"Hanımlar yapmayın eğlenmek için ayarladık bu partiyi ağlamak için değil. Silin güzel yüzünüzden gözyaşlarınızı. Hadi herkes eğlencesine baksın." Resulun araya girmesiyle herkes gülmeye ve eğlenmeye başlamıştı.

Hasanla ben pasta ve şampanya servisi yaparken Miraç şarkı açmaya gitmişti. Mekanda sadece dokuzumuz vardık. Büyük ihtimalle erken kapatmışlardı. Böyle daha rahat olmuştu. 

Gözüm masada gezinirken herkes ortakça bir konu bulup konuşmaya başladığını fark ettim. Biri hariç. Fatih gözlerini Saneme dikmiş hareketlerini izliyordu. Masanın bir ucunda Sanem diğer ucunda Fatih olduğu için  bu daha çok önüne bakıyormuş gibi görünüyordu. Ama gözlerinde belirsiz duygular benim gözümden kaçmazdı.

Herkes masaya oturduktan sonra kapının açılma sesi ve kapıda asılı olan zilden ses geldi. Hepimiz kapıya döndüğümüzde gelen kişiye baktık. Geçen hastanede Miraça gelen kişiydi bu Atakan. "İyi eğlenceler ama ben yine Miraça geldim. Herhangi bir saldıraya uğramadan açıklamamı yapayım." 

Miraç ayağa kalkıp Atakanın yanına gidip tokalaştı. "Hoş geldin bize katıl. Zaten bu saatte başka bir planının olduğunu sanmıyorum. Eğer eve döner yine kitaplara boğulurum dersen bilemem." 

"Hoş buldum ama rahatsızlık vermek istemem. Sen listeyi al ben gidiyim." Zaten  bu ortamda ki çocuğu kişi yeni tanışmış ve kaynaşma aşamasındaydı. Bir Atakan fazlalık olmazdı.

"Lütfen bize katılın. Benim doğum günüm ve sizi ne kadar tanımasam da Miraç abinin tanıdıysanız iyi birisiniz ve bize katılmanızı isterim." Sanem nazikçe ricasına karşı Atakan kırmamış bize katılma kararı almıştı.

Tek bir sorun vardı tek boş yer Melikenin yanıydı. Miraç benim yanımda oturduğu için bir yanında ben diğer yanında Nisa vardı. "Rahatsız olmazsanız yanınıza oturabilir miyim hanım efendi. Eğer sırtınıza çıkıp yine saldırırım derseniz ben ufaktan kaçıyım." İşte şimdi kıyamet kopacak derken hiç beklenmedik bir şey oldu.

"Sorun değil otur lütfen. Geçen ki tavrım içinde özür dilerim seni hiç tanımadığım ama da hiç haz etmediğim bir adama benzettim. Gerçi arkadaşımı aldatan bir şerefsiz sandım desem daha doğru olur. O yüzdendi tavırlarım bu biraz hasass olduğum bir konu da tekrar kusura bakmayın." Melike tırnaklarını çıkarmadan nazikçe bir konuşma gerçekleştirmişti. Kendini çok güzel ifade etmişti. Aldatma gerçekten hassas olduğu bir konuydu ve bu gün bir kez daha aldatıldığını öğrenmişti.

İLAÇ FREKANSIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin