İLAÇ FREKANSI

35. Bölüm

Kollarının arasındaki adam ve karşımdaki kardeşim birbirlerine bakarken ortamda sessizlik söz konusuydu. Miraç anlamak ister gibi Ali'ye bakarken Ali sanki düşmanına bakar gibi Miraca bakıyordu.

Gözleriyle birbirlerini yemeden Ali doğru adımladım. "Hoşgeldiniz. Haber etseydiniz almaya gelirdim." Bunu aslında yanındaki kuzenim olacak düşüncesize söylemiştim. Ali'ye kollarımı sardığımda oda karşılıksız kalmadı.

"Hoşbulduk abla da az önce koala gibi sardığın adam kim?" Bakışları hala Miraçtaydı. "Bir de niye sizi kutluyorlar hayırdır?"

"Ali! Tanıştırayım Miraç." İkisinin ortasında kalırken Miraç elini Ali'ye doğru uzattı. "Miraç tanıştırayım Ali." Ali bir elini bedenimden çekip diğer elini Miraca uzattı.

"Memnun oldum birader." 18 yaşında bir ergen olması dışında sorun yoktu. "Kimi oluyorsun ablamın?"

Miraç bana bakarak izin alır gibi baktığımda gözlerimi kapatıp açtım. "Erkek arkadaşıyım." Yüzündeki gülümsemeyle bunu söylemesi kalbimi hızla arttırmıştı.

"Eee abla Resul ve Ahzap abimler vardı yenisine gerek var mıydı?" Gözlerimi devirip her şeyi anlamasına rağmen anlamamazlıktan gelen Ali'ye baktım.

"Sevgilim ablacığım. Miraç benim sevgilim, Resul ve Ahzap arkadaşım hatta kardeşim aynı tutamam değil mi?" Berkay ortamı dağıtmak için olmalı ki beni Alinin kollarının arasından aldı.

"En sevdiğin kuzenin artık İzmire dönüşünü yaptı bebeğim." Beni sararken ilk geldiğinde ki Miracın bizi yanlış anladığımı zaman aklıma geldi. Miracın şimdiki düşüncesini merak ettiğim için bakışlarını Miraca çevirdim. O ise az önce ki tebessümüyle bana bakıyordu.

"Taşınmaya ikna ettin mi?"

"Ettim, ev bakmaya geldik. Ali de kafası dağılsın diye bana eşlik etti. Sınav sınav diye kafayı yedi malum. Önce sana uğrayalım, dinlenip yarın bakmaya çıkarız dedik." Planın yapıp haber etmesi gereken bana haber etmeyi unutmuş olmalıydı.

"Hoşgeldiniz biz de yemek yiyorduk. Katılın bize sonra eve geçeriz." Masadaki herkesle selamlaştıkların da Ali Miraçı es geçip benim yanımda yerini aldı.

Berkay herkesle selamlaşmala devam ederken Melikeyi görüp kalbini tuttu. "Ah bebeğim sen daha da değerlenmişsin." Elini tutup bir öpücük bıraktı.

"Altın mıyım ben Berkay abi?" Melike elini çekerken. Atakan elini Berkaya uzattı.

"Atakan ben sende Açelyanın kuzenisin galiba." Atakanın sesinde ki kıskançlık tınısı sadece bana mı gelmişti anlamamıştım.

"Yaa zeki çocuk seni. Evet öyleyim Atakancım. Seninle sonra konuşalım önce güzeller güzeli bir bayanla hasret gidermem lazım." Deyip elini uzatan Atakanın elini tutmayıp Melikenin yanına oturdu.

"Hasbinallah." Atakan havada ki yumruğunu sıkıp geriye çekti.

"Hoşgeldiniz hemen iki servis açalım." Nisa iki sandalye getirttirip masaya servis açtığında Miraç diğer yanımda yerini aldı.

"Abla, annemin haberi var mı? Bir damat adayı var diye biliyordum ama bu damat adayını da duymalı bence." Ali'nin bu mevzuyu kapatmadan durmayacağını zaten biliyordum.

"Öncelikle ablan ile ilişkimiz daha yeni Ali. Annenle tabii ki tanışacağım ama bir aday olarak değil." Bu direk aday değilim damadıyım demek miydi? "İlk seninle tanışma fırsatımız olduğuna göre ailenin en küçüğünü kendi tarafıma çekebilirim diye düşünüyorum." Miraç tavrından ödün vermeden konuşurken Aliye kısaca yaşını belli etmişti.