ŞEYTANIN OĞLU {19}

3.8K 208 8
                                    

Aldığım cevapla telefonu kapayıp koltuğa oturdum. Yanımda duran ceketi elime alıp burnuma doğru götürmüştüm. Tamamen cekete sinen kokusu çok güzeldi. Derin derin içime çekiyordum. O sırada telefonuma gelen mesajla irkildim. Açıp baktığımda Kuzeyden gelen bir mesaj daha vardı.

Kuzey: koklama için geçer yiğidim :)

Ah dur ne? Ekrana şoktan donan suratımla bakıyordum. Demek kamera vardı. Tabi bu doğaldı. Etrafa, kameranın konulabileceği yerlere bakındım.

Rafların arasında yanıp sönen kırmızı bir ışık gördüğümde bunun kamera olabileceğini düşündüm. Elimdeki ceketi tekrardan burnuma doğru götürdüm ve kamera olduğunu düşündüğüm yere doğru ne istediğimi gözlerimden anlaşılacak şekilde ifade ederek derin derin içime çektim. Sonrasında gülümseyerek bir öpücük kondurup yanıma koydum.

Halimden fazlasıyla memnundum. Tek kolumu koltuğun kenarına yaslarken yüzümdeki gülümseme silinmemişti. O sırada bir bildirim daha gelmişti. Kalbimin heyecanla atmasıyla birlikte telefonumu tekrardan açmıştım.

Kuzey: o ceket sana girsin Doğukan :))

(Ezan okunuyor allahim affet)

Ah bana Doğukan demişti. Ağlayabilirdim tam şu an.

Kuzey: gelmiyorum ulan siktir git ne bok yersen ye

: Lan az önce tam tersini diyordun

Kuzey: gerek yokmuş gelmeme.

Neden böyle dediğini anlayamamıştım. Neden gerek olmayasın. HALA KİLİTLİYDİM BURADA. HALA AÇTIM??

Mesaj yazmama vakit vermeden engellemişti. Yine neyin tribini yemiştim? Yine neyi anlayamıyordum ben?

Ayağa kalktım ve en azından yiyecek bir şey vardır umuduyla raflara doğru ilerledim ve varlığını yeni fark ettiğim buzdolabını açtım. İçinde bira ve vişne suyu dışında bir şey yoktu. Ne bekliyordum ki zaten. Sert bir şekilde dolabın kapağını kapayıp tekrar oturduğum yere geçtim. Neden bunu bana yapıyordu orospu çocuğu?

Kafamı ellerimin arasına alıp düşünmeye başladım. Ve aklıma içler acısı bir fikir geldi. Şeytanın oğluydum belki de.

EYNO / GAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin