AŞK TANRISI {24}

3.5K 190 13
                                    

Hastane koridorunda oturmuş bekliyorduk doktorun bize söyleyeceklerini. Aradan iki saat geçmişti. Kan kaybetmişti fakat ambulans zamanında yetişmişti. Bu yüzden umudumuzu yüksek tutmaya çalışıyorduk. Deniz Asya'ya teselli vermeye çalışıyordu. Bir ara Asya dayanamayıp Denize sarılarak ağlamaya başlamıştı.

Fakat benim merak ettiğim bir konu vardı, Kuzeyin başına büyük bir olay gelmişti ama ortalıkta ailesine dair bir esinti bile yoktu. Ailevi problemlerini kurcalamak istemiyordum fakat merakıma yenik düştüm.

Rüzgar yanımda oturuyordu. Ona sordum. Küçük yaştan beri birlikteydiler sonuçta.

"Sıkıntı çıkmayacak ve yanlış anlamayacaksan sana bir şey sormak istiyorum."

Rüzgar ciddiyetimi sezmiş. O da suratına ciddi bir ifade yerleştirmişti.

"Kuzey'in ailesinden neden kimse gelmiyor?"

Rüzgar derin bir iç çekti ve anlatmaya başladı.

"Bunları sana anlatmamı ister miydi bilmiyorum fakat ben sana güveniyorum. Sende güvenimi boşa çıkarırsan ne olacağını biliyorsun." Tamam anlamında sakince başımı salladım. O da anlatmaya devam etti "Babası ve annesi boşandı daha kuzey on yaşlarındayken. Annesinin psikolejik problemleri vardı. Bu sebeple çocuklar babada kaldı. Babası varlıklı bir insan, şirket sahibi. Maddi durumları oldukça iyi fakat çocuklarıyla asla ilgilenmiyor. Kuzey yada Asyanın başına bir iş geldiği zaman onun neredeyse umrunda olmuyor, formaliteden umursamaya çalışıyor. Bir çok kez eve farklı kadınlarla geliyor. Bilmiyorum belki seni götürmüştür, sürekli terasta kalıyor bu yüzden."

Anlattıkları zihnimde cevapsız kalan bir çok sorunun cevabını veriyordu. EYNO'da okumasının, kavgalara çok sık karışmasını. Sebeplerini şimdi daha iyi anlıyordum.

"Bunları ondan duyman daha iyi olurdu fakat hayat hikayesini durduk yere sakince anlatabilecek bir insan olmadığını biliyorum. Bilmen gereken kadarını anlattım, detaylarını belki ileride ondan alırsın"

Başımı onaylayan bir şekilde sallamıştım.

"Bana güvendiğin için teşekkür ederim. Bana gerçekten yardımcı oldun."

Karşılık vermedi. Bende ortamı neşelendirip biraz onun canını sıkmak istiyordum. Sevdiğim insanlarla uğraşıyordum işte benimde vasfım buydu demek.

Çok ciddi bir şey söyleyecekmişçesine ona döndüm.

"Sende bana güveniyor musun?"

Bana aynı ciddiyetle karşılık verdi.

"Evet."

"O zaman sana bir sır vereceğim."

Meraklı gözlerini görebiliyordum.

"Burada bulunan herkesin evi yanıyor."

Ciddiyetimi bozmuyordum. Bana korku dolu gözlerle bakmıştı ilk başta.

"Ne?"

Yüzümde ki tebessüm yavaşça büyüyordu bu da onun neyi kast ettiğimi anlamasına sebep oldu. Gülerek karşılık vermişti.

"Kuzeyi nasıl delirttiğini şimdi anlıyorum."

İkimizde gülüyorduk. Daha sonrasında ekledi.

"Ama dediğin doğru değil."

Yalan bacım yalaan.

"Benim yanan bir evim yok. Arkadaşlarını da bilemiyorum."

"Güzel şaka." Koridorun karşısında kalan Toprak ı işaret ettim gözlerimle. Matematik dersinde alamadığı uykusunu gideriyordu plastik koltukta otururken.

Normalde toprak ve rüzgara yaptığımız şakalara ikiside gülüyordu. Fakat Rüzgar bu sefer gülmeyip sonunda ciddiye almıştı. Sahsen Rüzgarı Toprak'a ayarlamak istiyordum. Salak bir kızın peşinden üzülecekti ve bizim başımıza kalacaktı öbür türlü. Yürürlülüğe koyduğum planımı uyguluyordum ben de. Rüzgara alttan alttan imalar vererek. Bir süre sonra kendisi de acaba seviyor muyum lan ben diye düşünecekti. Buna emindim.

"Gey olsaydım belki. Ama ben göremeyeceğin derecede düz bir insanım."

Dediklerine güldüm.

"Makarna da ıslanana kadar düzdür yiğidim. Sen merak etme"

Dediğim üzerine bir tür şoka girmişti sanırım. Biraz daha gaz verirsem olacak gibi duruyordu.

"Hadi paşam kalk yanımdan geç karşıya. Omzuna düşer falan ne bileyim değerlendir bak böyle şeyleri."

"İlişki ustası konuştu anasını satayım boş yapıyorsun."

"Kuzey'i tavlayabilen başka bir erkek gördün mü sen?"

Bunun üzerine susmuştu. Ufak bir kahkaha attım. Görmemiş demek. Sonra elime telefonumu alıp beklemeye devam ettim. Bir süre sonra Rüzgar dediğime gelmişti. Karşı tarafa geçip Toprak'ın yanına oturdu.

Olanları kenardan izleyen Deniz bir koltuk yanımda Asyayla olan konuşmasının arasında çaktırmadan elini uzattı. Bende karşılık verip eline çaktım. Mükemmeldik yemin ediyorum.

EYNO / GAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin