Mahkum (gxg)

Yaralı

"37.."
Birkaç numara daha söylendi,
"Sayım bitmiştir arkadaş-"
Kadın gardiyanın sözünü bölen telsizdeki aceleci sesti; "A1 Bloktan Selin Uygur kayıp! Tekrar ediyorum,A1 Bloktan Selin Uygur kayıp!"
Çalan siren sesiyle kulaklarımı kapadım,kaşlarımı çatıp ne olduğunu anlamaya çalışırken kadın gardiyan "Sakin oluyorsunuz,sorun birazdan giderilir." demişti.
Ama bu siren sesiyle çok da mümkün değildi.

Kaşlarım çatılı,ne olduğunu anlayamayan bir ifadeyle karşıdaki Tomris'e kaydı gözlerim,o ise hiç meraklı durmuyordu.

Ne olduğunu bildiğini hissederken kayıp kızın Zerrin'in grubundan bir kız olduğunu varsaydım,tamam da beni neden almadılar yanlarına? Ben aralarında değil miydim?

Kaşlarım çatılı bir şekilde bu sefer de sağımdaki Büşra'ya döndüm. Toprak'a sarılmış,ona sakin olmasıyla ilgili bir şeyler söylüyordu.

"Ne oluyor?"
Bana bakan Büşra gözünde anlamadığım bir ifadeyle "Sayımda eksik çıktı." demişti.
"Onu anladım,siz nerede biliyor musunuz?"

Büşra'nın gözü karşıdaki Tomris'e kaymıştı, aynı anda da "Nereden bilelim." dediğinde kaşlarımı mümkünmüşçesine daha da çatıp baktığı kişiye,Tomris'e döndüm.
Yüzümdeki her ifadeyi inceleyen buz gözlüye bakarken "Sizce aptal mıyım?" demiştim sinirle gülüp.

"Arkadaş grubunuzda olduğumu sanıyordum." dediğimde bu sefer kaşlarını çatan Büşra oldu, "Öylesin zaten."

"Çağırmasanız da haber verseydiniz keşke." dediğimde ağzını açtı,ama sonrasında ne diyeceğini bilememiş olacak ki geri kapattı.
Kırılmıştım.

Gözlerimi Büşra'dan karşıdaki Tomris'e attığımda kaşları hafif çatılı bana bakıyordu. Birkaç saniye üzerinde oyalandırdığım gözlerimi yere indirip kollarımı bağladım.

"A1-A2 Deposuna acil sağlık ekibi! Tekrar ediyorum,A1-A2 Deposuna acil sağlık ekibi!"
Kafamı hızla kaldırıp telsizi tutan gardiyana baktım,siren susmuştu.

"Ne olmuş?" sorumla gardiyan bana kaşlarını çatıp öfkeyle baktı, "Sanki siz yapmadınız." diye tıslayarak bloktan çıkan gardiyanın arkasından baktım,ne diyeceğimi bilemiyordum.

Kafamı geri indirip tırnak etimle oynamaya başladım, "Sayım bitmiştir,iyi günler hanımlar."

Büşra bizim masaya ilerlerken ben olduğum yerde kaldım. Kıvırcıklar,Yeliz ve Tomris çoktan oturmuştu.
Pelin "Almil gelsene!" demesiyle ona kaşlarımı çatıp baktım,belki de ben kendimi fazla önemsemişimdir,onlara sandığım kadar yakın değilimdir.
Beni yakınları olarak görmedikleri için de trip atamam,değil mi?

Yanlarına ilerlerken Büşra eğilip kızlara bir şey söyledi,sonrasında ben masaya oturdum,susmuştu.
Şaka gibi ya.

"Noldu,ne bu tavır?" diyen Tomris'e döndüm.
Omuz silktiğimde tek kaşını kaldırmıştı, "Sadece ben kafamda kurmuşum." dediğimde "Ne diyorsun?" diyen Su'yla sıkıntılı bir nefes verip masadan kalkarken "Siktir edin." dedim.

Masadan kalkıp yemekhaneye yürüdüğümde kahvaltı duyurusu yapılmıştı.

Koridorda yürürken arkamdan "Almila!" diyen Su'yu duydum,ama tınlamadan ilerlemeye devam ettim. İnsanların arasına karıştığımda beni artık göremiyor olacaklar ki bana seslenmeyi de kesmişlerdi.

\\\\\\\\
Yemeklerimi doldurduktan sonra masaya doluşmuştuk. Benden tavırlarım hakkında açıklama yapmamı istememeleri garibime gitmişti.

"Selin'e yaptıklarınızın hesabını vereceksiniz!"
Kükreyen Zerrin'e bakmak için kafamı yemeğimden kaldırdım. Kaşlarım çatık şekilde gözlerimi Zerrin'in masasındaki kızlarda gezdirdim,hepsi bize kuduz köpekler gibi bakıyorlardı.

Gözlerim esmer kızı göremeyince bir kez daha kontrol ettim,aralarında yoktu.
Bizim masadakilere dönüp "Esmer olan kız yok." dedim,sorar gibi söylememe rağmen kimse ses çıkarmamıştı.

Bana bön bön bakan kızlara bir şey söylemek için ağzımı açmıştım ki Zerrin'in söylediği şeyle tüm parçalar yerine oturdu;
"Balıık! İntikam alacaktın değil mi sözde,ödeteceğim size!"