Siyah Gözler

2.3K 220 129
                                    

•Vote ve yorumları unutmayın,iyi okumalar.🖤

Başarıyla tamamladığım 'Sayımda Tomris'e bakma' etkinliğinden sonra hücreme geri girmiştim. Sadece uyumak istiyordum cidden.

Kendimi yatağa attığımda açılan kapıysa bana evrenden gelen 'Hapishanede istediklerini yapamazsın.' mesajıydı sanırım.

Başımı yastıktan kaldırdım,Tomris'i gördüğümde aklımdan geçen onlarca küfüre rağmen yatakta doğrulup onu beklemeye başladım.
Yanıma gelip beni süzdüğünde ne istediğini anlayamamıştım, "Artık beraber uyumuyor muyuz?"

Neden "Artık beraber uyumuyoruz" acaba?
Yüzsüz.

Ona öylece bakmaya devam ettiğimde sıkıntıyla nefes verip yatağa oturdu.
"Seni önemsiyorum Almila,sadece.."
Sustuğunda alayla güldüm, "Sadece,ne?"

Yüzüme bakmaya devam ettiğinde "Ne biliyor musun Tomris," dedim.
"Bir süre ara verelim."

<•>•<•>•<•>

"Kankaa!"
Kulağımın dibinde bağıran Pelin yüzünden suratımı buruşturdum, "Ne be?"
"Tahmin et noolmuş?!"
Yeni uyandığımdan çatallı olan sesimle "Hı?" dedim,hâlâ uykum var!

"Kâbus'u yakalamışlar!" dediğinde konu çok ilgimi çekmemişti,Pelin'e sırtımı dönüp uyumaya devam ettim.
"Lan kime diyorum! Kalk hadi,kahvaltı anonsu çoktan verildi."

Yataktan kalkmayı hiç istemiyordum,ama dün akşam yemeği de yememiştim. Bu yüzden oflayarak gözümü kaşıdım.

"Hadii"
"Of Pelin."
"Hadi hadi hadi"
Yatakta doğruldum. Ayağa kalkıp ayakkabılarımı giydim ve yüzümü yıkadım. Yatağımı toplamayı siktir ettim,zaten kontrol bile etmiyordu orospu çocukları.

<•>•<•>•<•>

Kahvaltı boyunca masada neredeyse hiç iletişim olmamıştı.
Kızların tamamı Tomris'le bir sorunumuz olduğunu biliyor fakat Tomris'in kişiliği yüzünden sormaya korkuyorlardı.

Tomris bu sefer tabağıma zeytin koymaya da çalışmamıştı.
Artık sevgili değiliz.

Kahvaltıdan havalandırma saatine kadar olan tüm sürede televizyon izleyip kızların yaptığı dedikoduyu dinlemek artık bir rutin olmuştu.

Tomris odasından hiç çıkmamıştı.

"Dikkat,dikkat! A1/A2 Blok Havalandırma Saati 5 dakika içinde başlayacaktır."

"Çıkıyor muyuz?"
Yanımda oturan Pelin'in arkasından bir anda gelen sesle irkildim. Su'yla göz göze geldiğimde bana sanki aramız çok iyiymiş gibi bakıp gözlerini kızlarda gezdirmeye devam etti.
"Çıkıyoruz tabii." dedi Pelin. "Tomris gelmiyor mu?"

"Bilmem," dedi Su, "Almila,sen çağır istersen." dedi bana bakarak.
Sanırım Tomris aramızdakileri Su'ya da söylememişti,olanları çözmeye çalışıyormuş gibi gözüküyordu.

Su'nun yüzüne baktım,o da bana öylece baktı. "Çağırayım." dedim umursamazca omuz silkip.
Ayrıldık diye düşman sayılmayız değil mi?
Gerçi,ayrılmış bile sayılmayız,ara verdik sadece.
Evet Almila,sadece ara.

Arkamı dönüp Tomris'in hücresine yürüdüm,kapıyı açıp kafamı içeri uzattım.

Tomris'in kapının açılma sesiyle kapıya dönmesinden önceki hali çok sıkıntılı görünüyordu.
Yatağa oturmuş,iki eli saçları arasında;Sanki.. Neyse işte.

Bana döndüğünde yüzünden açıkça bir şaşkınlık ifadesi geçti,yüz ifademi olabildiğince umursamaz ve düz tutmaya çalıştım. Onunla daha fazla anlamsızca bakışmak istemediğimden "Havalandırma." dedim yalnızca.

Bana öylece bakmaya devam etti bir süre.
Neredeyse oflayacakken ayağa kalkıp "Geliyorum." dedi. O hırkasını giyerken ben de kapıyı kapattım.

Kızlara döndüğümde bana umutla bakıyorlardı. Yine çok umursamadan "Geliyor." diyip blok çıkışına yürüdüm.

<•>•<•>•<•>
Her zaman oturduğumuz yere oturan ilk kişi bendim,arkamdan kızlar da geldi. Pelin yanıma hevesle oturduğunda "Tanrım,Kâbus buraya hatta hatta bizim bloğa geliyormuş! Ulaş'la az önce konuştum,havalandırma bitene kadar girişini yaparlarmış!"

Onun bir seri katili görme hevesine,etrafında onlarcası varken,kıkırdadım.
"Ben de merak ediyordum." dediğimde sesim Pelin kadar hevesli çıkmamıştı,eh değildim zaten.

"Baalıık~"
Karşıdan gelen sesle gözlerimi Pelin'den ayırıp karşıdaki Zerrin'e sabitledim.
"Aşk acısı mı çekiyo'sun bakayım?"
Sonlara doğru alçalan alaycı sesiyle gözlerimi kıstım, "Çok sevgi arıyorsan gel bize akşam,kızlardan birine veririm okşar seni."
Bu nereden öğrendi ya,bir gün olmadı daha.

Tomris'in ayaklanmasını beklemiyordum tabii,"Sikerim seni bunak!"

Zerrin'in suratından bunu istediği okunuyordu, "Vaay,koruyorsun hâlâ bakıyorum." dediğinde bize yaklaşan gardiyan Tomris'e oturması için uyarı yapmıştı.

Şimdi geldi aklına korumak. İhtiyacım varmış gibi. 🙄

Tomris'le bakışan Zerrin'in kısık sesle "Geel,gel." dediğini dudaklarını okuyarak anlamıştım.
Tomris'e bakmıyordum,ama Zerrin'in yüz ifadesinden Tomris'in karşılık verdiğini anlamıştım.

"Hem bak bakayım sen bana,buldun mu kimmiş?"
Zerrin'in söylediğine anlam veremedim,hem Su'nun hem Tomris'in bedeninin gerilmesiyle daha da merak etmiştim.
"Bekle sen,bulacağım. Bulduğumda doğmamış olmayı dileyecek."
Tomris'in sert sesi kafamı karıştırmaya devam etmişti.

Gözlerimi Zerrin'in masasındaki,kudurmuş gibi görünen kızlarda gezdirdim. Tüm sinirimi birinden çıkarsam ne rahatlarım ha.

Tomris yanında oturan Su'ya bir şeyler söyledi,sonrasında Su da,birbirimizden uzak ama yan yana oturuyorduk,dönüp bana söyledi;"Bulaşmıyoruz,hamle yapmayın."

Pelin kafasıyla onayladığında önüne geri döndü.

Biraz dövseydik bari ya.

<•>•<•>•<•>
Havalandırma saati bittiğinde önce Tomris,sonra tüm grup ayağa kalktık. İçeri geçmeden önce Tomris'in Zerrin'le bakıştığını görsem de laf etmedim.

Kimi bulacaktı ki?

Pelin ve Yeliz'in sohbetine katılmadan onlarla beraber bloğa yürüdüm. İçeri girdiğimizde boş masada elinde karton bardakla oturan bir kadın gördüğümüzde Pelin'in cümlesi yarım kalmıştı.
"Ananıı!"

Pelin'e döndüm, "Valla o Mila,baksana!"
Kafamı tekrar simsiyah saçları olan kadına çevirdiğimde o da bir anda etrafta gezinen gözlerini bana sabitlemişti.

Siyah mı onun gözleri?

•Kâbus'u sevip sevmediğinizi soracaktım ama daha tanımıyorsunuz tabii,o yüzden birkaç bölüm sonra soracağım. :P

•Tomris ve Su'nun davranışlarındaki değişiklik neden sizce? Son soruşlarım bunlar,yazmama az kaldı.

•Önceki bölümün oy sayısı düşüktü,bu seferki de düşük olursa uzun bir ara vereceğim. Sınav haftam yaklaşıyor zaten.

•Nasılsınız bakayıım?

Mahkum (gxg)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin