Gardiyan beni odanın kapısına getirdiğinde kapıyı açıp içeri girdim,içeride kumral,pembe bir takım giyen bir kadın duruyordu. Benden en fazla 6 yaş falan büyüktü sanırım,30'una girmiş gibi durmuyordu.
Kapıyı ardımdan kapatıp ben girince ayağa kalkan kadının yanına gittim.
Elini uzatıp "Eylül Uçak,TKHF'nin senin için atadığı avukatım."
Elini sıkarken "Almila Koç" dedim kısaca. Kurcalamayacaktım avukat işini.
Oturduğumuzda önündeki dosyalarda göz gezdirdi, o sırada ben "Burdan çıkmak istiyorum." demiştim.
Kafasını dosyalardan kaldırıp bana baktı, "Almila'cım,sen bir adamı öldürdün-"
"Ama nefsi müdafaaydı,o adam bize tecavüz edecekti!"
"Ben sana inanıyorum,ama maalesef size tecavüz edeceğini kanıtlayamıyoruz. Bir görgü tanığı var,zaten polisi arayan da o görgü tanığıymış. Fakat tanık adamın size sizi sarhoş görünce iyi olup olmadığınızı sormak için yanaştığını,senin ona bıçağı sapladığını söylüyor."
"Ne,biri neden böyle bi' şey yapsın?"
"Görgü tanığını araştırdım,öldürdüğün adamın kız kardeşi."
"Siktir ya!"Kafamı ellerimin arasına aldığımda gözyaşlarım çoktan dökülüyordu. Ya bir insan hemcinsine nasıl yapar bunu?
Eylül kalkıp bana sarıldığında bende oturduğum yerden Eylül'e sarıldım.
"Üzgünüm canım,daha çok küçüksün biliyorum ama bazı insanlar kötüdür. Dünya böyle bir yer." dedi,onun da sesi titrerken beyaz gömleğinin gözyaşlarım tarafından ıslatılmasını takmıyorduk ikimiz de.
"Burda kalmak istemiyorum." dedim fısıldayarak, "Burda kalmak istemiyorum."
Eylül saçımı okşarken daha fazla konuşmadan yarım saat boyunca ağladım. Sonunda geri çekildiğimde onun da ela gözlerinin kızardığını gördüm.
"Kusura bakma." dedim burnumu kolum silerken.
Başını önemsiz olduğunu söyler gibi salladığında ayağa kalktım.
"Kaç yıl alacağım?"
"Azaltabilirsek bile tahmini 12 gibi duruyor."
Bir daha ağlamamak için dudaklarımı birbirine bastırdım, "Duruşmada belli olacak,haftaya o da." konuşan Eylül'le kafamı onaylar şekilde salladım."Gitsem iyi olacak."
"Kendine iyi bak canım."
Ona burukça gülümseyip kapının kulbunu tuttum. O da iki adım falan arkamdaydı."Almila."
Ona döndüğümde beni omuzlarımdan tutarak kendine çekti,üç dört saniye sarıldıktan sonra geri çekildi, "Dikkat et."
Kafamı onaylar şekilde salladım. Kapıyı açıp son bir kez ona bakıp çıktım.\\\\\\\\\\\
Bloğa girdiğimde Büşra,kıvırcık kızlar,tanımadığım 30'larında bir kadın ve buz gözlüyle masada oturmuştu.
Beni görünce ayağa kalktı,gülümsemesi solarken kızarık gözlerimi gördüğünü anladım.
"Canım?"Öylece durmuştum,konuşmaya çalışırsam sesimin titreyeceğini bildiğimden konuşmadım. Koşarak masadan kalktı,beni kolları arasına alıp başımı göğsüne yasladığında tekrar ağlamaya başladım. Ellerimle belini sarıp kendimi ona daha çok bastırdım. "Buradan çıkamayacağım." diye fısıldarken "Sakin ol canım,tamam." diyordu o da.
"Gel,oturalım ben sana bir su koyayım tamam mı?"
Başımı aşağı yukarı salladığımda beni masasına çekip oturttu. Başımı göğsünden çıkaramamıştım hâlâ."Pelin,su getirsene." uzun kıvırcığın söylediği cümleyle kısa kız kalkmıştı. Masaya bardağı koyduğunda Büşra bardağı eline alıp bana uzattı, "İç canım,sakinleş bir konuşalım."
Suyu alıp yavaşça içtiğimde artık gözyaşım akmıyordu. Bardağı indirip masaya koyduktan sonra masaya bakarak gözlerimi sildim.
Gözlerimi masadan ayıramıyordum,bana nasıl baktıklarını görmek istemiyordum. Ayrıca buz gözlüyü unutmuşum,o da masadaydı değil mi?
"Anlatmak ister misin?" Büşra'nın yumuşak sesiyle gözyaşlarımın zaten ıslattığı dudağımı bir de kendim yaladım.
"O adamı bana tecavüz etmek istediği için öldürdüğümü kanıtlayamıyorum" dedim fısıldama gibi çıkan sesimle."Nasıl yani?"
"Görgü tanığı varmış." söylediğime "Ne güzel işte." diye cevap veren Büşra'ya bakmadan "Adamın kardeşiymiş görgü tanığı." dedim."Hasiktiir." gelen sesin kısa kıvırcıktan çıktığını tahmin ediyordum.
"Sarhoş olduğumuz için bize yardıma gelen adamı kafamız uçuk diye bıçaklamışız."
"Orospu çocuğu."
"Alkol almadığına dair test yapmadılar mı?"
Aynı anda konuşan ikiliden küfürü eden buz gözlü olunca şaşırmıştım,garip geldi yani ne bileyim.Soruyu soran uzun boylu kıvırcıkla sonunda kafamı kaldırıp ona baktım,üzgün görünüyordu. Bana acıması canımı sıkarken "Almıştık." dedim.
"Ülkü çok sarhoştu,ben.."
Biraz duraksayıp devam ettim; "Ben çok içmemiştim. Ama testte çıktı.""Arkadaşını neden almadılar içeri?" kısa kıvırcık konuşunca gözüm ortadaki buz gözlüyü atlayıp ona döndü, "Suçun tamamen benim olduğunu söyledim."
Biraz sessizlikten sonra Büşra "İyi bir arkadaşmışsın." diyip sırtımı sıvazladı.
"Kaç yıl alacaksın?"
"Azaltılsa bile 12 gibi duruyormuş." soruyu soran kısa kıvırcık dudaklarını büzdüğünde "Uyuyacağım." dedim.Ayağa kalktığımda konuşma boyunca ettiği küfür dışında konuşmamış olan Tomris "Akşam yemeğinde uyandırırız." dedi,yüzüne baktığıma gözgöze geldik. Bir kaç saniye yüzüne baktım,duygu aradım,karışıktı. Hiçbir şey anlamayınca kafamı onaylar şekilde sallayıp arkamı dönerek odama girdim.
Yatağıma yattığımda bu sefer daha sakin akan gözyaşlarımla gözlerimi kapadım.
\\\\\\
Kitap hakkında olan öneri/düşüncelerinizi yazabilirsiniz bebişlerim💗
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mahkum (gxg)
RomanceSoğuğundan titreyebileceğim gözlerine zorla da olsa baktım,yüzünde öyle bir sırıtış belirdi ki ondan altıma işeyebileceğim kadar korktuğumu anladığına emin oldum.