•Vote ve yorumları unutmayın,iyi okumalar.
Akşam yemeğinden sonra odama geçip günlük yazmış,ardından da kitap okumuştum. Günlüklerimin sayfalarına yazdıklarım uzundu. Bu kafeste tuttuğum günlük,dışarıdayken tuttuklarımdan daha doluydu. Garip değil mi? Burada insanın duyguları hakkında düşünecek,yazacak çok daha fazla zamanı oluyor.
Işıkların kapatılmasına son on dakika gibi üstümdekileri çıkartıp yeni kıyafetler giydim. Pijama diye bir şey yoktu,bir gün sonra giyeceklerini akşamdan giyerdin. Onu da yapmana gerek yoktu aslında da işte insan biraz da olsa temiz hissetmek istiyor.
Hırkamı çıkarıp çalışma masasının sandalyesine attım. O öpüşmeden sonra bloğa gelmiş,Rüya'yla konuşmamıştım. O da yanıma gelmemişti zaten.
Pişman değildim,içimde zerre kötü bir his yoktu yaptığım şeyle ilgili. Çok fazla düşünmemeye çalışıyordum artık yaşadıklarımı,o yüzden hiçbir şey olmamış gibi yatağıma girdim. Işıklar kapandığında yatakta yan dönüp öylece karşıyı izlemeye başladım.
Yüzümde bir gülümseme olduğunu hissettiğimde kendi çocuksu heyecanıma güldüm. Sanırsın on altı yaşında ilk öpücüğünü almış.
Kapı yavaşça üç kez tıklandı. Gözlerim kapıya çevrildiğinde kimin geldiğini tahmin edebiliyordum.
İçeri giren kadınsa bu tahminimi doğruladı. Dağınık topuzundan çıkmış saç tutamlarını kulağının arkasına atıp "Uyuyor musun?" dediğinde açık gözlerimi göremediğini anladım.
Ses vermedim,uyuyorum sansa yanıma yatar mıydı? "Almila?" dedi tekrardan. Yine sesimi çıkarmadım.Sıkılmış gibi nefes verip "Gözlerinin açık olduğunu görebiliyorum,biliyorsun değil mi?"
Güldüğümde gülümsedi,"Yanına yatayım mı?" dediğinde "En son yattığında sırt ağrılarıyla uyandım." derken çoktan yana kaymıştım.Birkaç adımda yanıma geldi,uzanıp kolunu altıma geçirdiğinde şimdi ilk seferden daha rahat yatıyordum. Malum ikimiz de mumya gibi dümdüz yatmıştık geçen gün. Beni biraz daha sarıp küçük kaşık yaptığında onu hiç bozmadım.
Şimdi ben duvara dönük yatarken o arkamdan belime sarılmış,kafasını boyun girintime koymuştu.Sessizlik bir süre sürdü. Ardından kısık sesle "Pişman değilsin." dedi. Pişman olup olmamama neden bu kadar takılıyor anlamadım,kişiliği daha çok kendisinin ne hissettiğini önemsiyormuş gibiydi. Yine de "Değilim." dedim aynı ses tonuyla.
Derin bir nefes aldı,surat ifadesini göremesem de dudaklarının gerilmesinden gülümsediğini anlamıştım."Neden bu kadar takıldın?" dediğimde anlamamış olacak ki "hm?" gibi bir sesi çıkardı. "Pişman olmama diyorum,neden bu kadar takıldın?"
"İnsanlar genelde benimle yaşadıkları şeyler için pişman olurlar."
İnsanlardan kastı öldürdükleri değildi,onları insan olarak görmediğini biliyordum. "Hangi insanlar?" diye sordum bu yüzden."Yetimhanedeki oda arkadaşımın gözlerinde hep korku vardı." dedi bir anda. Yine sadece onun istediklerini konuşacağımızı anladım fakat bozmadım. "Bir tek bana baktığında gözleri nefretle yanardı."
"Neden?"
"Çünkü yetimhanedekiler benden korkardı,bu yüzden yapmak istedikleri her şeyi ona yaparlardı. Ona yapmak istediklerini de,bana yapmak istediklerini de. Temizlik görevlisi bana dokunmaya korkardı,her zaman onu alıp götürürdü."Temizlik görevlisi mi? "Temizlik görevlisi oda arkadaşını nereye götürüyordu ki?"
"Depoya."
"Neden?"
"Kötü şeyler yapmak için."
Nasıl yani? Ne tip bir yetimhanede böyle bir şey yaşanabilirdi. Rüya'nın kollarından kurtulup vücudumu ona döndürdüm,artık gözgözeydik.
"Nasıl kötü şeyler? Müdür falan yok muydu?"
Güldü,ne komikti anlamadım fakat gülüp öylece bana bakmaya devam etti. "Rüya!" dedim sitemle,bu konuyu da isteğine göre yarıda kesmesini istemiyordum.
"Müdür daha da beterdi birtanem." dedi bana tekrardan sarılırken. Belimi saran kolları beni biraz daha yakınına çekerken Rüya boynuma gömüldü.
"Resmen dikkatimi dağıtmaya çalışıyorsun!" dedim sinirle. Boynumdaki dudağı gerildi,gülümsüyordu. Öpücüklerinin arasından "Hoşuna gitmediğini söyle hadi." dedi alayla.
Kendime engel olamadan aklım çoktan dağılmıştı. İçimden bu soruların cevabını alacağımı kendime tembihlesem de tüm düşüncelerim boynumdaki dudakları yüzünden çoktan tuzla buz olmuştu.Ellerimi boynumdakinin saçlarına daldırıp saç köküne masaj yapmaya başlarken o da hafifçe bıynumu öpmeye devam ediyordu. Tamamen duygu dolu öpücüklerdi bunlar. İyi hissettiriyordu bu yüzden. Yine de konuşmaya devam etmek istedim,Rüya'yla konuşmak garip ve ilgi çekici geliyordu.
"Tomris bizi gördü." dedim bu yüzden,hem konu açayım hem de tepkisini göreyim istiyordum.
Boynumdaki dudakları durdu,boynumdan kafasını çekerken "Gördü." dedi aynı benim gibi. Kendisini tamamen tavana çevirip gözlerini de tavana diktiğinde ben yan dönmüş onu izliyordum."Biliyor musun hiç denize girmedim."
Derin bir nefes aldım,yine mi Rüya? Ağzımın içinden mırıldandım. "Pamuk şeker de yemedim."
"Aslında temizlik görevlisi oda arkadaşıma hediye edeceği pamuk şekeri bana vermişti fakat yemedim,benden nefret ediyor."
Ne dediği hakkında hiçbir fikrim yoktu fakat saçını okşayarak onu dinlemeye devam ettim. "Dönme dolaba da binmedim. Sen bindin mi?"
"Bindim." dedim aklıma gelen anılarla burukça gülümserken. "Ülkü'yle beraber binmiştik,buraya girmeden birkaç hafta önce.""Ülkü kim?"
"Benim için değerli biri."
"Uyuyalım?"
"Uyuyalım."Tekrar baştaki pozisyonumuza dönmemiz için arkamı döndüm,o da arkadan bana sarıldı. Gözlerimi kapattığımda boynumda hissettiğim Rüya'nın nefesi beni gülümsetti. Bu aptalca mıydı bilmiyorum fakat bu kızın yanında olmak bana güvende hissettiriyordu. Hangisi daha saçmaydı bilemiyorum,hapishanede güvende hissetmek mi yoksa bir seri katilin yanında güvende hissetmek mi.
•Canlarım öldüm herhalde. Biraz kötü bir dönem yaşadım. Hayat zor yaa Neyse yine bir şeyler yazmaya çalıştım hiçbir fikrim yok oldu mu olmadı mı. Sırf oylar vs düşmesin beklemeyin daha fazla diye atıyorum. Toparladıpımda bölüm gözüme çok boktan görünürse sileceğim,siz de aklınızdan silersiniz artk. Hepinizi love 🩵
Bölümü tekrar okumadan atıyorum çünkü ikinci kez okursam atmaktan vazgeçerim gibi geliyor🚨🚨
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mahkum (gxg)
Storie d'amoreSoğuğundan titreyebileceğim gözlerine zorla da olsa baktım,yüzünde öyle bir sırıtış belirdi ki ondan altıma işeyebileceğim kadar korktuğumu anladığına emin oldum.