Mahkum (gxg)

Hücre

•Vote ve yorumları unutmayın,iyi okumalar!🖤

"Hasiktir."
Refleksle doğrulup Toprak'ı arkama almayı başarmıştım fakat 3 kadın ayağa kalkmama zaman vermeden her tarafımı sarmıştı.

Toprak'a "Kaç." diye fısıldamamla saçımın arkadan tutulup beni yukarıya doğru çekmeleri bir oldu.

Saçımdan çekilmemle ayağa kalktığımda önümdeki kadın beni duvara yapıştırmıştı. Boğazıma konan kol yüzünden kafamı biraz kaldırmak zorunda kaldım.

O sırada hâlâ bana bakan Toprak'a gözlerimle bir işaret yaptım,onun buradan gitmesi gerekiyordu. Onu korumam gerekiyordu.

Bana birkaç saniye daha baktıktan sonra ona doğru gelen kadını görmesiyle hızlıca dışarı koştu. Onun peşinden gitmeye hazırlanan kadını gördüğümde kolunu boynuma bastıranın bacak arasına tekme attım.

Hepsinin dikkati dağıldığında orada olduğunu fark etmediğim 3. kadınla Toprak'ın peşinden gitmeye çalışan kadın benim yanıma geldiler. Bacak arasını tutup acıyla inleyen kadını çok umursamadan beni tuttular.

O sırada kapı tekrar açıldı,içeri giren esmer kızla tüylerim diken diken olurken cebimdeki bıçağı elime alıp,cebimin içinde, sıktım.

"Vay vay~"
Bana yavaş adımlarla yaklaştığında beni tutan iki kadın yanlara çekildi,hâlâ beni sıkıca tutan ellerini ise çekmediler.

"Küçük intikamcı,arkadaşların nerede?"
Artık tamamen yanıma gelmişti,önümde dururken alaylı gülümsemelerin Tomris dışında kimseye yakışmadığını düşündüm.

"Ah,korkma."
Birkaç saniye düşünüyormuş gibi yapıp "Ya da kork,onlar olmadan bir bok yapamıyorsun çünkü." dediğinde alayla güldüm, "Sadece acımıştım oysa ki." dediğimde gülümsemesi gitti.

Karnıma giren dizle inlemem bir oldu,sikeceğim!

"Arayın." dediğinde iki tarafımdaki kadınlar her yerime dokunmaya başladılar. Cebimdeki bıçağı daha sıkı tuttum. Solumdaki kadının eli cebimdeki elime yaklaştığında artık saklamanın bir anlamı olmadığını düşünüp cebimdeki bıçağı hızla çıkardım.

Önümdeki Selin'in karnına hızla tekme attığımda karşı duvara doğru düştü,o düşerken elimdekini sağımdakinin beni tutan koluna soktum.

Solumdakinin tutuşu zaten sıkı olmadığından ondan da kurtulup bloğun çıkışına koştum. O sırada hesaba katmadığım bacak arasına tekme yediği için benden daha da nefret eden kilolu kadındı.

Saçımdan tutuldum ve arkamda kalan duvara geri yapıştırıldım. Kafamı duvara vurduğumda acıyla inledim. Boğazıma bastırılan ellerle öfkem arttı.

Görünen o ki karşımdaki esmer kızın da öfkesi artmıştı,suratıma ardarda yediğim 3 yumruktan sonra tişörtümün yakasından tutarak beni kendisine yaklaştırdı; "Bir kez daha istemediğim bir harekette bulunursan ebenin amını tersten görürsün."

Bana nefretle bakan Selin'e aynı bakışları yolluyordum. Ağzımı eliyle kapattığından konuşamasam da bakışlarım yeterli oluyordur diye düşünüyorum.

Solumdaki kadın Selin'in beni tutmasını fırsat bilip ellerimi arkadan bağladığında,dışarıya belli etmemeye çalışsam bile,korkum artmıştı. Dizime vurup yere düşmemi sağlayan adını bilmediğim kadına bakmak yerine acıyan kafamı düşünüyordum.

Selin yere eğilip tişörtümü göğsümün altına kadar sıyırdığında paniğim artmıştı.
Keskin bıçağını tüm karın bölgemde gezdiriken alaylı gülümsemesi yavaşça yüzüne yayıldı.

Beni önceden bıçakladığı yere geldiğinde sürtünen bıçak durdu. Tam olarak yarama bastırması biraz canımı yakarken acıdığını belli etmemeye çalıştım.

Yaramın tam üzerine hızlıca attığı çizikle acı içinde inledim,fena acıtıyormuş.
Yeliz,neredesin amına koyayım?

"Acıyor mu?"
Kıkırdayıp devam etti, "Kıyamam." Büzdüğü dudaklarına,sonra da kahve gözlerine nefretle baktım.
O da yüzümde gözlerini gezdirdikten sonra "Ya da," dedi.

Bıçağı az önceki gibi karnımda gezdirmeye başladı, "kıyarım."

Açılan ikinci çizikle tekrar inledim. Gözlerim acı yüzünden dolmaya başlamıştı bile.

Karnımdaki bıçak yavaş yavaş yükselirken "Bana o bıçağı saplamak yerine merhamet ettiğinde ne düşündüm biliyor musun?" dedi Selin, gözleri üzerimde hareket eden bıçaktayken.
"Ne kadar aptal olduğunu." gülümsemesi büyüdü.

Sonunda şah damarıma kadar yükselen bıçakla gözleri gözlerimle buluştu, "İmkanın varken beni öldürmeliydin Almila." dedi.
Gülümsemesi gittiğinde korkum artmıştı. Burada,bu şekilde ölmek beni korkutuyordu.
"Şimdiyse benim imkanım var,ve seni öldürmeliyim. Çünkü eğer merhamet edersem intikam duygusuna er geç kapılacaksın,o zaman.."
Gülümsemesi geldi "ben de senden kurtulamayabilirim."

Gözlerimin tam olarak içine birkaç saniye öylece baktıktan sonra bıçağı bastırmaya başladı,o kadar kötü hissediyordum ki ağlamaya başlamıştım bile.
Gözlerimi kapatıp hızlıca bitmesini bekledim.

O sırada hızla açılan kapıyla yerimden sıçradım.
Gördüğüm kişiyse tüm ümitsizliğimin yok olmasını sağladı.
İçeri tek başına girse de hepsinin telaşlanmasını sağlayan Tomris'in gözleri iki saniye bende dursa da sonrasında üstüne yürüyen kadınlar yüzünden bakışlarını çekmek zorunda kaldı.

Ona doğru koşan bir kadına tekme attığında kadın Selin'in üstüne doğru düşmüştü. Onu iten Selin hızlıca Tomris'in üzerine doğru geldi.

İki kadın aynı anda ona saldırdığında endişem arttı. Ellerimdeki ipten kurtulabilsem yardım edebilirdim ama siktiğimin ipi bileklerimi kesmekten başka bir şey yapmıyordu.

İsmini bilmediğim kadının kafasının duvara vurduğunu gördüm,sonrasında Tomris'in karnına saplanan bıçağı.
"Tomris!"

Bağırdığımda bıçağı saplayan Selin çoktan hücreden tüymüştü. Hiçbir tehlike kalmadığında Tomris'in gözleri benimkilerle buluştu.
"Sevgilim,iyi misin?" dediğimde karnındaki elinin altından akan kanlara rağmen gülümsedi.

Yanıma eğilip kan olmamış elini karnımda gezdirdi,sonrasında açılan tişörtümü örttü ve ellerimi kendi bıçağıyla çözdü. Ona sarıldığımda tek eliyle karşılık vermişti.

Ağlamamın geçmesi için gözlerimi kapatacakken odaya bir anda giren,Zerrin'in sağ kolu,Melek hayatımı tek bir saniye içinde mahvetmeyi başardı.
Ne olduğunu bile anlamadan sırtına aldığı derin yarayla üstüme yığılan Tomris'le hayatım tekrar altüst oldu.

•Selam,ağzına sıçtım ilişkinin,nasılım?😁✌🏻

•Siz nasılsınız?💌