60. Bölüm Final "Bir Son Değil Mutlu Bir Başlangıç"

18.3K 1.7K 263
                                    

Doğumdan sonra bebeği kucağıma alabilmek için tam bir savaş vermem gerekiyordu. Henry acil bir hastası olmadığı sürece Yêwan ile vakit geçirmeyi seviyordu. Hatta o kadar seviyordu ki sadece emzireceğim zaman kollarıma bırakıyordu. Sonrasında hep onun kollarındaydı ve çocuğumuzun çıkardığı neşeli seslere bakılırsa halinden oldukça memnundu. Üstelik bazen babasına zihnindeki yansımasını da gösteriyordu. Oldukça zeki bir bebekti.

Henry'nin olmadığı zamanda ise Dix kimseye Yêwan'ı vermiyordu. Sanki dünyanın en harika yaratığıymış gibi bakıyordu ona. Onun kendi ülkesinde işlerine olduğuna emindim ama artık sanki burası evi gibi davranıyordu. İşlerini halledip eve geliyor, bebek ve çocuklarla vakit geçirip bazı geceler bizde kalıyordu. Ailemizin genişlemesinden oldukça memnundum. Dix benim için bir abi gibi olmuştu. Bebeği doğurmama rağmen zihnimdeki eksik alanlar geri gelmemişti. Sadece buraya başka bir yerden geldiğimi biliyordum. Orada adım Meryem'di ama bu ismi kim vermişti herhangi bir fikrim yoktu.

Henry gündüzleri bebekle ne kadar ilgileniyorsa geceleri de bana o kadar vakit ayırıyordu. Geçen her zaman ne tutkumuzdan ne de sevgimizden götürmüştü. Dokunuşları her zaman tenimi yakıyor, içimdeki ateşi harlıyordu. Onu seviyordum. Onu sevmekten hiç vazgeçmeyecektim.

Bebek doğduktan bir gün sonra kapımıza krallığın armasını taşıyan araba geldiğinde evdeki çalışanlarda bir karmaşa çıkmıştı. Jason başka bir yere giderken yolunu değiştirmiş bize gelmişti. Gelirken birçok hediye de getirmeyi ihmal etmemişti. Arabadan iner inmez onu karşılamaya gelen çalışanlar arasından Sarah'a sarılmış diğerlerini şaşkınlık içinde bırakmıştı. Jason böyle biriydi. Bir çalışanla bile arkadaş olabilecek biri. Çocuklar ona karşı biraz çekingen olsa da sonunda onunla beraber vakit geçirmeye sıcak bakmaya başlamışlardı. Jason bebeği gördüğünde ise bir süre ona bakmış ve zaten Henry'den daha azını beklemediğini dile getirmişti.

Zaman mutluluk ve huzurla harmanlanmış bir halde hızlıca akmıştı. Güzel zamanlar o kadar hızlı akıyordu ki insan durdurmak istese de başarılı olamıyordu. O kadar kötü günlerden sonra yaşadığımız sıradan ama mutlu zamanlar ilaç gibi gelmişti.

İki yıldan fazla bir süre geçtiğinde nasıl olduğunu anlamamıştım bile.

Şimdi bahçede oturup çayımı yudumlarken midemin bulantısını bastıracak kızarmış ekmekten ufak ısırıklar alıyordum. Çocukların kahkahaları bahçede yankılanıyordu.

"Koyş Dix koyş," diye bağırıyordu Yêwan tiz sesiyle. Dix'in omzuna oturmuş iki yandan saçlarını çekerek sanki bir atmış gibi onu sürüyordu. Clara ve Allan onların önünde kahkaha atarak koşuyorlardı. Mutluluk bahçede bir bahar rüzgarı gibi esiyordu. Onları izlemek bile içimdeki mutluluğun coşmasına neden oldu.

Clara ve Allan akademiye başlamış artık bahar ve yaz tatillerinde eve gelebiliyorlardı. Onlar olmadığında ev çok boş geliyordu. İki küçük çocuğun bu kadar değiştiği görmek bazı şeyleri doğru yaptığımı hissettiriyordu. Onlarda tıpkı babaları gibi güçlü birer birey olacaklardı. Onlarla gurur duyuyordum.

Sarah kasabadan görüştüğü adamla evlenmiş, ondan bir bebeği olmuştu. Her ne kadar artık bizim yanımızda çalışmasa da sık sık ziyaretimize geliyordu. Bazen ben ona gidiyordum. Onsuz yalnız kaldığımı hissediyordum. Hiç bir zaman aradaki sosyal farkı önemsememiştim. Sarah benim yakın arkadaşımdı. Kasabada benimle görüşmek isteyen kadınlarda yoktu. Leydi Lavender'ın ortadan kaybolmasının suçlusu olarak ben görülüyordum ve bu düşüncenin arkasında Leydi Elanor olduğuna emindim. Sorun değildi. Samimiyetsiz insanlara ihtiyacım yoktu. Herkes sizi sevmek zorunda değildir. Yürekten bağlı olan birkaç arkadaş yeterli olur her zaman. Benim çevremdeki insanlar ise yeterince sevgiye boğuyordu beni.

Doktorun KarısıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin