Neden

3.5K 194 117
                                    

Altıncı Bölüm-

"Neden"

(QJSJWKSKWKSIQSIWJSJNWKDMWMDKW)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(QJSJWKSKWKSIQSIWJSJNWKDMWMDKW)

| Şura Rodos

Duygularım, gururum ve özgüvenim etrafıma cam parçaları gibi dağılmıştı. Utanç ve öfke hissediyordum sadece, titrediğimi fark ettim. Kuruyan boğazımı konuşmak için temizledim ama ne diyeceğimi bilmeyerek dudaklarımı açtığım gibi geri kapattım.

Beni bu hale düşüren annemdi.

"Baygın olduğunu bilmelerine rağmen senin için o hastaneye gelmediler ama ikimizin haberlerini yapsınlar diye gazeteci gönderdiler."

Sesi irdeliyordu beni, nefes almamı zorlaştıracak kadar küçük düşürülmüş hissettim.

Sıcak avucumu boynuma bırakıp, bedenimde yükselen sıcaklığı geçirmeye çalıştım ama olmuyordu. Sözleri canımı acıtıyordu, evet farkındaydı. Ailemin umrunda olmadığımı görüyordu.

Kim hastanede yatan kızları yerine gazetecilerle uğraşırdı ki?

Beni küçük düşüren Aran değildi, ailemdi.

"Peki annemle iş birliği yaptığımı da düşündün mü?"

Titreyen sesim işimi zorlaştırıyordu, tırnaklarımı avuçlarıma saplayarak gözlerimi kırpmadan yüzüne baktım. Cevabını merak ediyordum evet ama kızına bunları yapan bir annenin kızıydım ben, benzemediğimizi düşünüyor muydu?

Ne beni tanıyordu, ne de annemi.

Böyle düşünmemiş olsaydı onu küçümserdim, içimde ona karşı olan büyük duygulara rağmen. Düz bir ifadeyle bana bakıyordu, ne düşündüğünü anlamak isterdim. Hiç öyle birine benzemiyorsun demeliydi belki de ya da susmalıydı en iyisi.

Kimse kimseyi gerçekten tanımaz, bilmez.

Yıllar süren dostluklarımız, ilişkilerimiz de öyle değil miydi? Kendinden bile iyi tanıdığını düşündüğün bir insan bir anda bambaşka birine dönüşür. Fakat aslında sadece sen görmek istediğin kişiyi görmüşsündür. Gözlerinin önünde onu hiç tanımadığını fark edersin, beni görmemiş tanımamıştı bu adam. Ben ise onun bir kardeşinin olmadığını tanımayacak kadar korkak, iç bileğinden huylandığını bilecek kadar da manyaktım.

"Şüphe etmemek için aptal olmak gerek." dedi gözlerime ifadesizce bakarken.

Belki de o yüzden orada, gazetecileri çağıranın ben olduğunu düşünmüştü. Hissiz bakışlarım yerli yerinde, tırnaklarım tenime daha çok gömüldü.

"Ve ben aptal bir adam değilim."

Bunu söylemesine gerek bile yoktu. Zeki biri olduğu hemen anlaşılacak gözlere sahipti o.

ŞERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin