MEH-RU

-35

- 6 Ay Sonra-

"Deniz, Yalım düşüyor!"

Deniz arkasına baktığı gibi elini kaldırmıştı. Yalım'ın çevresini bir su sararken rahat bir nefes aldım. Henüz 1 aylıktı, erken doğmuştu.

Doktorların hepsi erkek olacak demişti. Çilde mutlu olmuştu. Yalım'ın ismini verebilecekti ama beklenilenin aksine kız doğmuştu.

Yine de Çilde adını Yalım koymuştu. Sadece Yalım değildi tabii.

Yalım Derin'di ismi. Yalım'ın ölen babasının ismiymiş Derin. Bilmiyorduk.

Çilde tek başına aşırı yorulduğu için, bize de hazırlık olsun diye Yalım'ı bize bırakmıştı.

HAMİLEYDİM!

Kız olmasını umuyordum. Erkek olsa da çok severdim, benim çocuğumdu sonuçta ama kız olsun istiyordum.

Eliz karnını tutarak içeri girdiğinde sırıttım. O da hamileydi, evet. Ben 5 aylık hamileyken o haftaya 6 aylık olacaktı.

Okulda matematik öğretmenine yer olmadığı için mutantlara yapılan okulların tamamlanmasını beklemiştim. Aynı zamanda eğitim alanı olmadığı için Deniz de beklemişti. Biz beklerken de aç kalmamamız için ücret alıyorduk.

Pars ve Eliz devlet işleri ile çok meşgul olduğundan Deniz'le yalnız kalmıştık 2 ay boyunca.

2 ayın sonucu da karnımdaki bebeğimiz olmuştu.

Deniz, Yalım'ı kucağına alıp sevdiğinde omzuna vurdum. "Bırak kızı, yeni uyudu zaten."

Kaşlarını çattı. "Kucağımda uyusun işte."

Eliz kendini koltuğa attığında yanına çöktüm.

"Bir şey istiyor musunuz kızlar?"

İğrenç bir şekilde göz kırptım. "Seni istiyorum."

Deniz gülerken Eliz göz devirdi. "Hamilelik hormonları falan tamam da bu ne azgınlık varoş herif?"

Kaşlarımı çattım. "Sana ne? Seviyorum kocamı, azgınım. Sen git göremediğin kocana ağla, kıskanç."

Eliz'in gözleri dolduğunda benim de gözlerim doldu. "Özür dilerim, şaka yapıyordum gerçekten."

"Ama çok haklısın. Nerede bu salak, hamileliğimde yalnız bırakıyor beni?"

Pars'ı aradı. Deniz, Yalım'ı bırakmış göz yaşlarımı silerken fısıldadım.

"Bir gün Pars gibi olursan boşarım seni."

"Ben karısına aşık adamım, görmeden en fazla 4 saat dayanırım."

"4 saat neden?"

"Senin ders saatin."

"Aferin."

"Biz harbiden karı kocayız değil mi? Rüya gibi geliyor bazen."

Elimi kaldırıp yüzüğümü gösterdim. Gözleri aşkla parlıyordu. Daha ne isteyebilirdim ki? Karnımı da işaret ettiğimde gülmüştü.

Gülümsedim. Ona sarılırken Eliz'in ağlama sesini ve Pars'ın bıkkın sesini duydum.

"Boşayacağım seni."