sanırım yazarken en zorlandığım bölüm bu oldu. Umarım beğenisiniz iyi okumalar.
Arkamı döndüğümde adamın elinde silah vardı ve tıpkı rüyamda ki gibi giyinmişti. Kerem hemen önümüze geçmiş adam ise yılmaz abinin hapisten selamı var o ihaleye girmeyecektin deyip silahı ateşlemişti.
Öyle saniyelik bir andı ki yaşadığımız biz daha ne olduğunu anlamadan korumalar müdahale etmişti ama geç kalmışlar sıkılan tek kurşun Kerem'in kalbinin üstüne gelmişti. Ömer ağlıyor kerem ise kanlar içinde yere düşüyordu. Ömer'i kucağımdan hangi ara aldılar hiç hatırlamıyorum. Kereme sarılıp ambulans diye bağırdım. Keremin başı kucağımda yeşil gözleri gözlerimdeydi. Otelde konuştuğumuzu unutma diyordu bana. Bense "kerem ne olur ne olur bırakma beni bak geliyorlar ne olur bırakma beni" diye ağlıyordum. Kerem zorla konuşuyor sözlerinin arasında boşluklar bırakıyordu.
"Aslım sakın unutma seni hep çok sevdim... Hiç pişman olmadım bin kere doğsam bin keresinde de sana âşık olmak isterdim... Her şey için teşekkür ederim çimen gözlüm... Aslım Masal koy kızımızın adını... Çocuklarıma hep beni anlat aslım".
"Kerem sus ne olur sus bak bir şey olmayacak sana bırakma beni ben yapamam sensiz yaşayamam sensiz yapamam nefes alamam söz verdin kerem beni bırakmayacaktın. söz verdin bana gitme kerem ne olur gitme".
Ambulans gelmiş kereme müdahale etmişler ambulansa taşıyorlardı. Yanına binip elini tuttum. Keremin gözleri hala bana bakıyordu. Ağzında ki maskeyi çıkarıp "seni seviyorum hem de çok" dedi ve ardından da gözlerini kapadı. "Kerem söz verdin" diye hıçkırıklarla ağlıyordum. Ambulans doktoru bana sakin olmamı bayıldığını söylüyordu ama ben duymuyor anlamıyordum. Hastaneye vardığımızda keremi hemen ameliyata aldılar. Zaman durmuştu ameliyathane kapısında dizlerimin üzerinde "söz verdin gidemezsin beni yalnız bırakamazsın" diye ağlıyordum. Tüm ailemiz hangi ara hastaneye gelmişti bilmiyorum. Kadire Ömer'i sordum hemen. Tuğba ile evde merak etme demişti. Ameliyat bir türlü bitmiyor telaşla birileri içeri girip çıkıyordu. Artık gücümün son raddesindeydim. Saatler yıl gibi geçiyor içeriden çıkan kimse cevap vermiyordu. Dizlerimin üzerine kapaklanmış "bırakamazsın beni söz verdin gidemezsin kerem bırakma beni yalvarırım bırakma" diye ağlıyordum. Kapı her açıldığında ayağa kalkıyordum ama kimse cevap vermiyor gözlerini indirip "ameliyat devam ediyor" diyorlardı.
Aslı kardeşim deyip murat beni yerden kaldırmaya çalıştı ama dizlerimde derman kalmamıştı. Murat'a dönüp "neden kimse bir şey demiyor murat dayanamıyorum artık yalvarırım biri bir şey desin ne olur ona bir şey olmasın yapamam ben yaşayamam dayanamam onsuz nasıl yaşanır bilmiyorum nefessiz yaşayamam ben murat Allah'ım ne olur kocamı alma benden annemi babamı aldın ne olur kocamı alma benden" diye yalvarıyordum. Nihayet bir doktor çıkmış içerideki hastanın yakınları demişti. Karşısına eşiyim diyerek geçtim. Adam önce bana baktı ve gözlerini aşağıya indirip "kurşunu çıkardık ama hastanın kalbi durdu. Tüm müdahalelerimize rağmen kurtaramadık başınız..." dedi ve gerisi sadece karanlıktı. Gözlerimi açtığımda hastane odasında yatıyordum. Kolumda ki serumu çıkarıp hemen odadan çıktım. Kapıya çıktığımda herkes gözlerini önce Bana çevirdi ama hemen arkasından hepsi ateşe bakmış gibi geri yere indirdiler. Kerem ölmüştü bayıldığımda benimle vedalaşmış bana beni çok sevdiğini sözünü tutamadığı için onu affetmemi söylemişti.
Buna rağmen içimde bir yer inanmıyordu onu görmeden de inanmayacaktı "hayır ölmedi ölemez o beni bırakıp gitmez gidemez" deyip onu görmek istediğimi söyledim. Kadir bana sarılmış oda ağlıyordu. Yanına götür beni kadir dedim. Keremi ben uyurken morga indirmişlerdi. Aşağıya indik girdiğimiz oda çok soğuktu. Bir çekmece gibi bir şeyi çektiler örtüyü kaldırdığımda keremi görmeyecek olmayı diledim. Ama olmadı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASLI (Bir Kalp İki Aşk 1#) #wattys2020
RomanceBazı insanlar yağmuru hisseder, diğerleri ise sadece ıslanır. aslı hayatın ona gönderdiği tüm yağmur damlalarını yüreğinde hissetti. yağmurun getirdiği güvenle huzur buldu. güveni kaybettiğinde umuda sarıldı. hayat onunla inatlaştıkça o da hayata in...