ASLI (Bir Kalp İki Aşk 1#) #wattys2020

Aslı Bölüm 20

Evet yeni bölüm geldi... iyi okumalar...

  Bir gün önce yemekte söz verdiğim için sabah erkenden kalktım. Çocuklarla kahvaltı yaptıktan sonra masalı Nilgün ablaya teslim edip Ömer'i de kreşe bırakıp holdinge geçtim. Dubai de yapacağımız hastane inşaatı için Arap ortaklarımız gelecekti ve Tuğba çevirmen konusunda ısrarla orada olmamı istemişti. Onu kırmamak ve gidişimize kadar dostlarımla bir arada olmak için kabul etmiştim. Uzun zamandır ilk kez işe gidecektim ve yine uzun zamandır ilk kez özenerek hazırlanmıştım. Siyah kalın askılı diz altı kalem elbisemi giymiş ayağıma yine siyah topuklularımı giyip havanın serin olmasından ötürü kırmızı ceketimi üzerime almıştım. Saçlarımı yine çok uzun zamandır yapmadığım gibi açık bırakmış hafifte makyaj yapmıştım. Oğlum beni gördüğünde ıslık çalmaya çalışmış "çok güzel olmuşsun aslım" diyerek öpmüştü. Mustafa hala bizimle çalışıyordu ve oda bende ki değişikliği fark etmiş kapımı açtığında "bugün çok iyi görünüyorsunuz aslı hanım" demişti. Keremi kaybettiğimden beri üzerimde sürekli kot ve tişörtlerle beni görmeye alışmış olan herkes bende ki değişimi fark etmişti tabi ki.

    Bu değişim sadece işe geldiğim için değil İstanbul'dan gitmeye karar vermenin ve yeni bir sayfa açma hazırlığımın da ilk adımıydı. Artık yaşamaya dönmeli çocuklarıma mutlu bir hayat sunmalıydım. Ben güçlü bir şekilde durmadıkça onlarda hep yarım olacaklardı. Şirkete girip direk yönetim katına çıktım. Keremin asistanı Gül beni karşılayıp keremin odasına aldı. Geldiğimi tuğbaya haber verip bana da kahve söylemişti. Kahve ile odama girdiğinde elinde ki dosyaları bana uzatıp "aslı hanım gelmişken bunları da imzalar mısınız" diye sordu.

"gel böyle otur gül lütfen bende onlara bir göz atayım".

"ben daha sonra gelirim rahatsız etmeyeyim aslı hanım"

"gül lütfen oturur musun hem ben hiçbir şey anlamıyorum bunları imzalarken sana soracak çok sorum olacak".

"peki, efendim bu arada sizi çok iyi gördüm aslı hanım çok güzel olmuşsunuz".

"sağ ol gül bende bugün kendimi biraz daha iyi hissediyorum bakım iyi geldi sanırım" dedim. Bir yandan dosyaları inceliyor bir yandan da güle soru soruyordum. İmzalar bitip dosyaları güle vermiştim ki Tuğba geldi.

"aslı canım benim ne çok özlemişim bu halini"

"topuklu ayakkabıları özlediğimi söyleyemeyeceğim toplantı olmasa giyeceğim de yoktu ya". Tuğbaya sarılmış daha iyi olduğumu bir kere daha gülümsememle belirtmiştim. Toplantı odasına yürürken bir yandan da konuşuyorduk.

"aslı toplantıdan sonra büyük bir lansman hazırlığı yapacağız ve sadece bir haftamız var. Bu hafta bana yardım için sürekli şirkette olmanı istesem beni kırmaz gelir misin" ?

"Tuğba ben ne anlarım Allah aşkına lansmandan falan beceremem ki".

"Derin de sana yardım edecek ayrıca senin ince zevkini hala unutmadım. Az kına gecesi doğum günü organize etmemiştik".

"Onlarla bu bir mi Tuğba gerçekten başaramam ben".

"Başarırsın canım, ben biliyorum hadi kırma beni gerçekten yardıma ihtiyacım var".

"Peki, dediğin gibi olsun canım" bu arada toplantı odasına gelmiştik. Yağız ve Derinde gelmiş Arap ortaklarımızı bekliyorlardı. Onlarla selamlaşıp yerime oturdum. Bende ki değişikliği herkes fark etmiş dile dökmeseler de yanımızda ki yabancılardan ötürü yüzlerinden anlamıştım. Bu arada Tuğba da derin ile lansman ile ilgili konuşuyordu.