✨WATTPAD ROMANCE TR OKUMA LİSTESİNDE✨
Kelebek kuşun acılarını gören yeryüzündeki tek canlıydı...
Luna aşkın en can yakan kısmının aslında ayrıldığı gün değil de kavuştuğu gün olduğunu anladığında hayatı ellerinden kayıp gitmişti. Aşk onu ölümün kuca...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kuşun yokluğunda kelebek acı çekiyormuş. Ne kanayan yarasını düşünüyormuş ne de başka bir şeyi. Aklı fikri kuşundaymış. Onu bir kez olsun görebilmeyi arzuluyormuş.
Derin bir iç çekmiş kelebek. İçindeki özlemi bastırmanın bir yolunu düşünüyormuş. Ama ne kadar düşünürse düşünsün onu görmeden özleminin dinmeyeceğini de çok iyi biliyormuş.
Sonunu düşünmeden hareket etmiş kelebek. Yaralarına rağmen kanat çırpmış kuşa doğru. Yuvanın yakınlarına konup uzaktan kuşu izlemiş. Gözü yaşlı kuş kelebeğinin kendisini izlediğinden habersizmiş.
Yaşadığı hayal kırıklığını dile dökemediğinden gözyaşı dökmeyi tercih ediyormuş. İçinde güzel ve huzur dolu bir gelecek düşledikleri bu yuvaya sıkışıp kaldığını hissediyormuş. En büyük korkusunu yaşıyormuş. Yalnızlığı...
Kelebek ona verdiği sözü tutmamış. Annesi gibi kelebek de terk etmiş beyaz kuşu. En çok bu yakmış canını. Oradan oraya sürüklenerek geçen koca bir ömrün sonunda kendine tutunacak bir dal bulmuşken dalın ayaklarınına altında kırıldığını görmüş kuş.
Acılarının ağırlığıyla tutunduğu her dal kırılıyormuş. Yutkunmuş. Gözlerini gökyüzüne dikmiş ve kelebeğine kavuşmayı dilemiş. Çünkü dilekler yalnızca gökyüzünde gerçek olurmuş.
_______
(Luna'dan...)
Bazen yaşadığımız acılar bile bize en sevdiklerimizi hatırlatır. Bunu yatakta uzanırken ışıklı cibinliğe boşluğa bakar gibi baktığım anda anlamıştım. Yüreğimin yerinden sökülmüş olduğunu hissediyordum.
Sanki Merih'in gidişiyle içimde yeri doldurulmaz bir boşluk oluşmuş gibi hissediyordum. Yutkundum. Ağzımdaki acımtırak tatla yüzümü buruşturdum. Gözlerim yanımdaki yastığın üzerindeki beyaz zarflarıma kaydı.
Onunla aramdaki bu küçük bağ da olmasaydı ne halde olurdum hiç bilmiyordum. Merih hiç şüphesiz beni korumak için benden vazgeçmişti. Yakınında olan tehlikeden uzak olmamı istiyordu. Bunu biliyordum. Ondan aldığım notlarda bunu destekler nitelikteydi. Her ne olursa olsun onu sevmeye devam etmemi istiyordu. Öyle de olacaktı. Ben onu son nefesime kadar çok sevecektim.
Yataktan kalktım. Dağılan kısa saçlarımı geriye doğru yatırarak düzelttim. Daha sonra odadan çıkıp merdivenlerden aşağıya indiğimde kapının çaldığını duydum. Biri zile art arda basıyordu.
Aceleci adımlarla kapıya doğru koştum. Kim olduğuna bakmadan kapıyı açtığımda karşımdaki takım elbiseli adamla afallamıştım. "Luna Hanım," dedi adam.
Gözlerim adamın koyu kahverengi gözlerinde gezinirken kapıyı kapatmaya hazır bir halde bekliyordum. "Buyrun," diye mırıldandım.
Adam avucunda tuttuğu beyaz küçük zarfı bana uzattığında bu notunda diğerleri gibi Merih'ten geldiğini anlamıştım. Zarfı alıp teşekkür ederek kapıyı kapattım. Ondan aldığım her zarfta içimde bastırılması güç bir heyecan beliriyordu.